Öngörüde bulunamamanın dayanılmaz sıkıntısı...

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

✔ Enflasyon ve döviz kuru gibi büyüklüklerle ilgili yıllık öngörüde bulunmak hem çok kolay, hem çok zor.

✔ Kamuda çalışanlar, hele hele siyasetçiler için hedeflerini tutmaması hiç sorun değil. Ama bu durum özel sektör için büyük dert, özellikle de kurumsal şirketler için.

Varsayın küçük ölçekli bir işletme, bir KOBİ ya da devasa bir holding... KOBİ’de patron, holdingde CEO, planlama ve muhasebe birimlerinden ortaklaşa bir rapor hazırlamalarını istiyor. Yine varsayalım 2020 yılının son ayları...

İstenen şu:

“2021 yılında dolar ve enflasyon nasıl seyreder?”

Böyle bir rapor istenenler bilir ki tahminleri çok sapma gösterirse bunun hesabı sorulur. Çünkü şirket, yapacakları tahmine göre kendine bir yol haritası çizecek; çalışanlara ona göre zam yapacak, ürün fiyatlarını ona göre belirleyecek, maliyetini yine ona göre öngörmeye çalışacaktır.

Oturur planlama ve muhasebe yetkilileri...

2021 için doların yıl ortalamasını 7.68 olarak tahmin ederler. Adeta küsuratlı bir sayı verince daha inandırıcı olacaktır. Enflasyon tahminleri de yüzde 8 civarıdır. 2021 biter. Patron çağırır bu hesapları yapanları. Süklüm püklüm girerler odaya. 7.68 dedikleri dolar yıl ortalamasında 8.89 olmuştur. Ortalamada çok büyük sapma yok gibidir de yıl sonuna doğru yaşanan o tırmanış neyin nesidir, bir ara 18 bile aşılmıştır.

Ya enflasyon? Yüzde 8 denilen oran yüzde 36’ya fırlamıştır.

Yaptıkları yanlış tahminleri nazik(!) bir dille yüzlerine vurulur ve 2022 için ayakları yere basan tahminlerle gelmeleri istenir.

Birkaç gün sonra sunarlar raporlarını. Kur tahmini yapmakta çok zorlanmış ama yine de doların uygulamaya konulan kur korumalı mevduat sayesinde 2021 sonundaki düzeyinin altına inerek 2022 ortalamasında 9’un biraz üstünde oluşacağını tahmin etmişlerdir. Patron yakın gözlüklerini biraz indirip bakar:

“Çocuklar siz ne diyorsunuz, dolar şimdi 13’e yakın, siz tutmuş 2022 ortalaması 9.27 olacak yazmışsınız. Tamam siz bu tahmini yaparken dolar daha düşüktü ama böyle olur mu?”

“Ama efendim biz öyle hesapladık.”

Patron enflasyon tahminine de göz atar:

“Bu ne? 2021’de yüzde 36 olmuş enflasyon, bu yıl 10’a mı inecek, hatta 9.8’e, öyle mi?”

Birkaç saniye susar patron:

“Bakın bir önceki raporunuz yüzünden dünyanın zararına girdik, hesaplarımız şaştı. Eğer 2022 tahminlerinizde de çok yanılırsanız şimdiden söylüyorum kendinize iş arayın.”

2022’nin enflasyon gerçekleşmesi bu sabah belli oldu. Resmi tahmin zaten yüzde 65’ti. Muhtemelen gerçekleşme de yüzde 66 dolayındadır. Ve yine muhtemelen o şirketin 2022 için yüzde 9.80’lik tahminde bulunan çalışanları çoktan iş aramaya başlamıştır.

Kamuda çalışmanın rahatlığı

Bu bir senaryo tabii ki ama dolar ve enflasyon tahminleri böyle yapılsa ve gerçekleşme böyle olsaydı bu tahminleri yapanlar özel sektörde çoktan işlerini kaybetmişlerdi.

Ama kamuda çalışıyorsan en fazla yanılmış olursun.

Maliyetini vatandaş öder, şirketler öder.

Siyasetçiysen günü gelince vatandaşa hesap verirsin. Ama “başarılı” bir siyasetçiysen bu hesap tutturamamanın nedeninin başkaları olduğu konusunda vatandaşı ikna edersin. Herkesi değilse de belli bir kesimi ikna etsen de yeter.

Arada kalan bürokratlar olabilir. Aslında onlar hesabı kitabı doğru yapmışlardır da siyasetçinin yanlış tercihleri doğru yapılan tüm hesapların çöpe atılmasına yol açabilir.

Gerçi bürokrat da yanlış yapsa bir özel sektör çalışanı gibi sıkıntı çekmez, o da bir gerçek...

2023’ÜN ZORLUĞU ÇOK DAHA BÜYÜK

Hükümetin ortaya koyduğu hedeflere inanan yok. Hem biliniyor ki bazı büyüklükler dengeleri sağlayabilmek adına belirleniyor ve bu büyüklükleri ortaya koyanlara da hiç inandırıcı gelmiyor.

Örneğin bu yılın enflasyon hedefi ... Yüzde 25’lik bir enflasyon hedefiyle yola çıkıldı ama hesabını kitabını, bütçesini bu orana göre yapan bir tek özel sektör kuruluşu var mı? Bırakın özel sektörü, kamu bu orana göre mi hareket ediyor?

Herkes gerçekçi oranın ne olabileceğini belirleyebilmek adına arayış içinde.

Bir şirketin bütçesi devletin bütçesine pek benzemiyor. Devlet bütçesi açık verdi mi gelsin borçlanma, borç veren yok mu, gelsin yüksek faiz, gelsin dövize ya da enflasyona endeksli borçlanma, o borçlanma yetmedi mi gelsin ek bütçe! Özel sektör böylesine olanaklara sahip mi?

Seçim, belirsizliği artırıyor

2023’te öylesine çok belirsizlik var ki dolar kuru gibi, enflasyon gibi büyüklükler konusunda öngörüde bulunmak gerçekten çok zor.

En büyük belirsizlik kaynağı elbette seçim ve sonrasında ortaya çıkacak tablo. Sandıktan kimin galip çıkacağına bağlı olarak bir dizi değişkenle karşı karşıya kalacağız. Seçim sonrasında neler olabileceği konusunu dünkü yazımda ele almaya çalıştım.

Ama şu kesin; seçimden hangi ittifak galip çıkarsa çıksın şimdi uygulanmakta olan bu tuhaf ekonomik tercihler seti terk edilecek. Bugünkü uygulamalara zaten bir ekonomik sistem demek bile mümkün değil.

 

 

Tüm yazılarını göster