Oppenheimer’’ adlı film 1954 yılında noktalanıyor. Oysa, Dr. Robert Oppenheimer‘ in (1904-1967) asıl yaşamı bu yıldan sonra başlıyor. Film, adı “komünist avcısı”na çıkan ABD’nin McCarthy Komisyonu’na odaklanmış. Bu yönüyle bir “kurmaca” ve “gerçek” unutuluvermiş. Soruşturmaları bitince, 1954’te, Dr. Oppenheimer bir adada inzivaya çekiliyor, toprak alıyor, tarım yapıyor ama bence yaptığı iş vicdan azabını bastırmak…
Oppenherimer, 1960’da Russell ve Einstein ile birlikte Dünya Sanat ve Bilim Akademisi‘ ni kuruyor. Akademi’nin misyonu nükleer silahların yayılmasını önlemek ve barış ortamlarını yaratmak. Anlaşılan Oppenheimer kendi geliştirdiği atom bombasının yaratabileceği felaketi anlamış ve sürekli bir iç hesaplaşma içinde. Dürrenmatt’ın Fizikçiler adlı oyununda o, “Modern Zamanların Faust‘’udur.
Oppenheimer 1967’de kanserden ölür, ama lanet onun üstünden kalkmaz! Kızı Katherine, BM’ye çevirmenlik başvurusu “ailesinde komünist sempatizanı” olduğu gerekçesiyle reddedilince, intihar eder. Vasiyetinde babasının toprağını “barış projeleri” ne bağışlar. Atom bombası sadece yok edici değil, bilimin insanlığa hizmet amacına da ters. Oppenheimer bunu çok geç öğrendi, film de bu gerçeği “es” geçti.
Hiroşima’ya atom bombası “Little Boy”un atılmasının 78. yılında 4 dönemdir bu kentin belediye başkanı olan Kazumi Matsai alışılmışın dışında bir konuşma yaptı. “Gelin geçmişini anmayı ve atılan bomba ve ölenlere ağıt yapmayı bir yana bırakın!” dedikten sonra, “Nükleer silah yapımı yoluyla savaş caydırıcılığı yapmaktan artık geri duralım, bunu ummak, bile bile bir insanlık ayıbıdır” dedi. Matsui’nin ana ve babası “hibnakusha” olarak anılan “atom bombası gazisi.” 140. 000 insanın öldüğü bir bomba felaketinden sonra, o kent belediye başkanının bu çağrıyı yapması çok anlamlı. Günümüzde aktif olarak atom bombası ürettiği bilinen 14 ülke var. Ama sırada en az 7-8 ülke var ve bu zaman içinde artacak. Atom bombası üretenlerin artması caydırıcılığı sağlamak bir yana “nükleer kabadayılığı” arttırıyor.
İşin ilginci, Hiroşima Belediye Başkanı’nın yaptığı çıkışın hiçbir iz bırakmaması. Düşündürücü, çok düşündürücü…
GÜNÜN NOTU:
Spectrum House adlı ABD araştırma merkezinin 15 kente yaptığı araştırma, Kürtlerin “anayasal çözüm” istediğini ortaya koyuyor.