Uluslararası 18 STK, Paris Anlaşması’nın 5. yılında, dünya genelinde planlanan veya geliştirilmekte olan en yıkıcı fosil yakıt projelerinden 12’sini ortaya koyan “Kaybedilen Beş Yıl-Finans Sektörü Paris Karbon Bütçesini Nasıl Şişiriyor” adında ortak bir rapor yayınladı.
Son zamanlarda bankalar ve yatırımcılar tarafından çok sayıda yeni kısıtlama getirilerek sürdürülebilirlik taahhütleri verilmiş olsa da, “Kaybedilen Beş Yıl” raporunda özetlenen bulgular, finans sektörünün iş modelini Paris Anlaşması ile uyumlu hale getirmekte yetersiz kaldığını ortaya koyuyor. Finansman sağlayıcılar yatırımlarını bu fosil yakıt projelerini yürüten şirketlerden çekmedikleri sürece, iklim kriziyle mücadeleye yönelik küresel çabaların olumlu bir sonuç vermesi zor.
Rapora göre, küresel ısınmayı 1,5°C ile sınırlama olasılığımızı yüzde 66’da tutmaya çalışırken, geliştirilmekte olan bu projeler hedefe ulaşmak için kalan karbon bütçesinin dörtte üçünü tüketecek nitelikte.
Raporda yer alan veriler, bazı finans kuruluşlarının, Ocak 2016’dan bu yana 12 fosil yakıt projesi için 1,6 trilyon dolar tutarında kredi ve sigorta sağladığını ortaya koyuyor. Ağustos 2020 itibarıyla, yatırımcıların bu projeleri gerçekleştiren şirketlerde 1,1 trilyon dolar tutarında tahvil ve hisse senedi bulunuyor. Raporda; büyük ölçekli kömür, petrol ve doğal gaz kapasite genişletme projeleri geliştiren fosil yakıt şirketlerine finansman sağlayan banka ve yatırımcıları ortaya koyan 12 vaka çalışması yer alıyor.
Her projenin neden olduğu çevresel yıkım, yerel toplulukların haklarına yapılan müdahaleler, olumsuz sağlık etkileri, insan hakları ihlalleri ve öngörülen CO2 emisyonlarını ortaya koyan raporun çağrısı çok net: “Finans sektörü fosil yakıt endüstrisine sağladığı maddi desteği ve sigortalama gibi hizmetleri hızla kapsam dışına taşımalı. Kapsam dışına taşınması gereken öncelikli alanlar ise kömür, petrol ve doğal gaz projeleri olmalı.
12 vaka
Raporda ele alınan 12 vaka, yerel ve küresel etkileri temel alınarak seçilmiş. Yerel direnişe, bilim adamlarının ve siyasi liderlerin fosil yakıt finansmanını sonlandırma çağrılarına rağmen devam etmekte olan projelerden bazıları şöyle sıralanıyor: Mozambik’te doğal gaz çıkarma projesi; Surinam’da petrol ve doğal gaz kapasite artırımları; ABD Permiyen Havzası’nda petrol ve doğal gaz sondajı; Arjantin’in Vaca Muerta bölgesinde petrol ve doğal gaz çıkarma projesi; Bangladeş'in Payra Merkezi’nde kömür ve doğal gaz projesi; Çin’in yeni kömür santralleri; Hindistan’ın kömür madenleri; Filipinler’de kömür kapasite artırımı; Avustralya’nın Burrup Merkezi’nde doğal gaz çıkarma projesi; Norveç Barents Denizi’nde petrol ve doğal gaz sondajı; Doğu Akdeniz’de petrol ve doğal gaz projeleri ve boru hattı inşaatı, ve Birleşik Krallık’ta açık deniz petrol ve doğal gaz sondajı.
Bu 12 projenin şirketlerin hedeflediği şekilde ilerlemesi halinde en az 175 gigaton ek CO2 eşdeğeri emisyona neden olacağı tahmin ediliyor. Bu, küresel ısınmayı yüzde 50 ihtimalle 1,5°C ile sınırlandırmak için kalan 395 Gt’luk karbon bütçesinin neredeyse yarısına denk geliyor. Küresel ısınmayı yüzde 66 ihtimalle 1,5°C ile sınırlandırmak için kalan 235 Gt karbon bütçesinin ise yüzde 75’i anlamına geliyor.
En büyük fosil yatırımcı ve bankaları ABD’li
Raporda tanımlanan toplam yatırımların neredeyse yarısını - toplam 1,1 trilyon doların 535 milyar dolarını - 20 yatırımcı sağlamış durumda. En büyük yatırımcılar arasında ise ABD finans kurumları var. İlk dört sıra; BlackRock, Vanguard, State Street ve Capital Group’a ait.
Beşinci sırada Norveç Devlet Emeklilik Fonu geliyor. Fosile yatırım yapanlar arasında, UBS, Deutsche Bank ve Legal & General de var.
Rapora göre, bahsi geçen 12 projede yer alan en büyük 20 banka, toplam 1,6 trilyon doların 949 milyar doları olmak üzere fosil yakıt şirketlerine toplam finansmanın yarısından fazlasını sağlamış. ABD bankaları CitiGroup, Bank of America ve JPMorgan Chase, toplam 295 milyar dolar ile en büyük finansörler olarak öne çıkıyor. İlk 20 arasında dokuz Avrupa bankası da bulunuyor: İlk sıralarda Barclays ve HSBC geliyor. İlk 20'de Japon bankaları Mitsubishi, Mizuho ve SMBC’nin yanı sıra; Bank of China ve ICBC - Çin Sanayi ve Ticaret Bankası da dikkat çekiyor.
PETROL DEVLERİ HER YERDE
ExxonMobil, BP ve Total, raporda bahsedilen sekiz petrol ve doğal gaz projesinin altısına dahil olmuş durumda. Shell, sekiz petrol ve doğal gaz projesinin beşinde yer alırken, Chevron ve Equinor dört projede, Repsol ve Eni ise üç projede yer alıyor. Rapora göre, Paris Anlaşması’ndan bu yana en fazla finansman alan BP, ExxonMobil, Petrobras, State Grid Corporation of China ve Occidental Petroleum, Ocak 2016’dan Ağustos 2020’ye kadar toplam 358 milyar dolar kredi ve sigortaya erişim sağlamış durumda. Rapor, en yüksek yatırım değerine sahip şirketleri ise Chevron, ExxonMobil, Royal Dutch Shell, Total ve BP olarak sıralıyor. Ağustos 2020 itibarıyla, yatırımcıları ile birlikte bu beş şirket, yaklaşık 394 milyar dolar değerinde tahvil ve hisse senedine sahip.
İyi örnekler çok sınırlı
AXA ve UniCredit gibi büyüklerin yer aldığı sadece 16 finans kurumunun sağlam bir kömürden çıkış politikası bulunduğuna yer veren rapor, yine sadece 30 finans grubunun kömür şirketlerini büyüme planlarının dışında tuttuğunu ortaya koyuyor. Kömür politikası olan 109 banka ve sigorta şirketinin 52’si sadece proje düzeyinde sunduğu finansal hizmetlere sınırlama getirirken, kömür şirketlerini desteklemeye devam ediyor.