OSB’lerin ‘hız’ sorunu var. Kurulmasına karar verilmesi ile ilk yatırım arasında ortalama 8-10 yıllık süre geçiyor. Sanayicilerin de ‘yer’ sorunu var. Büyük şehirlere sıkışan sanayici özellikle lojistik avantajı taşıyan OSB’lerde yer peşinde koşuyor.
OSB kurmak kolay değil; 10 aşamalı bir süreç; ‘Başvuru ve yer seçimi’nin ardından, ‘Kuruluş, sicil ve tüzel kişilik oluşturulması’, üçüncü aşamada ‘Yatırım programına alınma’, daha sonra ‘Arazinin temini ve Kamu Yararı Kararı alınması’, ardından ‘Plan ve Proje İhalesi’ne çıkılması ile beşinci aşama bitiyor. Altıncı aşamada; ‘İmar planlarının hazırlanması ve Bakanlıkça onayı’, ardından ‘Altyapı projelerinin hazırlanması ve Bakanlıkça onayı’, sekizinci aşamada ‘Altyapı İnşaat ihalesinin yapılması’, dokuzuncu aşamada ‘Altyapı inşaatına başlanması’ ve onuncu aşamada da ‘İnşaat kabulüne geçilmesi’ yer alıyor. En uzun süren aşama ‘kamulaştırma’ oluyor. Kamulaştırılacak arazi sahipleri ile anlaşmazlık yaşanması nedeniyle yargı süreçleri başlıyor. İtirazlar ve istinaf süreçleri kamulaştırma sürecini 3-5 yıla kadar taşıyabiliyor. Hız sorunu nedeniyle OSB’lerdeki kapasiteler faaliyet başlasa da tam olarak kullanılamıyor.
Bu aşamalarda en büyük yardım OSB’lerin başında olan il valilerinden geliyor. Bir yanda mevzuat gereği yerelde atılacak adımlar, bir yanda Ankara ile sağlanacak uyum. Bu nedenle OSB’lerin en yüksek karar organı olan ‘Müteşebbis Heyet’in başında il valileri bulunuyor.
Dönelim son Uygulama Yönetmeliği’ne… Biliyorsunuz 7451 Sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu 10 Nisan 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Getirilen değişikliklere işlerlik kazandıracak Uygulama Yönetmeliği ise 5 Eylül 2024’te Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yasadan neredeyse 17 ay sonra yürürlüğe giren ‘gecikmeli’ yönetmelikte ilginç bir madde dikkatimi çekti.
Yönetmeliğin OSB Organları’nı düzenleyen 7. maddesinin 3. Fıkrasında “….Valinin değişmesi durumunda yeni vali, önceki valinin OSB organlarındaki görevlerine devam edebilir” diyor. Demek ki yeni valinin, eski valinin OSB organlarındaki görevlerine devam etmeme olasılığı da var! Sadece bu kadar da değil. Bakanlık aynı maddenin 6. Fıkrasının ‘a’ bendiyle OSB’nin müteşebbis heyetine bir yönetim kurulu üyesi atamakla da kendini yetkilendiriyor. Bu iki yeni düzenleme arasında bir bağlantı var mı?
Müteşebbis Heyet, OSB’nin en yüksek karar organı demiştik. Madde 9’a göre OSB’nin toplam parsellerinin 1/3’ünün işyeri ve çalışma ruhsatı alması halinde ruhsat sahiplerinin en geç 6 ay içinde Müteşebbis Heyet’e dâhil edilmesi hükümler arasında. Bu amaçla ‘doluluk oranı’nın Yönetim Kurulu tarafından belirlenmesi ve Bakanlığa bildirilmesi gerekiyor. Bir üçüncü değişiklik olarak Bakanlık bu yönetmelikle aynı işlemleri resen yapma yetkisi de alıyor. Sonuçta 15 üyeli Müteşebbis Heyet’e 7 yeni üye dahil ediliyor. Diğer kurullar yeniden oluşturuluyor. Yeni yönetim kurulu yine doluluk oranlarını takip ediyor. Oran 1/2’ye ulaşınca bu kez ‘ilk genel kurul’a gidiliyor. Müteşebbis heyet ve diğerlerinin görevleri bitiyor. Bitiyor ama, ‘ama’sı var.
11. maddenin 5. Fıkrasına göre “Yapı kullanma izni almış olan katılımcılar ilk genel kurulda eski ‘Müteşebbis Heyet’in görevine devam edip etmeyeceğine de salt çoğunlukla karar verir.” hükmü var. ‘Devam’ kararı çıkarsa vali dahil eski heyet 4 yıl daha görev yapıyor. Bu durumda “ 4 yılda bir seçimli; müteşebbis heyetin görevine son verilmesi halinde ise yılda bir mali, dört yılda bir seçimli genel kurul yapılması” da hükümler arasında yer alıyor.
Anladığım kadarıyla OSB’de taşlar yerine oturdukça valilerin yönetimde kalıp kalmamalarına ruhsat sahiplerinin karar vermesi isteniyor. Ancak iki ayrı mekanizma da sisteme ekleniyor. Bakanlığın bir temsilcisine en yüksek karar organında görev veriliyor, eski yöneticilerle yol ayrılırsa ’yılda bir mali genel kurul’ şartı getiriliyor.
Hız sorununu, ‘valili’ ya da ‘valisiz’ formülün mü çözeceği ise tartışılıyor.