Bir otomotiv gazetecisi olarak, geçmişte Alman, Fransız, İngiliz, İspanyol hatta bazen Japon ve Amerikalı meslektaşlarımıza, ülkelerindeki yeni ürünler hakkında sorular sorar, endüstrilerini ve ürünlerini daha detaylı öğrenmeye çalışırdık…
Fakat, son yıllarda artık bize de yurtdışındaki gazeteci arkadaşlarımızdan “buradaki” yenilikler hakkında sorular geliyor… Ve göğsümüz kabararak bizim “Made in Türkiye” modellerimizin ayrıntılarını yurt dışına aktarıyoruz…
Otomotiv endüstrimizdeki gelişmelerin her geçen gün daha da zenginleşmesi, gerçekten çok keyifli olmaya başladı…
Önce Plug-in Hybrid üretimi için yeni bir seri üretim hattını ve şimdi de batarya montajı dahil ilk tam elektrikli seri üretim hattını çalıştırmayı başararak, Transit’lerini tüm çeşitleriyle elektriklendiren Ford Otosan, Gölcük’te elektrikli ve bağlantılı yeni nesil ticari araç projeleriyle ilgili 10 yıl için 2 milyar Euro’luk yatırım planının en önemli adımlarını atmış oldu.
Tüm Avrupa ve çevresindeki ülkeler için e-Transit’in üretim sorumluluğunun Ford Otosan Kocaeli Fabrikaları’na verilmiş olması, aynı zamanda Türkiye’nin ilk elektrikli araç entegre üretim tesisini de ortaya çıkarmış oldu.
Üstelik üretim niteliklerini Endüstri 4.0 seviyesine çıkaran Gölcük fabrikasının elektrik enerjisinin tamamını yüzde 100 yenilenebilir kaynaklardan elde etmesinin de, AB’nin önümüzdeki yıldan itibaren zorlayacağı “Yeşil Mutabakat” anlamında da ayrı bir önemi var.
“EVrim” geçiren otomotive eş zamanlı nitelikli ve modern ürünlerle cevap verebilmek, otomotiv sektörünün gidişatını doğru okumayabilmek, üstelik Avrupa’nın en çok satılan ticari aracı Transit’i, Avrupa’nın en güçlü tam elektrikli ticari aracı olarak da sunmak, Türkiye’nin ticari araç üssü rolünü pekiştiriyor.
Türk otomotiv sanayisinin küresel ölçekte rekabet edebilme gücünü daha da artıran bu dev adım, ülkemiz sanayisinin teknoloji, üretim ve insan gücü açısından ulaştığı daha yüksek bir zirve anlamı da taşıyor…
Otomotiv ana sanayimizin güçlü yan sanayimizle birlikte, küresel otomotiv üretim ağının en önemli ve vazgeçilmez oyuncularından biri haline geldiği bir kez daha kanıtlanmış oluyor.
Ford Otosan’ın 60 yılı aşan köklü kurumsal kültürü ve tecrübesiyle, yeni riskler ve fırsatlarla dolu farklı bir geleceğe yol alırken, Türkiye’nin kalkınmasına yatırımları ve yarattığı katma değerlerle destek olmaya devam etmesi, esnekliği, yüksek kaliteli üretimi ve verimliliği ile üst düzey üretim ve mühendislik çözümleri, Ford’un Avrupa’da sattığı Transit ailesi araçların yüzde 87’sinin ve Avrupa’daki ilk elektrikli aracının neden burada üretildiğinin de bir cevabı…
Ford’un elektrikli ticari araç üretim üssü haline gelen Ford Otosan, yarım asırda 10 milyonu geçen Ford’un Avrupa’daki en uzun ömürlü modeli ve dünyanın en çok tercih edilen ticari aracı Transit’in elektrikli versiyonu e-Transit için van, çift kabin van ve kamyonet olarak üç farklı gövde seçeneğinde AC şarj ile 8,2 saatte yüzde 100 şarj ve 115 kW DC hızlı şarj ile de 34 dakika içinde yüzde 15’ten 80’e şarj imkanı sunan bir teknoloji sunuyor.
Benim en çok hoşuma giden ise; bu gururun, sadece Koç Topluluğu ve Ford Otosan’a değil, asıl dünya standartlarında kalifiye Türk mühendisleri ve işçilerine ait olması!..