Temmuzda 93 bin 902 konut satıldı. Satışlar geçen yıla göre yüzde 12,9 geriledi. Eski ve yeni konut satışlarındaki gerileme birbirine yakın. Bu düşüşün en önemli nedeni Kurban Bayramı tatilinin piyasayı bir hafta dondurmuş olması değil. Nitekim önceki yıl da tatil bir hafta sürmüştü. Satışlardaki gerilemede fiyat artışlarının talebi baskılamaya başlaması ve kredi kullanımının zorlaşması biraz daha etkili gibi görünüyor.
Konut piyasasında 2019 sonunda başlayan bir ayrışma var. Satışların ekseriyetini eski konutlarda yapılıyor. Bunun elbette farklı nedenleri var. Ancak sonuca baktığımızda, yıllar boyunca başa baş giden yeni-eski konut satışlarında artık ibre açık ara ile eski konutlara dönmüş durumda.
Diğer yandan, Çevre Şehircilik Bakanlığı geçen hafta yönetmelik değişikliği ile ofis amaçlı yapı kullanma izni almış yapıların konuta dönüştürülmesinin önünü açtı. Bakan Murat Kurum, bunun 50 bin yeni konut arzı yaratacağını söyledi.
FED Beklentisi 50’den 75’e kayıyor
ABD Merkez Bankası 26-27 Temmuz toplantı tutanaklarını yayımladı. Raporda enflasyonun düşmesinin beklenenden daha uzun sürebileceği ve talepteki yavaşlamanın enflasyon baskılarını azaltmada önemli bir rol oynayacağı ancak enflasyonun yavaşlamakta olduğuna dair kanıt bulunmadığı ifade ediliyor. Geçen haftaya kadar piyasa 50 puanlık bir artırımı fiyatlıyordu ancak son günlerde ibre 75 puana doğru kaymaya başlayınca altın ve kripto paralara satış geldi.
PPK faiz kararı
Para Politikası Kurulu, beklenmeyen bir indirim yaparak politika faizini yüzde 13’e çekti. Kurul, kararında 1 puanlık indirimin gerekçesi olarak iktisadi yavaşlamayı gösterdi. Sanayide ve istihdamda artışın sürmesi için faiz indirdiği açıklandı. Ayrıca yeni makroihtiyati önlemler alınacağı sinyali verildi. Nitekim bu kulvarda da iki hamle geldi. Bir taraftan bankaların kredi vermelerini zorlaştırıcı düzenleme yapılırken, bir taraftan da kredi faizlerini düşürecek şekilde zorunlu karşılıklar indirildi.
Güven endeksleri
Bu hafta salı ve perşembe günleri, tüketici ve sektörel güven endeksleri açıklanacak. Piyasa üzerinde etkisi olmasa da, güven endeksleri ekonominin kısa vadeli seyrine ışık tutması açısından önem taşıyor. Aralarında en kritik olan, reel kesim güven endeksi olacak. Reel kesim güven endeksi her ay TCMB’nin sanayi kuruluşları ile yaptığı anketlere dayanarak üretiliyor. Endeks, sanayi üretim endeksi ile yakın hareket ettiği için anlamlı bir öncü gösterge.
Reel kesim güveni son beş ayın üçünde geriledi, ikisinde değişmedi. Ancak son iki aydır yönünü aşağı çevirdi. Öncü göstergeler, bu hafta açıklanacak veride de gerilemenin devam edeceğini gösteriyor.