İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi (İBB) CHP Grup Başkanvekili, Ülke Politikaları Vakfı (ÜPV) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Doğan Subaşı, masadaki rapora işaret etti:
- İkinci Yüzyıla Girerken Türkiye Ekonomisi…
Kapaktaki “Hedefler, Strateji ve Politikalar” alt başlığının altında sıralanan ana noktaları okudu:
- Makroekonomik İstikrar ve Yüksek Büyüme
- Sektörel Politikalar
- İstihdam Politikaları
- Yoksullukla Mücadele ve Gelir Adaleti Politikaları
Ülke Politikaları Vakfı olarak 4 ana başlıkta 20-30 kişinin katıldığı forumlar düzenlediklerini belirtti:
- 4 ana başlıktan biri de ekonomi idi. Forumun moderatörlüğünü Doç. Ümit İzmen yürüttü, raporu kaleme aldı. Prof. Haluk Levent ve Prof. Ömer Günçavdı başta olmak üzere uzmanlar, sektör temsilcileri katkı verdi.
İBB’deki görevi nedeniyle günde 30 kişiden iş talebi aldığını bildirdi:
- “İkinci Yüzyıla Girerken Türkiye Ekonomisi” raporunda makro ekonomi politikalar, sektörel politikalar, gelir dağılımı ve istihdam üzerinde duruldu. Raporumuzu siyasi karar alıcılara, “Bundan yararlanın” hedefiyle sunduk.
Prof. Haluk Levent, “yoksulluğu” tanımlarken şu noktanın altını çizdi:
- Yoksulluk, sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerine ulaşım hakkının olmaması durumudur.
Prof. Levent, yoksul kesimlerle ilgili rapora da yansıttıkları şu öneriyi ortaya koydu:
- Yoksullara “temel gelir” sağlamak gerekiyor… Ayrıca, “Muhtaçlık kültürü” ortadan kaldırılmalıdır.
Prof. Haluk Levent konuşurken raporun “Yoksullukla Mücadele ve Gelir Adaleti Politikaları” başlıklı bölümünü okudum. Başlığın hemen altında şu mesaj vardı:
- Komşumuz açken tok yatamayız.
Raporun bu bölümünde şu noktaya dikkat çekildi:
- Yoksullukla mücadele ve gelir dağılımının iyileştirilmesinin ilk şartı yüksek büyüme hızıdır.
“Yoksulluğu azaltmak için” alt başlığının altında şu öneriler yer aldı:
- Vergi sistemi “vergide adalet” ilkesine göre yeniden tasarlansın. Servet ve gelir vergisi yeniden düzenlensin.
- “Temel gelir”, minimum refah seviyesi ile çalışma zorunluluğunun bağını korumaya yönelik sunulabilir.
- Vergi dilimleri asgari ücrete göre yeniden düzenlensin. Gıda gibi temel mallar vergiden muaf olsun.
- Sosyal ve dayanışma ekonomilerinin gelişmesi finansal olarak desteklensin.
“Herkesin temel kamusal hizmetlere erişimini sağlamak için” alt başlığı altında şu çağrıya yer verildi:
- Sağlık ve eğitim kamulaştırılıp özerk yapı oluşturulsun. Herkesin kaliteli sağlık ve eğitim hizmetlerine erişmesi için bu alanlara ayrılan kamu kaynakları artırılsın.
Ülke Politikaları Vakfı’nın bu raporu önce CHP, ardından da 6’lı masa tarafından “yararlanılmak üzere” dikkate alınır mı?
Dikkate alınırsa, “sağlık ve eğitimin kamulaştırılması” önerisine sıcak bakılır mı?
Ekonomiye güven için yargı bağımsızlığı sağlansın
ÜLKE Politikaları Vakfı’nın “İkinci Yüzyıla Girerken Türkiye Ekonomisi” raporunun “Makroekonomik İstikrar ve Yüksek Büyüme” bölümünde şu öneriler ortaya konuldu:
- Ekonomiye güveni tesis etmek için:
- Hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı tartışmasız olarak sağlansın.
- Hukukta öngörülebilirlik ve geriye yürümezlik ilkeleri güçlendirilsin.
- İfade özgürlüğü tartışma konusu olmaktan çıkarılsın, demokrasi güçlendirilsin.
- Ekonomi yönetiminin yapısını güçlendirmek için:
- Adil, şeffaf, hesap verebilir, etkin ve daha az merkeziyetçi bir kamu yönetimi anlayışı hakim kılınsın.
- Merkez Bankası başta olmak üzere ekonomide düzenleyici ve denetleyici kurumların her türlü siyasi baskıdan korunmasını sağlayacak şekilde kurumsal çerçevesi süratle güçlendirilsin.
- Planlama ve strateji geliştirme fonksiyonları için çağdaş bir planlama kurumu oluşturulsun, merkezi kurum bölgesel yapılarla desteklensin.
- TÜİK, bağımsız bir kurum olarak yeniden yapılansın. TÜİK verilerine güven artırıcı bir tedbir olarak kurum dışından üyelerin bulunacağı danışma kurulu oluşturulsun.
- Cari açığı azaltmak için:
- Daha fazla doğrudan yatırım çekmek için yatırım ortamı iyileştirilsin.
- Enerji politikaları sürdürülebilirlik ve cari açığın azaltılması hedefleri bir arada gözetilerek oluşturulsun.
- Turizm gelirlerini artıracak acil eylem planı yapılsın.
- Fiyat istikrarı ve finansal istikrar için:
- Para politikasının öncelikli hedefi enflasyonla mücadele olarak belirlensin.
- Aşırı düşük reel faiz politikasından vazgeçilerek küresel şartlar gözetilerek faiz oranları kademeli olarak enflasyonla mücadeleyi destekleyecek bir çerçeveye oturtulsun.
- Para politikası dünya ekonomisi ve diğer merkez bankaları ile koordinasyonu sağlayacak şekilde belirlensin.
- TCMB nezdinde yabancı yatırımcılarda güven tesis edecek bir söylem ve iletişim dili oluşturulsun.
Tarım, stratejik planlama yaklaşımı ile ele alınsın
ÜLKE Politikaları Vakfı’nın “İkinci Yüzyıla Girerken Türkiye Ekonomisi” raporunun tarımla ilgili bölümünde özetle şu öneriler ortaya konuldu:
- Tarım, stratejik planlama yaklaşımı ile ele alınsın. Tarımla ilgili mevzuat sadeleştirilsin.
- Tarımda örgütlenmeyi yavaşlatan bürokratik işlemler azaltılsın, süreç kolaylaştırılsın.
- Toprak verimliliğini artırmak üzere arazi toplulaştırılması modeli geliştirilsin.
- Tarım ürünleri ihracatının artması için Gümrük Birliği tarım sektörünü dahil edecek şekilde güncellensin.
- Tarım teşvikleri üretimi artırmaya dönük düzenlensin. Destekler önceden ve planlama yapılmasını sağlayacak şekilde açıklansın.
- Köye dönüş teşvik edilsin.
- Geleneksel ve yerel tohum kullanımı teşvik edilsin.
Kadınların istihdama katılımının artması için seferberlik düzenlensin
ÜLKE Politikaları Vakfı’nın “İkinci Yüzyıla Girerken Türkiye Ekonomisi” raporunun istihdamla ilgili bölümünde kadın istihdamının artmasına dönük şu mesaj verildi:
- Kadınların istihdama katılımının artırılması için seferberlik düzenlensin.
- İstihdam teşvikleri kadınların öncelikli olarak istihdamını sağlayacak biçimde düzenlensin.
- Kadınların girişimciliği desteklensin.
- Kadın dostu işyeri politikası uygulayan firmalar desteklensin.