Küresel ekonomik daralmanın etkileri, sert olmasa da hissedilirken, piyasalarda görülen beklenmedik küçük rahatlamalar var.
OECD 2023 ve 2024 için küresel büyüme rakamlarını yukarı doğru düzelterek yeniledi.
Bu düzeltme çok çarpıcı görünmese bile 2023 tahmini Kasım 2022 seviyesi olan % 2,2’den %2,6’ya yükseltildi ki bu da %20 seviyesinde bir düzeltme olarak beliriyor.
2024 tahmini de %2,7 olan bir önceki seviyeden %2,9 seviyesine yükseltildi.
Asıl ilginç olan da OECD üyesi 20 ekonomi için 2022 yılındaki %8,1 olan manşet enflasyonun 2023 yılında %5,9 ve 2024 yılında da %4,5 olmasının tahmin edilmesi.
Tüm bu iyileşme tahminlerinin arkasında da düşmekte olan petrol fiyatlarının yattığı belirtiliyor.
Ancak bu büyüme tahminlerine karşın OECD iyileşme beklentilerinin halâ kırılgan olduğunu ve risklerin aşağı yönlü olarak bir kenarda durduğu uyarısını da yapıyor.
Düşen petrol fiyatlarının yanı sıra, küresel gıda fiyatlarında görülen iyileşmeler de küresel daralma etkilerinin, daha önce beklendiği kadar sert olmayacağı görüşlerini topluyor.
Bunların yanı sıra sürpriz bir şekilde Çin sınırlarının yabancılara açılması ve sınırları içerisindeki kısıtlamaların kaldırılarak ekonomik hareketliliğin sağlanması da küresel büyüme beklentileri hakkında olumlu beklentiler yaratıyor.
Çin’in yaratacağı talep büyümesinin yanı sıra ihracatının getireceği hareketlilik de vurgulanıyor.
Bu satırların yazıldığı sırada Çın Başkanı Xi Jinping Moskova’ya bir ziyarete gidiyordu.
Rus lideri Putin için uluslararası ceza mahkemesinin tutuklama kararı vermesinin ardından yapılacak olan bu ziyaret önemli gelişmelere gebe görünüyor.
Çin, Rusya’nın en önemli ticaret ortağı haline geldi.
Çin – Rus ticaret hacmi 2022 yılında, bir önceki yıla göre %30 artış göstermiş.
Rusya’nın Çin’e ihracatı aynı dönem için %43 artarak 114 milyar ABD doları olmuş bu artış enerji fiyatlarındaki düşüşle beraber yorumlandığında bayağı düşündürücü oluyor.
Göreceli de olsa rahatlama sözcüğünün kullanılmasının yanı sıra batmakta olan, zor duruma düşen ve kurtarılmayı ya da satın alınmayı bekleyen bankaların birdenbire ortaya çıkması biraz kafa karıştırıyor gibi.
Bizim ihracatçı penceresinden bakacak olursak, gelişmelerin olumlu yönlerini basamak yapmaya çalışırken, kırılganlıkları akılda tutmalı ve erken gelen bahara aldanmamalıyız.
Tedbirleri elden bırakmadan, gelişmelere göz kulak açarak çalışmalıyız.