Liberal demokrasinin çöküşü ve ekonomi

Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI

2024 yılında 60’a yakın ülkede seçim var. Kabaca dünya nüfusunun yarısı oy kullanacak. Seçim yapılacak ülkelerin bazıları dünyanın siyasal ve iktisadi değişimine yön verecek ülkeler. Bunların başında elbette ABD geliyor.

ABD’de seçim yine demokratlar ve cumhuriyetçiler arasında geçecek. 350 milyon nüfusa sahip dünyanın en güçlü ekonomisine, ordusuna, en iyi üniversitelerine sahip ülkesi ne yazık ki aklı bulanık Biden ile psikolojik sorunları olan Trump arasına sıkışmış durumda. Üstelik adaylardan birisi 90 yaşına diğeri 80 yaşına doğru gitmekte. ABD’de entelektüel kesim elbette bunu sorgulamakta ancak lümpenleşen halk yabancı düşmanlığı ve daha güçlü ABD takıntısı ile hareket etmekte.

Liberal demokrasinin beşiği İngiltere de bu yıl seçime gidiyor. İşçi Partisi 14 yıldır yeniden iktidar olmayı hedefliyor. Muhafazakâr Parti bir önceki seçimde olduğu gibi göçmen karşıtlığı ile oy almaya çalışacak. Avrupa’da Finlandiya’da seçimler yeni yapıldı.  İstikrar korundu.

Seçim sonuçları şimdiden belli olan ülkeler de var. Belarus ve Rusya’daki seçimlerde Lukaşenko ve Putin’in koltukları garanti. Seçim bu iki ülkede de göstermelik olarak yapılıyor. Asya’da Pakistan seçimler yapıldı. Hapisteki eski Başbakan İmran Han ile de ordunun desteklediği bir diğer eski Başbakan Navaz Şerif’in ikisi de seçimleri kazandıklarını iddia ediyorlar. Hindistan seçimleri Ağustos ayında yapılacak. Seçimlerde üçüncü defa Başbakan Narendra Modi'nin Bharatiya Janata Partisi'nin iktidara gelmesi bekleniyor. Modi’nin ekonomide elde ettiği kısmi başarının oya devşirileceği kesin gibi. Bangladeş’de Başbakanı Şeyh Hasina, muhalefet partilerinin boykot ettiği seçimde 7 Ocak’ta dördüncü defa yine kazandı. Asya’nın bir başka ülkesi Tayvan’da seçimler Çin’in gölgesinde yapıldı. Tayvan, ABD şemsiyesi altında ayakta kalmaya çalışıyor. Endonezya’da seçimler bu hafta yapılacak. Seçimlerde sağcı-milliyetçi partinin adayı Prabowo Subianto’nun başa geçme olasılığı yüksek

Latin Amerika’da Arjantin’de seçimler Kasım 2023’de yapıldı. Aşırı sağcı Özgürlük Gelişimi Partisinin adayı Javier Milei, oyların yüzde 55,8'ini alarak devlet başkanı oldu. 2 Şubat’ta El Salvador'da nispeten demokrat aday mevcut Devlet Başkanı Nayib Bukele oyların yüzde 83 oy alarak yeniden seçildi. Meksika’da seçimler 2 Haziran’da yapılacak. Seçimlerde uyuşturucu çeteleri ile mücadele en tartışmalı konu.

Yoksulluğun pençesi altındaki Afrika’da Senegal, G. Afrika ve G. Sudan’da da seçimler bu yıl yapılacak.   Afrika hala darbeler kıtası olmaya devam ediyor. 2020’den bu yana 8 ülkede darbe oldu.

Dünyadaki tüm seçimlerde popülizm egemen. Bunu da en iyi sağcılar yapıyor. Küreselleşme 1980’lerde ülkelere özgürlük ve eşitsizliği yok etme vaadi ile kendine zemin yarattı. Sonuç tam tersi oldu.  Liberal demokrasi başta ABD ve Avrupa’da olmak üzere adeta saldırı altında. Bu ülkelerde politikacılar göçmen sorununu sürekli sündürerek etnik ve dinsel kimlikler üzerinden politika yapmaktalar.

Türkiye, 12 Eylül 1980 darbesi sonrası kurulan melez demokrasiyi bile koruyamadı. Bundan dolayı önümüzdeki ay yapılacak yerel seçimlerde hangi partinin başarılı olacağının pek önemi yok. Çünkü 2017 yılı Anayasa değişikliği ile kurulan yeni rejimde kurumlar ve kurumsal yapılar işlevsizleştirildiği için seçimi kazanan bir belediye başkanın koltuğu altından merkezi otorite tarafından rahatlıkla alınabilir.

Türkiye ve diğer ülkeler hesapsız kitapsız küreselleşmenin bedelini ödüyor. Faturanın büyüklüğü de halkın kendisi belirlenecek.

Okuma önerisi: Ersin Kalaycıoğlu, Halk Yönetimi

Tüm yazılarını göster