Para politikasının gücü iletişimde yatıyor

Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

İletişimin gücü nereye elini atsa orada temel bir işlev görür. Siyasette de etkili bir iletişim dili, halkın bilgilendirilmesi ve toplumun desteğinin kazanılması için kritik önem taşır. Ancak, gerçek şudur; politikaların çoğu; sadece söylem düzeyinde kalır ve eyleme geçmek için gerekli adımlar atılmaz.

Son zamanlarda Türkiye'de para politikalarına yönelik yapılan açıklamalara bakıyoruz. Bir yandan da gelişmeleri izliyoruz. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya üzerinden yatırımcılara mesaj veriyor. Aslında mesajlar üzerinden iletişimi diri ve duru tutmak, iyi bir şeydir ve gereklidir.

İLGİDEN MEMNUNİYET DUYUYORUZ

Mesajını İngilizce paylaşan Şimşek, “Yatırımcıların Türk varlıklarına olan ilgisinde bir artış görmekten memnuniyet duyuyoruz” diyor. Şimşek'in yabancı yatırımcının Türkiye'ye ilgisine dair yaptığı açıklama da bu bağlamda değerlendirilebilir. Neticede yerli yatırımcı kadar onlar da merak içinde…

Sonuç olarak, politikaların iletişimi önemli bir adım olabilir, ancak bunun yanında gerçek eylemler ve somut adımlar da atılmadığı sürece, politikaların etkili bir şekilde hayata geçirilmesi ve ekonomik büyümenin sürdürülebilmesi mümkün olmayacaktır. Yapacağım diyorsan, eyleme geç ve yap

İKİ SORU İKİ CEVAP

Doğrudan yatırımda artış olur mu?

Bakan Şimşek, Körfez ülkelerinden doğrudan yatırımlarda önemli bir artış beklediklerini söylüyor. Bu sayede Türkiye'nin sıkı para politikası uygulamasının büyüme üzerindeki olumsuz etkilerinin yavaşlatılacağı kanaatinde... Ancak, bu açıklamaların sadece iletişim amaçlı ise ve eylemlerle desteklenmezse, kısa sürede ters etki doğurabilir.

Ortaklık ve işbirlikleri artışı neye işaret?

Geçen hafta yaşanan bazı olaylar, yabancı ilgisindeki yükselişin Türkiye ekonomisine olan güvenin arttığına işaret ediyordu. Şimşek, birkaç işleme işaret ediyor; “Birincisi, Yapı Kredi hisselerinin bu hafta kurumsal yatırımcılara başarılı bir şekilde arz edilmesi…” 250 milyon $, son 3 yılın en büyük hisse senedi arzı, 5 kattan fazla talep ve 40'a yakın ABD ve Avrupa Yatırımcılar (çoğunlukla yalnızca uzun vadeli ve bazı hedge fonlar). İkincisi, MNG Kargo'nun DHL tarafından satın alınması. Üçüncüsü, geçen hafta Rönesans Enerji ile TotalEnergies arasındaki ortaklık.”

NOT

TÜRKİYE GRİ LİSTEDEN ÇIKACAK MI?

Şimşek, göreve gelir gelmez, kara para ve terörün finansmanıyla mücadelede kararlılık vurgusunda bulunarak, Türkiye'nin gri listeden çıkması için gereken adımların atılması talimatını vermişti. Bu konuda adımlar atılmaya devam ediliyor.

Bu ne anlama geliyor? Türkiye’nin gri listeden çıkması ne sağlar? “Gri liste”: Genellikle uluslararası finansal düzeni ihlal eden veya teröre destek veren ve kara para aklama gibi suçlarla bağlantılı olan ülkelerin listesi olarak anlaşılır. Bu listede olan ülkeler, uluslararası finans sistemine güvenilir bir şekilde katılım konusunda kısıtlamalara maruz kalabilirler.

Türkiye'nin gri listeden çıkması, ülkenin uluslararası finans sistemine olan güvenilirliğini artırır ve ekonomik ilişkilerinde olumlu etki yaratır. Gri listeden çıkmak, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye olan güvenini artırır ve ülkeye yapılan doğrudan yatırımları olumlu yönde etkiler. Ayrıca, finansal işlemlerin daha sorunsuz ve düşük maliyetli bir şekilde yürütülmesine yardımcı olur.

Tüm yazılarını göster