PepsiCo, geçtiğimiz günlerde Avrupa’daki tedarik zincirini geliştirip ve sürdürülebilirlik çözümleri sunmayı amaçlayan çığır açan teknolojilerin pilot uygulamalarını gerçekleştirmek için yenilikçi start-up şirketlerle iş birliği yapacağını duyurdu. Gelişmekte olan teknolojileri ön plana çıkaracak start-up topluluğunun oluşturulmasına odaklanan destek programına altı başarılı start-up şirket seçildi. Önümüzdeki yıl içinde PepsiCo, devam eden projenin bir parçası olarak iş birliklerinin sayısını artırmayı planlıyor.
PepsiCo Kurumsal İlişkiler ve Sürdürülebilirlik Kıdemli Direktörü Esra İren, “Kuracağımız güçlü işbirliği hem bizlerin verimlilik ve inovasyon kapasitesini artıracak hem de start-up'ların gelişmesinin önünü açacaktır diye düşünüyorum” yorumunu yapıyor.
Pilot uygulamalar, Türkiye, Belçika ve Portekiz dahil olmak üzere, Avrupa genelinde dört ana alana odaklanan denemelerle gerçekleştirilecek: Bu dört ana alan; verimlilik ve otomasyon, sürdürülebilir temizlik ve hijyen teknolojisi, geri dönüşüm ve suyun geri kazanımı olarak belirlenmiş durumda.
“Bizim için iş birliği, sürdürülebilirlik yolculuğunda en temel koşullardan biri. Tüm paydaşlarımızı, diğer şirket ve kurumları bu işbirliği ağının içine ne kadar dahil edersek daha sağlıklı bir dünya ve sürdürülebilir bir gelecek kurma yolunda o kadar daha hızlı yol alabiliriz diye düşünüyor ve bu yönde hareket ediyoruz” diyen Esra İren ile bu iş birliklerinin yaratacağı faydayı konuştuk:
“İş birliği içinde olduğumuz start-up'lardan Pulse Industrial, yapay zeka sistemi aracılığıyla buhar kapanlarındaki arızaları gerçek zamanlı olarak uzaktan tespit ederek endüstriyel tesislerde buhar kaybını azaltmak için çalışan bir start-up. Bir diğer start-up BrenPower ise buhar kapanlarını yapay zeka ile izleyen sensor teknolojisinin üreticisi. Bu iki start-up ile çalışarak buhar kayıplarını azaltıp genel verimliliği artırarak PepsiCo fabrikalarımızdaki karbon etkisini daha da düşürmeyi amaçlıyoruz.”
Temizlik süreçlerinde sürdürülebilirlik
“Bir diğer start-up Ozo Innovations ise fabrikalarda hijyen çözümleri alanında inovasyonlarıyla tanınıyor. Bu şirketin ‘elocube’ ürünü, elektroliz yoluyla, soğuk suyu ve tuzu, güçlü bir temizleyici ve dezenfektan çözeltiye dönüştürüyor. Halen testleri devam eden bu teknolojik inovatif ürün başarılı olursa; kimyasal madde, su ve enerji kullanımını azaltarak temizlik süreçlerinde fabrikalarda sürdürülebilirlik adına önemli bir katkı sağlayacak. Bunu PepsiCo, üretim tesislerinin hijyenini daha akıllı ve daha güvenli sağlamak için Portekiz’de deneyecek.”
Döngüsellik odaklı çalışmalar
“İşbirliği yaptığımız UBQ Materials ise döngüsel ekonomi odaklı bir start-up ve patentli bir dönüştürme işlemi yapıyor. Bu işlemle, sınıflandırılmamış evsel atıkları iklim açısından pozitif ayak izi bırakan biyojik tabanlı bir termoplastik malzemeye dönüştürüyor. PepsiCo olarak bu yeni malzemeyi Türkiye genelindeki Lay’s teşhir stantlarında kullanmayı hedefliyoruz. Böylece deneyeceğimiz bu çözüm ile döngüsellik odaklı çalışmalarımızı daha da güçlendirebileceğimizi öngörüyoruz.”
Atıkların dijital takibi
“Security Matters ise geri dönüşüm alanında işbirliği yaptığımız bir diğer start-up. Görünmez bir ‘işaretleyici/marker’ sistemi geliştiren Security Matters, blok zinciri sistemine kaydedilen ambalaj atıklarının tanımlanması, izlenmesi ve sınıflandırılması için fiziksel ve dijital takip imkanı sağlıyor. PepsiCo, kapalı döngü geri dönüşüm sürecinin takibini yapmak, sürdürülebilirlik taahhütlerine hizmet etmek ve atıkların sınıflandırılmasını iyileştirmek için bu teknolojiyi deneyecek. İş birliği yaptığımız start-uplardan Elateq ise patojenleri, organik ve inorganik kirleri daha az enerji kullanarak uzaklaştırmak için atık suların elektrokimyasal işlemle arıtılmasını sağlıyor. PepsiCo, Elateq’in bu çözümünü Belçika’da deneyecek.”
“Teknoloji, oyun değiştirici bir rol üstleniyor”
“Teknoloji sürdürülebilirlik açısından, start-uplar'ın kullandığı ifadeyle söyleyecek olursam, tam anlamıyla bir hızlandırıcı rol üstleniyor. Çünkü sürdürülebilirlikle ilgili çözümlerde, özellikle bizim gibi fabrika ve tesisleri olan şirketler için teknoloji oyun değiştirici bir rol üstleniyor ve değer yaratıyor. Karbon salımı, suyun geri kazanımı ya da döngüsellik için uzun dönemli önlem ve tedbirler alabilirsiniz ama hız istiyorsanız, çok daha büyük değişimler istiyorsanız bunun için inovasyon ve teknolojiye ihtiyaç var. Start-uplarla yaptığımız işbirliklerinde de göreceğiniz gibi tüm ürün ve çözümler ya inovasyon ya teknoloji ya da her ikisini birden içeriyor. Yapay zeka, nesnelerin interneti, dijital izleme ve takip uygulamaları, daha az enerji ve su kullanımına imkan sağlayan teknolojiler ve blok zincir sistemi gibi birçok teknoloji sürdürülebilirlik çözümlerinde hız kazanılmasını sağlıyor. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları yolunda 2030 için konulan hedeflere ulaşmak için en çok ihtiyacımız olan da bu hız değil mi? Neredeyse 100 aya yakın bir süre kaldı ve bazı konularda ilerleme çok yavaş. O yüzden teknolojiyi, en azından bazı konularda çok daha etkin kullanarak bu süreyi daha iyi değerlendirebiliriz.”