Av. Ege Demiralp
Uzman Arabulucu
Türk Ticaret Kanunu’na göre Limited Şirket ortakları borçlardan sorumlu olmayıp sadece taahhüt ettikleri esas sermaye paylarını ödemek ile ve şirket sözleşmesinde öngörülen ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerini yerine getirmekle yükümlüdürler. Limited şirket ortakları getirmeyi taahhüt ettikleri sermaye borcundan, sermaye payı oranında sadece şirkete karşı sorumludur. Eğer ana sözleşmede öngörülmüş ise ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerinden de sorumlu tutulabilirler.
Ek ödeme yükümlülüğü, limitet ortaklık sözleşmesinde öngörülmesi şartı ile tüm ortaklara veya bazı ortaklara, sadece limitet ortaklığa karşı nakdi ödeme borcu yüklemektedir. Bu düzenlemenin amacı, yükümlülük getirilen ortakların yapacakları ek ödemelerle ortaklığa destek olmalarını sağlamaktır. Ek ödemeler müdürler tarafından şartlar gerçekleştiğinde talep edilebilir. Yine ek ödeme, ortaklığın esas sermaye payının iki katından fazla olamaz, belli bir miktar olarak (100.000 TL gibi) ya da esas sermayenin belirli bir oranı (%20 gibi) olarak kararlaştırılabilir. Ek ödemeler öz kaynak ihtiyacı, zarar oluşması veya sözleşmede öngörülen diğer hallerde talep edilebilir. Ek ödemelerin kaldırılması ya da azaltılması için oybirliği aranır.
Limited şirket ortaklarının sadece ortaklığa karşı sorumluluğun bir istisnası bulunmaktadır. Bu istisna; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir. İlgili Kanun maddesinde ortaklıktan tahsil edilemeyen ya da tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu borçlarından ötürü ortakların sermaye payları oranında doğrudan doğruya sorumlu oldukları öngörülmektedir.
Kamu borçlarından sorumluluk kusursuz sorumluluktur. Yani ortağın kusuruna dayanmayan şirketin borcundan ötürü doğrudan ve müteselsil bir sorumluluktur. Şirketin borcunun doğduğu yıl mevcut ortakların değişmesi, ortaklığın el değiştirmesi durumunda devirden önceki dönem borcundan devir alan ortak sıfatı ile sermaye payı oranında, devirden sonraki tarihli dönem borcundan ise ortak sıfatı ile müteselsilen sorumlu tutulur.
Yanıltıcı bilgi ile satış ve haksız rekabet
Oldukça popüler olan Türk restoran zinciri markası hakkında çıkan haberlerden sonra yanıltıcı bilgi ile satış ve reklam konusuna değinmek istedim. Türk Ticaret Kanunu tacirler için ağırlaştırılmış bir özen yükümü belirlemiş ve bunu tacirin basiretli olması olarak adlandırmış bulunmaktadır. Bunun ticari hayattaki karşılığı tacirin iş, eylem ve sözleşmelerinde normal bir insanın olması gerekenin üzerinde bir özen ve basiretle hareket etmesidir.
Dürüstlük kuralına aykırı haller Ticaret Kanunu’nda sayılmıştır. Bunlardan biri de “Dürüstlük kurallarına aykırı reklam ve satış yöntemleri ve diğer hukuka aykırı davranışlar” dır. Bu davranışlar; müşteriye karşı veya rakiplere karşı olabilir. Müşteriye karşı aldatıcı içerik bilgisi verilerek, yazılı ya da sözlü yanıltıcı kelimeler kullanarak reklam yaparak, kendisi, ticari işletmesi, işletme işaretleri, malları, iş ürünleri, faaliyetleri, fiyatları, stokları, satış kampanyalarının biçimi ve iş ilişkileri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunarak, ürünlerin özelliğini gizleyerek müşteriye karşı dürüstlük kuralı ihlal edilmiş ve haksız rekabet ortamı yaratılmış olur.
“Türkiye’nin en çok satan gazetesi” ibaresi bir bilgi içerir. Bunun ispat edilemediği durumda haksız rekabet ortaya çıkar. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bünyesindeki Reklam Kurulu kararlarında düzenli ceza kesilen konuların başında, maalesef otellerin yaygın bir şekilde fazla yıldız koymaları sonucu ortaya çıkan aldatıcı reklamlarıdır.
Türk Ceza Hukuku’nda “Haksız Rekabet” suç olarak düzenlenmiştir. Bunun haricinde Türk Rekabet Hukuku’na göre de para cezası yaptırımı öngörmektedir. Para cezası haricinde, faaliyeti durdurma, ürünleri toplatma gibi yaptırımlar da mevcuttur.