Nasıl ve kiminle inovasyon?

D. Ferhat DEMİR İNOVASYON DELİSİ

İnovasyonun ne olduğunu, neden inovasyon yapmamız gerektiğini, zamanlamasını nasıl planlayacağımızı, hangi inovasyon türünü neye göre seçeceğimizi bu köşede tartıştık şimdiye kadar. Bu hafta inovasyonu nasıl yapabileceğimizi konuşarak “inovasyona giriş” mahiyetindeki bu seriyi tamamlayacağım. Önümüzdeki haftadan itibaren daha güncel gelişmeler doğrultusunda inovasyona makro perspektifl erden bakacağız. Ele alacağımız çok başlığımız var, şimdiden sabırsızlanıyorum.

İnovasyonu nasıl yapabiliriz sorusunun iki temel yanıtı vardır: süreçler ve araçlar. Balık tutmak için oltaya ihtiyaç var. Olta bir araçtır, ama yetmez, balık tutma eğitimi almam gerekiyor, doğru kasları güçlendirmem şart, doğru bir metot belirlemeliyim ve evden denize kadar bir dizi aksiyon almalıyım (süreçler).

Peki, neden avcılık değil de balık, neden balık tutmalıyım (inovasyon stratejisi)? Hangi sularda balık aramalıyım (inovasyon türü)? Sabah erkenden mi akşama doğru mu açılmalıyım (inovasyon zamanı)? Ağla mı, olta ile mi (inovasyon aracı) tutmalıyım? Son olarak kiminle balığa çıkmalıyım? Bir grup balıkçı ile mi? Yoksa tecrübeli tek bir kişi ile mi (inovasyon ekibi)?

Bugüne kadar sorduğumuz soruları şöyle özetleyebiliriz o halde:

Neden inovasyon (Why): Strateji

Hangi inovasyon (What): İnovasyon türü

Nasıl İnovasyon (How): Süreçler ve araçlar

Kiminle İnovasyon (Who): Ekipler ve ağlar

Yakalamak istediğimiz balığın türüne göre oltanın teknik özellikleri değişir. Dolayısı ile aracın ne olacağına karar vermeden önce stratejimi ve odağımı netleştirmem gerekiyor. Maalesef pek çok şirketimizin bu adımları biraz karıştırdığını, nerede hangi balığı araması gerektiğine karar vermeden hatta balık tutup tutmamaya dahi emin olmadan olta arayışına girdiğini görüyoruz.

Araçlar bizi inovatif yapmaz. Adı üzerinde sadece birer araçtır onlar. Son zamanlarda ülkemizde moda olan “tasarım odaklı düşünce” (design thinking), yalın (lean), iş modeli tuvali vb eğitimler tek başına hiçbir sonuç üretmez. Eğer konu, kurumsal firmalar ise yukarıda belirtildiği gibi araçlardan önce çok daha fazla yapılması gereken madde var.

İnovasyon alt yapısının kurulu olduğu varsayımı ile hareket edelim. O durumda bazı güçlü metot, araç ve yöntemlere ihtiyacımız olduğundan bahsedebiliriz. Görülecek iş teorisi (Jobs-to-be-Done/ JTBD), mavi okyanus stratejisi (Blue Ocean), TRIZ, tasarım odaklı düşünce, iş modeli ve yalın kanvas gibi pek çok yaklaşım mevcut. Söz konusu bu yöntemlerin hiç birisi tek başına sihirli bir değnek değil elbette. Birbirinin ikamesi de değiller. En doğru formül; şirket ihtiyaçları doğrultusunda ve vaka özelinde farklı yaklaşımları çaprazlamak ve bir arada kullanmaktır. Hatta bir adım ileri giderek kurumlar kendine özgün metotlar geliştirebilir. Şu ya da bu şekilde günün sonunda mutlaka güçlü bir inovasyon araç setine (tool box) sahip olmalıyız.

Steve Jobs, Apple’ın yeniden doğuş sürecinde Clayton Christensen’in JTBD yaklaşımını çok iyi çalışmıştır. JTBD için klasik örneklerden bir diğeri; McDonalds Milk Shake, tam bir başarısızlık hikâyesinden yeniden büyüme eğrisine geçebilmiştir. Kanadalı sirk Cirque du Soleil ve Nintendo Wii mavi okyanus stratejisini iyi uygulayan örneklerden. Ulaşım, mobilete, tarım ve gıda; mavi okyanuslar için büyük potansiyeller barındıran sektörlerden ilk aklıma gelenleri.

İnovasyona dair birçok alt süreç söz konusu. Mesela “keşif” bir süreç ise trend analizi alt süreç olabilir. Ya da müşteri görüşmeleri, etnografik araştırmalar vb. Söz konusu bu süreçler adım adım tanımlanmış durumda mı? Süreç modelleri hazır mı? Süreçler haritalandırıldı mı? Kurumlarımız genelde süreçlerinin hazır olduğunu belirtiyor ama aktive bazlı inovasyon süreçleri haritalandırılmış örneklerle pek karşılaşamıyoruz.

Son olarak, tüm bu süreçleri ve araçları kiminle işleteceğiz? Kurum içinde bir inovasyon departmanı kurmalı mıyız? Kuracaksak bu kişilerin rol ve sorumlulukları nedir? Yetkileri ve yetkinlikleri ne olmalı? Kurum dışında yani açık inovasyon tarafında kimlerle çalışacağız? Mesela; üniversiteler, teknoparklar veya startuplar inovasyon süreçlerine dahil olacak mı? Kendileri ile iş birliği modelim ne olacak? Startupların yatırımcısı mı (CVC), müşterisi mi, yoksa ortağı (shareholder) mı olacağım? Belki de yetenekli startupları satın alma (acquisition) gibi bir strateji güdüyor olabilirim. Dış paydaşlarla inovasyonu olgunlaştırmak için skunworks, konsept geliştirme ve venture lab gibi çeşitli formüller var. Başka bir yazıda detaylandıracağım. Görüldüğü gibi inovasyon; yaratıcı düşünceden ötesi, fikir geliştirmeden hayli fazlası çok boyutlu bir yönetim meselesi. Her boyut ve her bir katman çok iyi çalışılmalı. İnovasyon için yola çıkanlar bunun uzun, zorlu ama mükâfatı da bol bir yolculuk olduğunu bilmeli. Ayrıca başka bir yol da yok. Tek yol inovasyon.

Tüm yazılarını göster