HAKAN Zihnioğlu, 1 Mayıs 2022’de Karaca Grubu bünyesindeki Emsan’ın Genel Müdürlüğü görevine başladığında şirketin ve markanın tarihçesine baktı:
Emsan, 1971’de Doğan Demircioğlu’nun önderliğinde Niyazi Erdoğan, Fevzi Aykan, Remzi Boztepe ve Erdal Değirmencioğlu ortaklığında Denizli’de faaliyete geçti.
1973’te emaye ürünlerle yola çıktı, 1980’lerde çelik tencereye geçti. 1990’larda 100 milyon dolarlık ciroya ulaştı.
Doğan Demircioğlu’nun vefatının ardından ikinci kuşak yönetimi devraldı. Ancak, 1994 krizinde sıkıntı yaşayan şirketler arasına giren Emsan,1999’da iflasını duyurdu.
Şirket 2004’te Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) geçti. Tayvan ve Türk sermayesi ortaklığında bir şirket, Emsan’ı satın aldı. İşler nispeten toparlansa da şirket 1990’ların başındaki gücüne dönemedi.
Karaca Şirketler Grubu, 2008 yılında Emsan’ı satın aldı. Bu satın alma Emsan’a finansal kaynak ve dağıtım ağı gücü sağladı. Karaca Grubu’nun desteğiyle yelpazeye yeni ürünler eklendi.
2018 yılında yeni logosunu tanıtırken ilk perakende mağazasını Viaport AVM’de açtı. 2020 yılında da ilk franchise mağazası hizmete girdi.
2020 sonrası mağaza sayısındaki gelişmelere dikkat etti:
- 2020 yılında franchise mağaza sayısı 8’i buldu, 2021 yılında 21’e, 2022’de 36’ya, 2023’te de 48’e çıktı. 2024’ün ilk aylarında toplam mağaza sayısı 80’e ulaştı. Bunların 30’u Emsan’a ait, 50’si franchise. Bu mağazalar 32 ayrı şehirde hizmet veriyor.
Geçen hafta bir grup meslektaşımla birlikte Hakan Zihnioğlu ile sohbet ettik. Zihnioğlu, mağaza sayısıyla ilgili planlarını paylaştı:
- Bu yıl toplam mağaza sayımızı 135’e, 2025 yılının ilk yarısında da 150’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Mağazalarımız dahil Emsan ürünleri toplam 660 noktada vitrin ve raflarda yer alıyor.
Yurtdışındaki mağazaları sorduk, şimdilik az sayıda olan ülkeleri sıraladı:
- Azerbaycan’da 6, Türkmenistan’da 2, Libya’da 1 mağazamız var. Bunların hepsi franchise modeli ile faaliyet gösteriyor. Ayrıca KKTC’de de mağazamız var. Evde yemek pişirme alışkanlıkları bize benzeyen ülkelerde şansımızın olduğunu düşünüyoruz.
Satışlarının 3’te birinin artık online gerçekleştiğini bildirdi:
- Dakikada bir çelik tencere satıyoruz.
Emsan’ın ihracatını merak ettik, henüz düşük olduğunu kaydetti:
- 5 milyon dolarlık ihracatımız var.
Ekonomide yaşanan sıkıntı, mutfak enflasyonunun yüksek seyri ve küçülen ailelerin tencere kullanımına nasıl etki yaptığını merak ettik, anlattı:
- Aileler küçüldükçe tencere boyutu da küçüldü. Eskiden 30 santim çapındaki tencereler çok giderdi. Şimdi 16, 18, 20 santim çapındaki tencereler öne çıktı.
Ardından ekledi:
- Yalnız son birkaç yıldır özellikle evde domates sosu yapanların artışıyla birlikte 32-34 santim çapındaki çelik tencereler de ilgi görmeye başladı.
Türkiye’deki hanelerdeki tencere sayısıyla ilgili tahmin yürütmeye çalıştı:
- Ülkemizdeki evlerde başta tencere olmak üzere çaydanlık ve cezveler dahil toplam 80 milyon adet çelik mutfak eşyası olduğunu tahmin ediyoruz.
Emsan’ın ciro ve büyüme temposunu paylaştı:
- 2023’te ciromuz 100 milyon doları buldu. Bu yıl, 100 milyon Euro ciro bekliyoruz. Bu yılın ilk 5 ayında TL bazında yüzde 80 büyüdük. Bu büyümenin yarısı fiyat artışından kaynaklandı. Hem ciroda, hem de kârlılıkta krizi fırsata çevirebilen dinamiklerimiz var.
Karaca Grubu’nun devralması sonrası Emsan’ın yakaladığı başarı çizgisi, 1990’lardaki 100 milyon dolarlık ciro büyüklüğüne ulaşılmasından anlaşılıyor.
Genel Müdür Zihnioğlu’nun verdiği, “Biz hep büyüme odaklı çalışırız” mesajı da bu temponun süreceğini gösteriyor.
EMSAN Genel Müdürü Hakan Zihnioğlu, 200’e yakın tedarikçi ile çalıştıklarını belirtti:
- Tedarikçilerimizin yüzde 65’i ülkemizde üretim yapıyor. Yüzde 35’i yurt dışında bulunuyor.
Ar-Ge ve tasarımları “Emsan Design Team”in yaptığını bildirdi:
- Chicago’da gerçekleşen “Good Design Awards”da kek kalıbı ve diagon tencere seti ile ödül aldık.
Kek kalıplarıyla ilgili şu bilgiyi verdi:
- İyi satan ürünlerimiz arasında döküm kek kalıplarımız da öne çıkıyor. Döküm kek kalıplarında tavuk pişirildiği de dikkatimizi çekiyor.
EMSAN Genel Müdürü Hakan Zihnioğlu, İstanbul Porselen’in Emsan bünyesine katılmasıyla ilgili şunları anlattı:
- Biz aslında tencereciyiz. 1957’de temelleri atılan İstanbul Porselen, 3 yıl önce bünyemize katıldı. Tencerede pişen yemek porselen tabakta yenildiğine göre, İstanbul Porselen bizi tamamlayan ürün olacak.
İstanbul Porselen’in en son Paşabahçe’nin çatısı altında yer aldığını anımsattı:
- Karaca Grubu, markaların değerine çok inanıyor, markaları destekliyor. Karaca Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Arif Karaca, 3 yıl önce, “Belki Paşabahçe satmak istemeyebilir ama İstanbul Porselen için teklif verelim” diyor ve satın alma gerçekleşiyor.
Porselende Çin’in açık ara önde olduğunun altını çizdi:
- Porselende de tasarım bizde olacak ama üretimi Çin’den yaptıracağız.
Bunun üzerine takıldım:
- Yani, İstanbul Porselen Çin’den mi gelecek?
Yanıtladı:
- Biz zaten tedarikçilere üretim yaptırıyoruz. Porselende de en akılcı seçenek Çin’de üretim yaptırmak.
Bu noktada ülkemizdeki hanelerde bulunan porselen mutfak eşyası sayısını hesapladı:
- Ülkemizdeki hanelerde toplam 40 milyon parça porselen bulunduğunu tahmin ediyoruz.
EMSAN Genel Müdürü Hakan Zihnioğlu, porselen üretimi için Çin’i adres seçmelerinin gerekçelerini anlatırken Türkiye’nin mutfak gereçleri üretimindeki gücünü de ortaya koydu:
- Türkiye, mutfak eşyası, gereci üretiminde dünyada ilk 10’da yer alıyor, 9’uncu sırada bulunuyor.
Sektörün Türkiye’deki toplam büyüklüğünün 7-7.5 milyar dolar olduğunu belirtti:
- Mutfak gereçleri sektörümüzün verdiği cari fazlanın 4 milyar doları bulduğunu biliyoruz.
YÜZYILLIK Markalar Derneği Başkanı Gürsel Arseven, Başkan Yardımcısı Asude Alkaylı ve Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Güneş, geçenlerde gazetemizi ziyaret etti.
Arseven, Alkaylı ve Güneş, Hakan Güldağ’la birlikte gerçekleşen sohbetimizde derneğin 41 üyesinin olduğunu belirtip, üyeliğin 100 yıllık markalara sağladıklarını sıraladı:
Yüzyıllık Markalar Derneği’nin akreditasyonu üye markayı güçlendirir, yurt içinde ve dışında bir adım önde olmasını sağlar.
Köklü değerleri, güvenilirlik ve itibarı ileri taşır.
Marka mirasının değerini ortaya çıkarır.
Asude Alkaylı, şu noktaların altını çizdi:
- Köklü marka bilincini yaratmak, bilgi kirliliğini ve yanıltıcı oluşumları engellemek için güvenilir bir yapı oluşturuyoruz. Köklü markalarımızın arşiv taramasını yaparak, tarihi evrak ve görsellerin araştırılmasını, soy ağacının çıkarılmasını sağlıyoruz.
Yüzyıllık Markaları neden önemsediklerini şöyle anlattı:
- Köklü bir markanın değerleri vardır. İsmi güven verir. Yüzyıllık bir marka olmak demek, bulunduğu iş alanında kalitesini ve uzmanlığı tescil ettirmiş demektir.
Ardından ekledi:
- Yüzyıllık marka, kıymetli bir mirasa sahip olmak demektir. Bu miras sadece para veya mülkten öte, kültür, değerler ve gelenekleri de kapsar.
Tarih Vakfı ile yaptıkları araştırmada 250 marka belirlendiğini kaydedip, Arseven ve Güneş’le birlikte şu çağrıyı yineledi:
- Köklü markalarımızı geçmiş, şimdi ve gelecek arasında bağ kurmaya, tarihimizi birlikte yazmaya davet ediyoruz. Gelin, derneğimize üye olun.