L’Oréal’de yeni bir devrim başlıyor

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

“’Gelecekte nasıl bir dünyada yaşamak isteriz?’ sorusunun cevabını seçtiğimiz bir an... Çok önemli bir an” diyor L’Oréal Grup Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Jean- Paul Agon. Tüm dünyada şirketlerin atacağı adımlar, dünyamızın geleceğini belirleyecek. Güzellik sektöründe faaliyet gösteren L’Oréal, bu sorunun cevabını ‘Gelecek İçin L’Oréal’ sürdürülebilirlik programı ile veriyor. Sürdürülebilirlik konusunda yıllardır çok önemli adımlar atan şirket, bugün geldiğimiz noktada çok daha radikal bir dönüşüm başlatıyor.

Daha radikal bir dönüşüm

Online canlı basın toplantısında izlediğimiz Jean-Paul Agon, L’Oréal’deki ‘daha radikal dönüşüm’ün nedenlerini şu sözlerle ifade ediyor: “Daha radikal çünkü L’Oréal’in taahhütleri insanlık için olası tek senaryoya işaret ediyor: Ürünlerimizin tüm yaşam döngüsünün her aşamasında gezegenimizin her bir karışına saygılı olmak. Daha radikal çünkü L’Oréal olarak kurumsal sorumluluklarımızın ötesine geçmemiz, çevresel ve sosyal ayak izimizi değerlendirmemiz şart. Ürünlerimizi kullanan 1,5 milyar tüketicimizin bu etkileri sınırlandırabilmesine, sürdürülebilir seçimler yapmak için cesaretlendirilmesine yardımcı olmamız şart. Sürdürülebilir dönüşüm sürecinde tedarikçilerimizi ve tüketicilerimizi ezber bozan çözümleri birlikte keşfetmeye davet ediyoruz. Daha radikal çünkü kadınların desteklenmesi ve alarm veren çevresel sorunlarla mücadele edilmesi için 150 milyon euro değerinde kaynak ayırdık. Başlatmış olduğumuz bu kapsayıcı ve sürdürülebilir devrim, yeni bir dönemin başlangıcı. Tek bir tutkuyla: hepimiz için daha güzel bir gelecek.”

Ürünlere çevresel ve sosyal etki etiketi

L’Oréal’in, yeni global sürdürülebilirlik programı “Gelecek için L’Oréal” kapsamında geliştirdiği “Çevresel ve Sosyal Etki Etiketleme Sistemi” ile tüketiciler satın aldıkları ürünlerin çevresel ve sosyal etkilerini etiket üzerinde görebilecek. Şirket bu sayede 1,5 milyon tüketicisinin daha sürdürülebilir seçimler yapmalarını sağlamayı ve onları bilinçlendirmeyi amaçlıyor. Bu yenilikçi sistem ile ürünlerin çevresel ve sosyal etkileri, A’dan E’ye uzanan bir skala ile şeffaf bir şekilde tüketicilerle paylaşılacak. İlk olarak Garnier saç bakım ürünlerinde, kademeli olarak da tüm marka ve kategorilerde kullanılacak olan sistem, bağımsız bilim uzmanları tarafından onaylandı ve tüm veriler bağımsız denetim kurumu Bureau Veritas tarafından denetlenerek sertifikalandırıldı. Bu etiketlemeler ve skorlara markaların web sayfalarından da ulaşılabilecek.

Sosyal ve çevresel sorunların çözümü için 150 milyon Euro

Program çerçevesinde başlatılan dayanışma projesi ile sosyal ve çevresel sorunların çözümü için de 150 milyon euro kaynak ayrılmış durumda. Bu kaynağın 100 milyonu önemli çevresel sorunlarla ilgili gerekli aksiyonları almak, zarar gören doğal deniz ve orman eko-sistemlerini kurtarmak; 50 milyonu ise zor şartlardaki kadınlara destek sağlamak için ayrıldı.

DÜNYANIN SINIRLARINA SAYGILI BİR İŞ MODELİ

L’Oréal Grup Kurumsal Sorumluluk Başkanı Alexandra Palt, “Geçtiğimiz 10 yılda şirketimiz, sürdürülebilirliği işlerimizin kalbine koyarak çok derin bir dönüşüm geçirdi. Yeni taahhütlerimiz ile bu dönüşümün bir üst aşamasına geçiyoruz. Doğrudan etkimizi azaltmaktan öte, tüketicileri daha sürdürülebilir seçimler yapmak üzere bilinçlendirmeyi, sosyal ve çevresel olarak olumlu etki yaratmayı hedefliyoruz. Sektör lideri olarak daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir toplum inşa edilmesine destek olma konusunda bunun görevimiz olduğuna inanıyoruz” diyor.

Dünyanın sınırlarına saygılı olmak için iş modelini değiştiren L’Oréal’ın hedefleri şöyle:

- 2025’e kadar dünyadaki tüm L’Oréal tesisleri, yüzde 100 yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğinin geliştirilmesi ile karbon nötr olacak.

- 2030’a kadar L’Oréal’in ürün ambalajlarında kullandığı plastiklerin yüzde 100’ü geri dönüştürülmüş veya biyolojik kaynaklı olacak.

- 2030’a kadar L’Oréal, tüm sera gazı emisyonlarını 2016’ya oranla nihai ürün bazında yüzde 50 azaltacak.

● Türkiye’deki üretim tesisi 2025’te karbon nötr olmayı hedefliyor

● L’Oréal Grup, Türkiye’deki üretim tesisinde karbon emisyonlarını 2010’a oranla yüzde 69 azalttı.

● Türkiye’de bulunan üretim tesisi 2020 sonunda kuru fabrika, 2025 yılında ise karbon nötr olmayı hedefliyor.

● 2019’da yeni veya yenilenmiş tüm ürünlerin yüzde 85’i geliştirilmiş çevresel ve sosyal profile sahip hale getirildi.

● Şirket 2019 sonu itibariyle Türkiye’de dayanışma temelli tedarik zinciri uygulaması ile dezavantajlı gruplardan 113 kişinin istihdamına destek oldu.

● L’Oréal CDP’nin İklim Değişimi, Su Yönetimi ve Ormanların Korunması alanlarında yaptığı derecelendirmelerde 4 yıl üst üste en yüksek 3A notunu alan tek şirket konumunda.

Tüm yazılarını göster