Türkiye’nin en büyük kapasiteye sahip “sistem evi” Kimpur, poliüretan sistemler üretiminde ayakkabı, otomobil, beyaz eşya, mobilya ve yalıtım dışında savunma sanayine de hammadde üretmeye başladı. Dünyada kimya için özellikli ürünler üreten 380 “sistem evi” bulunuyor. Kimpur, kapasitesi ile dünya 9’uncusu durumda. Türkiye'de ise pazar lideri. Geliştirdikleri ürünlerinin yüzde 25’i niş alanlarda olan firma, savunma sanayine küçük ama özellikli ürünlerle adım attı.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından her yıl açıklanan “Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi” listesinde 2021 verilerine göre 221’inci sırada olan Kimteks Poliüretan San. ve Tic. AŞ, Kimpur CEO’su Cavidan Karaca, nisan ayında halka arz olan firmalarının performansını DÜNYA’ya değerlendirdi. Karaca, firmalarının son 5 yıllık gelişimini değerlendirerek, “Bu dönemde yüzde 20’lere varan yıllık büyümeler sağladık. Gebze’deki kapasitemizi 65 bin tonlardan 130 bin tona getirdik. Yine 5 yıl önce 25 bin tonlarda olan satış hacmimizi 2021 yılında 88 bin tona ulaştırdık. Yine geçen yıl ciromuz 2 milyar 170 milyon TL oldu. 316 milyon TL civarında da net kâr elde ettik” dedi.
İLK 6 AYDA 2021 RAKAMLARINI AŞTI
Bu yılın ilk 6 ayını da Karaca, şöyle yorumluyor: “İlk 6 ayda 50 bin 700 ton ile geçen senenin cirosundan daha büyük bir ciroya, 2 milyar 187 milyon TL’ye ulaştık. Yine 355 milyon TL ile geçen senenin toplam kârından daha büyük bir kâr ile kapattık. İşlerimiz iyi gidiyor. Pazarlarımızdaki resesyon söylemlerine rağmen iyi gidiyoruz. İç pazarda da ürün gruplarında büyümemizi devam ettiriyoruz. 45’ten fazla ülkeye ihracat yapıyoruz.”
Cavidan Karaca, “Halka açık bir şirket olduğumuz için iddialarımızı kanıtlamak zorundayız. Sektörle ilgili önemli bir araştırmayı satın aldık. Dünyada 380 sistem evi var, bu raporda hepsinin kapasitesi ortaya konmuş durumda. Bu rapora göre 129 bin tonluk kapasitemiz, 25 bin tonluk Letonya yatırımımız ve Düzce yatırımımızla birlikte 9’uncu sıradayız. Türkiye pazarında da sektör lideriyiz” dedi.
DÜZCE 3 FAZ HALİNDE 2023’TE BİTECEK
Hedefleri büyüdüğü için yeni yatırımları gündemlerine aldıklarını anımsatan Karaca, “Gebze tesisimize bir saat mesafede en yüksek teşvik olan ve 6’ncı Bölge teşviklerinden faydalanan Düzce’ye yatırım kararı almıştık. İşte hem kapasitemizi artırmak hem de yatırımımızı finanse etmek için nisan ayında halka arzı gerçekleştirdik. Düzce yatırımı bizim için özellikli bir yatırım. 3 fazda hayata geçireceğimiz bu yatırımımızda ilk fazın inşaatı yılsonunda bitecek. Makine siparişleri verildi. Burada ilk üretimin başlaması 2023’ün ilk çeyreğinde gerçekleşecek. Yatırımın tamamı 65 bin ton. 50 bin tonu poliüretan, 10 bin tonu ayakkabıdaki tamamlayıcı ürün evagranür, 5 bin tonu da aslında sürdürülebilir, pet atıklarından ürünler olacak. 20 bin tonluk üç fazda bitecek. 2024’ün sonunda yani 3 yılda da tüm yatırımı tamamlayacağız” açıklamalarında bulundu.
LETONYA’DA PROSEDÜR TAMAMLANDI, ÜRETİM BAŞLIYOR
Global hedefleri doğrultusunda Letonya’da aldıkları yatırım kararındaki son gelişmeleri Karaca, “Geçtiğimiz yıl itibariyle satın almayı gerçekleştirip, şirketimizi kurduk. Üretimin başlaması için gereken prosedürlerin tamamlanması da bitti. Hızla üretime başlayacağız. 25 bin tonu Letonya’da olmak üzere 200 bin tonu geçen bir kapasiteye erişmiş oluyoruz” şeklinde dile getirdi.
ÜRETİMİN YÜZDE 25’İ NİŞ ÜRÜNLERDEN OLUŞUYOR
En büyük güçlerinin ürün çeşitliliği ve yeni malzeme geliştirme güçleri olduğunu anlatan Karaca, “Otomotiv, beyaz eşya, yalıtım, perakende, ayakkabı sektörüne yönelik ürünler geliştiriyoruz. Şimdi bu sektörlere savunmayı da ekledik. Bir sektörün düştüğü dönemde diğer sektöre ya da sezonsal dalgalanmalarda diğer sektörlere yönelebiliyoruz. Mesela ayakkabı sektörüne yönelik iç pazarda satışlarımızı yüzde 20 civarında artırdık. İhracatımızı yüzde 30 artırdık. Bunu daha düşük gramajlı ürünler üreterek gerçekleştirdik. Rakiplerimizden pay aldık. Beyaz eşyada bir küçülme var buna rağmen oradaki hacmimizi artırdık. Bunu global firmaların dahi yapamadığı ürün performansını yaparak, müşterimizi kendimize çektik” dedi.
Karaca, büyümelerinin yüzde 90’ının arkasında Ar-Ge güçleri olduğunu kaydederek, “Ar-Ge’de 27 kişilik bir ekibimiz var. Müşterilerimizle gizlilik sözleşmeleri kapsamında devam eden önemli projelerimiz bulunuyor. Bugün kullanılmayan bazı ürünlerin kullanılmasını sağlıyoruz, hem üniversitelerle hem müşterilerimizle yeni malzemeler geliştiriyoruz. Savunma sanayi de böylece radarımıza girdi. Belki miktarlar büyük değil ama özellikli ürünler. Mesela halojen free bir ürünümüz var. Globalden pay alma konusunda bu sayede büyüyoruz. Üretimimizin kabaca yüzde 25’i niş ürünlerden oluşuyor.”
İhracatın payı yüzde 35’leri bulacak
Geçtiğimiz sene üretimin yüzde 27’sini ihracata yolladıklarını söyleyen Cavidan Karaca, “Bu yılın ilk yarısında oran yüzde 30’u geçti. Temmuzu yüzde 38’de, ağustosu da yüzde 40’ın üzerinde ihracat oranlarıyla kapattık. Hedefimiz yılı yüzde 30’larda tamamlamaktı, ama ihracattaki payımızı yüzde 35’te kapatacağız. 5 yıl içinde de dış pazarda yüzde 40’lara ulaşmak ama bunu yaparken de iç pazarda da büyümeyi hedefliyoruz. Öte yandan ABD pazarı, Güney Afrika pazarı yeni girdiğimiz pazarlar” diye konuştu.
Enerjimizin %20’si güneşten gelecek
Cavidan Karaca, enerji yoğun sektörlerin yaşanan Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle sıkıntıya düştüğünü anımsattı. Karaca, şunları söyledi: "Ancak bu sıkıntıların yanı sıra bir takım fırsatlar da sunuyor. Avrupalılar rakibimiz, üretimlerini kısıyorlar. Bu nedenle fi yatları da artıyor. Öyle görünüyor ki; Türkiye olarak pazar payımızı artıracağız. Bir de sürdürülebilir üretim için tedbirler alıyoruz. Kendi güneş enerjisi santralimizi kuruyoruz. Böylece AB Yeşil Mutabakatı’nın sanayi üretiminde gereken dönüşümleri için de önemli bir adım atmış olduk. Gebze’deki fabrika binamızın çatısına güneş enerjisi santrali kuruyoruz. Üretim için gereken enerjinin yaklaşık yüzde 20’sini temiz enerjiden elde edeceğiz.”