Levent Sarılgan, uzun yıllar profesyonel hayatta beyaz yakalı olarak çalıştıktan sonra, çocukluk hayali olan tarıma yöneldi ve Yalova’nın Altınova ilçesinde, Altınova Çilek markasıyla 2019 yılından itibaren çilek ve çilek fidesi üretimine başladı.
Bugün Alova Farm bünyesinde 70 dönümde 50 bin yaban mersinini yüksek teknoloji ile yetiştiren tarım girişimcisi Levent Sarılgan, şimdi yeni bir girişime imza atıyor.
Sarılgan, kitle fonlama yoluyla kuracağı ikinci çiftliği Super Farm’da, tarıma ilgi duyan ama bu konuda bilgisi ya da zamanı olmayanlara anahtar teslim çiftçilik fırsatı sunuyor.
Letven Capital iştiraki Ecofolio Kitle Fonlama Platformu aracılığıyla hayata geçecek olan Super Farm’da, sulama ve gübreleme otomasyonu kullanılarak yurt içi ve yurt dışındaki tüm büyük zincir marketlerin talep ettiği boyut ve kalite seviyesinde yaban mersini yetiştirilecek.
Super Farm; bahçe sahibi, yetiştirici çiftçi ve pazarlama sorumluluklarını üstlenerek yaban mersini fidelerinin temininden, bahçenin kurulumuna, fidelerin dikimine, sulama ve gübreleme otomasyon altyapısının kurulumuna ve kalibrasyonuna tüm işletme süresi boyunca çiftçilik faaliyetinin organize edilmesinden sorumlu olacak ve yatırımcılarına anahtar teslimi çiftçilik faaliyeti ve geliri fırsatı sunacak.
2026 yılına kadar öngörülen üretim 30 bin ton
Altınova’da 27,5 dönüm büyüklüğünde arazide, 18 bin ağaç ile gerçekleştirilmesi planlanan projenin 12 yıllık süreçte yaklaşık 5 milyon Euro ciro oluşturması öngörülüyor. Levent Saldırgan, Super Farm’ın amacını, “üretim kalitesi yüksek, teknoloji ile izlenebilir, kalıntısız ve doğal üretim uygulamaları ile Türkiye çapında, kârlı ve lider yaban mersini üretimi yapan çiftliklerden biri olmak” sözleri ile tanımlıyor. Super Farm yaban mersini bahçesi ile başlanılan proje, kurulacak yeni bahçelerle, Türkiye’nin 2026 yılına kadar öngörülen 30 bin ton üretim hedefinin yüzde 20’sini, daha uzun vadede Avrupa pazarındaki toplam üretimin yüzde 1’ini hedefliyor.
Super Farm, Türkiye’de B2B ve B2C satış yapmayı amaçlıyor. İlk hasadın 2024 yılında alınması planlanan Super Farm’da, saksı başı üretimin 1,5 kg’dan başlayarak sonrasında 3 kg ve ilerleyen yıllarda 4 kg olması öngörülüyor.
Yaban mersini bahçeleri ağının 5 yıl içerisinde en az 3 bin dönüm üretim alanı ve 6 bin ton üretim kapasitesine sahip olması ve Avrupa pazarında, hiçbir aracıya ihtiyaç olmadan, Avrupa’nın büyük market zincirlerine direkt satış yapan bir tedarik merkezi haline gelmesi amaçlanıyor.
Sarılgan ve Ecofolio yetkililerine göre, gıdamıza sahip çıkmanın, kaliteli ve katma değerli tarımsal üretimi gerçekleştirmenin en önemli ön koşulu, gıda üretim tesis veya çiftliklerinin tüketicilere ait olması. Bu kapsamda Super Farm projesi; halkın ortağı olduğu, gıda ve tarım üreticileri vasıtasıyla gıda kalitesinin kontrol edilebildiği bir sektörel dönüşümü de başlatıyor.
Super Farm fonlama kampanyasının süresi 60 gün olup talep edilen fonlama tutarı 25 bin TL. Kampanyanın başarılı bir şekilde sonuçlanması durumunda 90 günden daha kısa bir sürede İpek Yolu Orman Meyveleri A.Ş isimli şirket kurularak 27,5 dönüm arazi üzerinde yaban mersini üretimine başlanacak. Kampanyanın sona ermesinin ardından en geç 6 ay içerisinde de bahçe kurulumu ile ilgili saksılar, torf ve toprak malzemeleri, sulama sistemi altyapılarının satın alımı yapılacak, bahçe kurulumu ve fide dikimi gerçekleştirilecek. Önümüzdeki haziranda, ilk hasat olarak saksı başına 1,5 kg verimle, 27 ton mahsul alınması hedefleniyor.
‘Tarım çok ciddi bir iş’
Tarım girişimcisi Levent Sarılgan, profesyonel hayattan ayrılıp tarım işine girmek isteyenlere ise şunu söylüyor:
“Tarım çok ciddi bir iş, kesinlikle amatör ruhla yapılacak bir iş değil. Bana gelip fikir almak isteyenlere ilk sorduğum soru ‘Bu üretim yerinin başında kim duracak’ sorusu. ‘Benim bir tanıdığım var’ diyenlere ‘Sakın yapma’ diyorum. Her sabah orada işçilerle beraber uyanmak zorundasınız. Ve işçiler gittikten sonra orayı terk etmek zorundasınız. Eğer bunun dışında bir beklentiniz ya da rüyanız var ise sakın bu işe girmeyin. Benim önerim, eğer tarımla ilgileniyorsanız ve bir katkım olsun istiyorsanız bu tür girişimlere destek olun, bu işe kendini adamış insanlara yatırım yapın.”
■ Yaban mersini iklim koşullarına uyum açısından en güçlü meyvelerden biri
Dünyada yaban mersini başta olmak üzere tüm orman meyvelerinin tüketimi son 10 yılda çok hızlı bir artış trendi gösteriyor. ABD pazarında orman meyveleri pazar büyüklüğü 2018’den 2022 yılına kadar geçen sürede yüzde 40 arttı. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde ABD’de kişi başı yaban mersini tüketiminin 1,2 kg’dan 1,5 kg üzerine, AB’de iki katına, Çin’de ise 3 katına çıkması bekleniyor. “Super food” olarak tanımlanan ilk 10 üründen biri olan yaban mersini, kanser ve demans gibi çağımızın en yaygın ve çözümü zor olan hastalıklar başta olmak üzere, birçok hastalık sürecinde doktorlar ve tıp uzmanları tarafından öneriliyor. Yaban mersini aynı zamanda, orman meyveleri grubu içerisinde raf ömrü en uzun olan, her türlü doğa ve iklim koşullarına uyum açısından en güçlü, en geniş coğrafyada yetiştirilebilir bir meyve.
Türkiye, yaban mersininin yeni merkezi olmaya aday
Levent Sarılgan’ın verdiği bilgilere göre, yaban mersininin en büyük alıcıları arasında AB, İngiltere, Rusya, ABD’deki zincir marketler ve tatlı-çikolata-atıştırmalık üreticileri yer alıyor. Dünya genelinde yaban mersini üretimi 2010’dan 2022 yılına kadar olan sürede 439 bin tondan 1.8 milyon tona ulaşarak, yüzde 400 arttı. Türkiye ise henüz yalnızca 7 bin ton üretim kapasitesine sahip. Bu, dünya üretiminin yüzde 0,39’una denk geliyor. Dünyanın en büyük yaban mersini üreticileri ABD, Kanada, Meksika, Peru, Şili ve Çin toplam global yaban mersini üretiminin yüzde 75’inden fazlasını gerçekleştiriyor. Sarılgan, “Türkiye; Amerika kıtası ülkeleri dışında yılın 8 ayında AB, Rusya ve Orta Doğu ülkelerinin ihtiyacını karşılayacak yaban mersini üretimini yapabilecek ve Avrupa pazarının tüm ihtiyacına cevap verebilecek konumda. AB ülkeleri ve İngiltere’ye coğrafi yakınlığı, karadan ve havadan soğuk zincir lojistik yetkinliğini üst düzeyde olması, üretim maliyetlerinin ve hasat işçiliğinin düşüklüğü ve iklim uygunluğu nedeniyle Türkiye, yaban mersininin dünyadaki yeni merkezi olmaya en güçlü aday ülke” yorumunu yapıyor.