Hiç Kung-Fu Panda animasyonunu hiç izlediniz mi? Peki ya karakterimiz Po ile tanıştınız mı? Bu haftasonu küçük bir kaçamak yapmak hayallere dalmak için bir fırsat olabilir. Ama daha da önemlisi bu animasyon serisinde yeni ekonomiye dair bir şeyler bulmak mümkün!
Kung Fu Panda serisi bir hayli komik, sakar, obur ve sevimli karakterimiz Po’nun beklenmedik bir şekilde ejderha savaşçı seçilmesiyle başlar. Kungfunun kurtarıcısı olan Po’ya seri boyunca ejderha savaşçı olmayı pek yakıştırmayan bakışlar ve söylemler sürekli devam eder. Çünkü Po geçmiş yüzyılda çizdiğimiz kurtarıcı, lider veya ana karakterlere hiç benzemez. Tam da bu sebeptendir ki Usta Şifu da tam olarak beklentilerimizi karşılayan Kaplan’ın ejderha savaşçı olması gerektiğine inanır. Onun gibi katı, sert, duygularını belli etmeyen, karizmatik, lider ruhlu ve alışageldiğimiz pek çok özelliğe sahip Kaplan her daim gözdedir zira muhteşem beşli de en makbul görüntüye uyan da odur. Ejderha savaşçımız Po ise oldukça kilolu, bir hayli sakar, mizahı seven, görece ciddiyetten uzak, karizmatiklik ile pek bağı olmayan, merdiven çıkamayan, bilge sözler söylemeyen, duygularını açık ve yüksek yaşayan ve aslında biraz da şapsal bir karakterdir kaplanın karşısında bir panda. Tıpkı hayattan biri gibi. Sterilize edilmemiş, eril erkeklikle donatılmamış ve bir lider, bir öncü, bir kurtarıcıdan beklenen özelliklerin aksini taşıyan ve tüm bu öteki varoluşuyla yaşamı kurtaran bir kahraman Po. Girdiği savaşlarda, gösterdiği merhamette, kendine has öğretme biçimleriyle kimsenin yapamadığını yapan ve 4 film boyunca herkesin ustası haline gelen Po ne yaş almış usta figürüne ne de karizmatik liderlik figürlerine benzemez. O Po’dur! Tüm kahkaları, saçmalamaları, komiklikleri ve dalga geçme özelliğiyle bize yeni ekonominin yaratıcılarına dair kocaman bir ipucu fısıldıyor.
Eski liderlik çizilmiş stereotipler son buluyor. Yerine birbirine benzemeyen, makbul beklenen özellikleri taşıma yükünü hissetmeyen yerlerde yuvarlanan bilge sözler söylemeyen iki babaya sahip olabilen merhamet duyan ve öteki kılınan özelliklerine sarılan çılgın pandalar dönemi başlıyor! Sevgili okur, eski tahripkar ekonomi her şeyi tektipleştirirken endüstriyel çağa uymamız için bizleri de kariyer yolları ile, başarı ve saygınlık ilüzyonları ile tek bir şeye benzetmeye çalıştı. Bize hep benzer personalar çizdi ve ancak onlara benzedikçe mutlu olabileceğimizi özetledi. Sağlamcılık üzerinden fiziksel ve bilişsel çeşitliliği yok sayan, kültürel çeşitliliği kenara iten, marjinalleştirilmiş gruplarla iletişim kurmayan, arka sokakları görmeyen, her şeyin en iyisini sürekli tüketen, karizmatik erkeklikle donatılmış bir başarı imgesi çizdi. Filmler, reklamlar, medya, iş dünyası, politika ve yaşam bu benzer inşa üstüne var oldu ve ana akımdan farklılaşan herkes dışarıda kaldı. Tıpkı filmin dışında Po’nun da tapınağın dışında kalması gibi. İçeri bile alınmayanın aslında ejderha savaşçı olması gibi.
Bununla başarı kavramı inşası de beraberinde geldi. Her zaman verimli olma takıntısı yaşayan, dinlenmeyi günah sayan, ancak hiç durmayanların başarılı olabileceğini gören, dikey hiyerarşilerde yukarıya çıkma çabası taşıyan, güce tapan ve güç içinde sahte başarı algıları peşinden koşan, yılmaz çevik kaya gibi sert ve duygusuz olanların ödüllendirildiği bir ilüzyon vardı. İşte artık bunun sonuna geldik! Artık çılgın pandalar devri. Artık Po olabilenlerin devri. Bu sistemin sunduğu tekil liderlik kalıplarını sıkışmayan, kendi varoluşu üzerinden yeni hikaye ve gerçeklikler yazabilenlerin dönemine geldik! Bilge olmak zorunda olmayan, tüm uzuvları kullanılabilir olmayan, engelli olan, otizmli olan, dikkat dağınıklığına sahip olan, şişko olan, kısa olan, azınlık olan özünde ötekileştirilmiş ve temsiliyeti yok edilmiş herkesin kendi hikayesini yazacağı bir döneme giriyoruz. Kulelerin 30. katlarında değil kendi ekosisteminin bahçivanı olan çılgın pandalar döneminde bugüne kadar getirdiğimiz başarı ve yükselme algısının da sonuna geldik. Ejderha savaşçının ya da takımın kaptının her zaman en iyi bilmek zorunda olmadığının, yolu birlikte yürüdüklerinden de çok şey öğreneceğinin ve en önemlisi makbul insan portresine uymak zorunda olmadığı bir döneme giriyoruz.
Bugün artık yeni hareketler başlatanlar, dünyayı onarmak için harekete geçenler, toplulukların refahını gözetenlerle yaratılmış ve herkesi mutsuzluğa sürükleyen babacan bilge karizmatik liderlerin değil şaşkın belki de şapsal ve merdiven çıkamayan Poların dönemi başladı. Yeni ekonomi kendi yolunu çizenlerin yükselişiyle yeni liderlik ve karar alma mekanizmalarıyla yazılıyor. Peki ya siz Po olmaya hazır mısınız? Kuralların beklentilerin ötesindeki olmaya, bugüne kadar yanlış olarak adlandırılan özelliklerinizle var olmaya hazır mısınız? Peki ya bugüne kadar sahnelerde ana akımda görmediklerinizi artık görmeye? Hadi artık çılgın pandalar zamanı!