Müfettişin sahtesi olur mu?

Resul KURT İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK

Her şeyin nasıl ki sahtesi oluyorsa, elbette müfettişin de sahtesi olur.

Daha önce hem bu köşede, hem de diğer sosyal güvenlik-vergi yazarı arkadaşların köşelerinde dile getirmesine rağmen bir türlü bitmeyen bir konudur bu.

Bu konu aslında tramvay, Galata Kulesi, kent meydanlarındaki saatler, şehir hatları vapurları gibi kamu mallarını satan veya kiraya veren Sülün Osman hikayesi gibidir.

Yıllarca SSK ve SGK’da Başmüfettiş olarak görev yaptım, o dönemde de yaygındı sahte müfettişler, maalesef şimdi de yaygın.

Özellikle pandemi sürecinde kısa çalışma ödeneği ve pandemi ücretsiz iznindeki işyerleri başta olmak üzere neredeyse her işyerinin arşivlerinde kaydını tutan, sürekli farklı kurum ve kişi adlarıyla arayan dolandırıcılar çok arttı. Artık işin cılkı çıkmış durumda.

2020 yılına gelmişiz ama halen buna bir çözüm bulunamamış.

Neredeyse her gün bir dostum, tanıdığım veya bir okurumuzdan sahte müfettişlerle ilgili soru geliyor. Son zamanlarda birçok işyerinde artan bir şekilde şirketlerin üst düzey yöneticilerini ismen arayarak Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İş Müfettişi, Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Müfettişi ya da SGK Müfettişi olduğunu iddia ederek kitap-dergi satmaya çalıştıkları veya danışmanlık ve iş takibi yapacaklarını vs. belirterek parasal talepte bulundukları, bakanlıktaki müfettişler için yardım adı altında para topladıkları görülüyor.

Ne İş Müfettişleri, ne SGK Müfettişleri, ne Vergi Müfettişleri veya ne de diğer kamu kurumlarının müfettişleri ya da memurlarının bu şekilde bir kitap-dergi satmasının söz konusu olmadığını belirtelim.

Ticaret odası, internet veya sosyal medyadan buldukları üst düzey yöneticileri ismen arayarak sanki kamu kurumundan arıyormuş intibaı verilerek ısrarlı bir şekilde firmalardan menfaat temin etmeye çalışıyor. Özellikle şirketlerin Genel Müdür, YK Başkanı, Genel Müdür Yardımcısı, Direktör vb. yöneticileri ile telefonda görüşmek istedikleri ve Bakanlık üst düzey yöneticisi olduğunu söyledikleri görülüyor. Arsızlık o kadar artmış ki, uyduruk derlemelere 5-10 bin lira fatura kesilip gönderiliyor. Genelde “Çalışma Bakanlığından, Vergi Dairesinden, SGK’dan Başmüfettiş adını kullanan bir dolandırıcı arıyor ve denetimlerde yardımcı oluruz müfettişlere katkınız olsun gibi ifadelerle arayıp aldıkları fatura bilgisine istinaden fatura gönderip abone yaptıklarını” söylüyorlar. Söz konusu dolandırıcılar 5.000 TL, 10.000 TL ve 20.000 TL’lik kitap paketlerinden birini alanının bakanlıktaki işlerinin takip edileceğini ve sorun yaşamamalarını sağlayacakları vaadinde de bulunduğu görülmektedir.

Önceki yıllarda olduğu gibi sahte müfettiş ve dolandırıcılar hakkındaki şikayetler artmış bulunmaktadır. İsim de, soy isim de sahte, bakanlık telefonu olarak verdikleri telefonlar da kendi şirket hatları. Dolandırıcılar, sahte fatura bastırıyor, isim ve iletişim bilgileri sahte, fatura üzerinden kamu kurumunu andıran kelimeler var ve banka hesabı dışındaki her şey sahte.

Maalesef şirketlerin zaaflarını iyi bilen bu tür dolandırıcıların sayısı azalmadığı gibi, bilakis her geçen gün daha da artıyor.

İşverenlerden sahte müfettişlerce dolandırıcılık amaçlı bu tür konularda duyarlı olması, herhangi bir ödeme yapılmaması, söz konusu isim veya başka bir ad altında bu ve benzeri bir yöntemle para istenilmesi durumunda kesinlikle bu kişilere itibar edilmemesi ve konuyla ilgili Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulması ve yetkili makamlara şikâyette bulunulmasını önermekteyiz. Kamudaki yöneticilerin mevzuat ve hukuk sisteminin yetersizliğinden yakındığını, bu dolandırıcıların elini kolunu sallayıp dışarı çıkarak aynı dolandırıcılığa devam ettiklerini söylüyor. Demek ki bunu önleyecek en ağır cezaları getirip, hukuk sistemini revize etmeliyiz. Bu kişilerin da çete olarak çalıştığı ve adeta çağrı merkezi kurdukları dikkate alınırsa bir an önce el atılması gerektiği ortaya çıkar.

Siz siz olun, bu tür dolandırıcılara para kaptırmayın.

Tüm yazılarını göster