PHEV torpili

Okan ALTAN OTOMOTİVİN İÇİNDEN

İçten yanmalı motorundan başka elektrik motoru da bulunan ve araç dış elektrik kaynağından da şarj edilebilir bataryası olan araçların ÖTV’sine hazırlanan yeni kanun teklifine göre indirim uygulanacakmış. Normal motoru 1,6 litreyi aşmayan, 25 gr/km altında CO2 emisyonu olan, tam elektrikli menzili 70 km’den fazla ve vergisiz fiyatı 1 milyon 350 bin TL’yi aşmayan fişli hibritlerin ÖTV’si yüzde 30 olarak hesaplanabilecekmiş.

Bu ince hesabın, BYD’nin üretim yatırımı ve BYD’nin Seal U DM-i modeli için yapıldığı konuşulsa da; dünyanın en çok satılan Plug-in hibrit modelinin bu Seal U DM-i olduğunu hatırlatalım. Yani basitçe, ÖTV’si yüzde 80’den yüzde 30’a inebilecek tek modelmiş gibi görünse de; “yatırım yapan marka kollanıyor” dememeliyiz. 

Ayrıca BYD’nin PHEV teknolojisinde öncü olması da, tüm tekniğiyle ve emisyondan BEV menziline bu kanun teklifini hazırlayanların “ideal örnek” olarak gördüğü ve hatta PHEV’ler için standart olarak kabul ettiği teknik ayrıntılar olmalı…

Zira BYD’nin Türkiye’de hangi modelleri üreteceği de şimdilik belirsiz… Fakat, fabrikanın ilk deneme üretiminin 2 yıldan önce başlayamayacağını akla getirirsek, o tarihe kadar “0” vergi ile Çin’den getireceği Seal U DM-i’ların bu ÖTV düşürümüyle de satış rekorları kırabileceğini tahmin etmek hiç zor değil.

6 yıldır üretilen bu “dual mod” sistemli BYD, son makyajlı haline kavuşmadan önce bile diğer elektrikli versiyonuyla 600 binin üstünde satılmıştı… O sebeple “Ankaralılar”ın aradığı optimum veriler, bu popüler araçta toplanmıştı…

Yoksa, özellikle son 15 yıldır dünya piyasalarına çıkmış onlarca PHEV araç için mantıklı bir ortalama da yapılamaz idi… Sebebi, Mitsubishi Outlander gibi ilk nesil PHEV’lerden Alman premiumların modern Plug-in Hybrid’lerine onlarca farklı seçenekte, değişik kablolu şarj edilebilir hibritlerin teknik uygulamaları, hep farklı…

Dünyanın ilk Plug-in hybrid aracını da üreten ve şu anda tam 14 yıllık PHEV tecrübesine sahip tek marka olan BYD, Toyota’nın normal hibritteki ustalığına kavuşan tek Çinli marka olarak da tanınıyor.

Daha iyileri yok mu?.. Elbette Porsche E-Hybrid’ler, McLaren P1 hiperler, BMW iPerformance, Mercedes-AMG E Performance vs. var. Fakat bunlar, hız limitlerini zorlamak için tasarlananlar… 

Chevrolet Volt ailesini de düşünsek, yine NEV yani yeni nesil elektriklenmiş araçların şampiyonu BYD’nin birikimine erişmek zor…

Şehir içlerinde hava kalitesini iyileştirme, daha düşük sera gazı veemisyonları, ekonomik kullanım ve servis maliyetleri, ithal petrole daha az bağlılık ve V2G yani araçtan dışarıya elektrik verilmesi gibi avantajlarının yanında; bataryalarının maliyeti ve en fazla şarj istasyonu bulma gibi dertleri karşılaştırıldığında, birleşik menzil kabiliyetleri ve ekonomik kapasiteleri her gün yükselen PHEV’lere olan sempati yükseliyor.

Markalara modellere farklı tarifeler uygulamak, doğru mudur?!..

“BYD torpilli mi”, sorusuna da “Sonuçta, teşvikli satış imkânı yaratılan bir marka, Türkiye’ye yatırım yapma kararı veren bir marka!” diye de cevap verilebilir…

Tüm yazılarını göster