Mustafa AK
YMM/Vizyon Şirket Ortağı
01.10.2021 tarihinde Meclise sevk edilen ve “vergi torbası” olarak da adlandırılan “Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi. 6 maddelik torba kanun teklifinin yakın zamanda Genel Kurulda da kabul edilerek kısa bir zaman içerisinde kanunlaşacağını tahmin ediyoruz.
Başta Vergi Usul Kanunu olmak üzere birçok vergi kanununda değişiklik yapan kanun teklifinin; basit usule tabi mükelleflerin gelirlerinin vergiden istisna edilmesi, “youtuber” gelirlerine stopaj getirilmesi, geçici vergi dönemlerinin azaltılması ve yeniden değerlemenin kalıcı hale getirilmesi gibi önemli birçok maddesi var. Torba kanun teklifinin en önemli maddelerinden birisi de vergiye uyumlu mükelleflere yüzde 5’lik vergi indirimi maddesinde yapılması düşünülen değişiklikler.
Uyumlu mükelleflere yüzde 5 vergi indirimi ne getirmişti?
Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesine göre ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç), kanunda tanımlı şartları taşıyanların gelir/kurumlar beyannamesi üzerinden hesapladıkları verginin %5'i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilmekte, indirilemeyen tutar gelir/kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilmektedir. Kanun gereği yararlanılabilecek azami indirim sınırı ise 2021 yılı için 1.500.000 TL’dir.
Tarhiyat yapılmama şartı
İndirimden yararlanmanın en önemli şartlarından birisi, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait süre içerisinde mükellef hakkında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması şartı idi.
- Eski hükme göre örnek
(A) AŞ. hakkında 2019 hesap dönemine ilişkin 2021 yılında vergi inceleme raporu düzenlenmiş ve düzenlenen ihbarname yıl içerisinde tebliğ edilmiştir. (A) AŞ. bu ihbarnameye dava açsa veya vergi üzerinde idareyle vergi üzerinde uzlaşsa hatta bu vergiyi tamamen ödese de 2022 yılında vereceği kurumlar vergisi beyannamesinde %5’lik vergi indiriminden yararlanamaz.
Getirilen düzenlemeyle indirimden yararlanma şartı olan indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki iki yılda haklarında tarhiyat yapılmamış olması şartı, yapılan tarhiyatların kesinleşmesine dönüşmektedir. Bu durumda sadece vergi ihbarnamesinin tebliğ edilmiş olması %5 indirimden yararlanmaya engel olmayacaktır. Başka bir deyişle maddede belirtilen süre içerisinde haklarında tarhiyat yapılmış olsa dahi tarhiyatın kesinleşmemiş olduğu sürece mükellefler indirimden yararlanabilecektir.
- Yeni hükme göre örnek
Örneğimize göre 2021 yılında kendisine ihbarname tebliğ edilen mükellef, dava açması halinde dava süreci devam ettiği için 2022 yılında vereceği beyannamede %5 vergi indiriminden yararlanacaktır. Vergi mahkemesi kararının mükellef aleyhine olması durumunda dahi kesinleşme gerçekleşmediği için (üst yargı yolu kapalı kararlar hariç) indirimden yararlanmaya devam edecek, olağan yargı yolları tüketilip vergi kesinleştiğinde indirimden yararlanma hakkını kaybedecektir.
Uzlaşma ve ödeme vergiyi kesinleştirdiğinden örneğimizde İdareyle uzlaşması durumunda mükellef, paradoksal bir biçimde vergi indirim hakkını kaybetmiş olacaktır.
Kesinleşen tarhiyatın %1’den az olması
İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait sürede kesinleşen tarhiyatın, maddede yer alan indirim tutarı sınırının %1’inden az olması durumunda da indirimden yararlanma şartları ihlal edilmiş sayılmayacaktır.
Örnek: Yukarıda yer alan örnekte (A) AŞ’ye tebliğ edilen ihbarnamede 25.000 TL vergi hesaplanmıştır. 1/1/2022 tarihinden itibaren verilecek beyannameler için yararlanılabilecek azami indirim sınırının 2.000.000 TL olduğunu varsaydığımızda mükellefin vergi indirimi karşısındaki durumu şöyle olacaktır.
2021 yılı içerisinde yapılan uzlaşma görüşmesinde mükellefin 25.000 TL’lik vergi için İdare ile 15.000 TL üzerinde uzlaşması durumunda, kesinleşen tarhiyat tutarı azami indirim sınırının %1’i olan 20.000 TL’den düşük olduğundan, (A) AŞ. uyumlu mükellef indiriminden faydalanabilecektir.
Buna mukabil 21.000 TL ile uzlaşması durumunda (A) AŞ. %1’lik sınırı aştığından indirimden faydalanamayacaktır. (2025 yılında verilecek kurumlar vergisi beyannamesinden itibaren diğer şartların da taşınması durumunda indirimden faydalanılabilecektir)
Tarhiyatın indirimden yararlandıktan sonra kesinleşmesi
İndirimden yararlanmak için kesinleşmiş tarhiyat olmaması kuralı getirildiği için, yapılan tarhiyatın indirimden yararlanıldıktan sonra kesinleşmesi halinde, yararlanılan indirim tutarı mükelleften geri alınmayacaktır.
Örnek: (B) Ltd. Şti. 2022 yılında verdiği kurumlar vergisi beyannamesinde %5 vergi indiriminden yararlanmıştır. 2020 yılında yapılan tarhiyata dava açmış ve dava mükellef aleyhine 2023 yılı içerisinde kesinleşmiştir. Bu durumda 2024 yılında verilecek kurumlar vergisi beyannamesinde %5 indirimden faydalanılamayacak, bununla birlikte 2022 beyannamesinde yararlanılan tutar geri alınmayacaktır.
Resen tarhiyatta vergi türü meselesi
Önceki uygulamada beyana tabi olan tüm vergi türlerinde mükellefler hakkında ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyat yüzde 5 indirimden faydalanmaya engel oluyorken yeni uygulamada sadece maddede sayılan vergi beyannameleri için yapılan tarhiyatın kesinleşmesi, indirimden yararlanmaya engel olacaktır.
Örneğin damga vergisi, beyana tabi harçlar veya özel iletişim vergisi, beyana tabi vergi/harç türleri olmasına rağmen, Kanunda yapılan vergi beyannamesi tanımı içinde yer almadığından bu beyannamelerin verilmemesi veya eksik beyanda bulunulması nedeniyle kesinleşen tarhiyatlar tutarına bakılmaksızın indirimden yararlanmaya engel olmaz.
Bazı öneriler
Mükellefler vergi ödevlerinde uyum göstererek bir anlamda vergi indirimini hak etmiş olduğundan, maddede yer alan 1 yıllık mahsup süresinin kaldırılmasının, bu yapılamıyorsa bu sürenin 5 yıla çıkartılmasının hakkaniyet açısından uygun olacağını düşünmekteyiz.
Bu sürenin uzatılması ile birlikte yararlanılacak tutarın endekslenmesi de uygun olacaktır.
Ayrıca ikmalen, re’sen ve idarece yapılan tarhiyatın uzlaşma yoluyla veya dava açmaksızın kesinleşmesinde, İdare tarafından yapılan işlemlere uyum gösterildiğinden, bu durumun yüzde 5 vergi indirimine engel olmaması gerektiği kanaatindeyiz.