Kalkınma ajanslarının 10 yıllık bölgesel büyüme karnesi

İsmet ÖZKUL KRİTİK AÇI

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bölgesel gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) verilerini incelemeye devam ediyoruz. Bugün verilere kalkınma ajansı bölgelerinin orta vadeli büyüme performansları penceresinden bakacağız.

TÜİK’in 2. düzey coğrafi bölge sınıflamasına tekabül eden 26 kalkınma ajansı faaliyet gösteriyor. Söz konusu 26 bölgenin 2011-2021 arasındaki 10 yılda kaydettiği büyüme ve kişi başına ortalama gelir düzeylerindeki değişimi karşılaştıracağız. Ortaya çıkan karnenin baş sorumlusu kuşkusuz kalkınma ajansları değil, izlenen genel ve bölgesel ekonomi politikalarıdır. Veriler bölgesel eşitsizliklerin ne ölçüde değiştiğini göstermesi açısından anlamlıdır.

26 kalkınma ajansı bölgesinin 10 yıllık büyüme ve kişi başına gelir düzeylerinin değişimini karşılaştırdığımızda ortaya şöyle bir görünüm çıkıyor:

- 2011-21 arasındaki 10 yılda Türkiye’nin toplam GSYH büyüklüğü reel olarak yüzde 65.61 arttı. Bu yıllık ortalama yüzde 5.17’lik bir büyüme hızına karşılık geliyor.

- 10 yıllık dönemde ortalama büyüme hızı en yüksek bölge İpekyolu Kalkınma Ajansı (KA) bölgesi (Gaziantep, Kilis, Adıyaman) oldu. İpekyolu KA bölgesi 10 yılda toplam yüzde 113.80 ve yıllık ortalama yüzde 7.90 büyüme hızına ulaştı. Bölgenin motor gücü Gaziantep’in 10 yıllık dönemde yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 8.62 oldu. Gaziantep’in eski ilçesi Kilis’in yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 8.17 oldu. Adıyaman ise yüzde 4.45’lik ortalama büyüme hızı ile komşularının yarı yarıya gerisinde kaldı. Kilis ile Gaziantep’in performansında Suriyeli sığınmacı etkisi hissediliyor.

- Büyüme hızı en yüksek ikinci bölge yüzde 6.64’lük yıllık ortalama büyüme hızı ile yine sınıra yakın Güneydoğu illerini kapsayan Dicle KA (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) oldu.

- Üçüncü sırada yüzde 6.41 yıllık ortalama büyüme hızı ile birinci derecede gelişmiş illerden oluşan Trakya (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) yer alıyor. Bu bölgenin performansında İstanbul’a yakınlık ve İstanbul’dan taşınan sanayinin etkisi hissediliyor.

- Karadeniz bölgesinin tamamı büyüme hızının en düşük olduğu kalkınma ajansı bölgeleri arasında yer aldı. Büyüme hızı en düşük bölge Batı Karadeniz KA bölgesi (Zonguldak, Karabük, Bartın) oldu. Bu bölgenin yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 2.75 ile Türkiye ortalamasının neredeyse yarısı düzeyinde kaldı.

- Orta Karadeniz KA bölgesi (Samsun, Tokat, Amasya, Çorum) yüzde 3.44, Doğu Karadeniz KA bölgesi (Trabzon, Rize, Ordu, Giresun, Artvin) yüzde 3.85 yıllık ortalama hıza ulaşabildiler.

- Turizm ve tarım potansiyeli yüksek Batı Akdeniz KA bölgesinin (Antalya, Isparta, Burdur) de büyüme hızı en düşük bölgeler arasında yer alması dikkat çekici bir durum. Batı Akdeniz KA bölgesinin yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 3.83 oldu.

* Ekonomide en büyük paya sahip olan İstanbul’un da yüzde 5.60’lık yıllık ortalama büyüme hızı ile Türkiye ortalamasının üstüne çıkması, İstanbul’un ağırlığının daha da artmasına neden oldu. İstanbul’un GSYH içindeki payı yüzde 39.48’den yüzde 30.38’e çıktı.

* Ekonomideki bölgesel eşitsizlikler, Güneydoğu’daki İpekyolu KA ve Dicle KA bölgelerinin payında meydana gelen artışa rağmen farklı boyutta artarak sürdü. 26 bölgenin 18’inin milli gelirden aldığı pay 10 yıl öncesine göre azaldı. Güney Marmara (Balıkesir, Çanakkale), Güney Ege (Aydın, Muğla, Denizli), Zafer (Afyonkarahisar, Kütahya, Manisa, Uşak), Bursa-Eskişehir-Bilecik, Ankara, Mevlana (Konya, Karaman), Batı Akdeniz, Ahiler (Aksaray, Kırıkkale, Kırşehir, Niğde, Nevşehir), Orta Anadolu (Kayseri, Sivas, Yozgat), Batı Karadeniz, Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz, Kuzey Anadolu (Çankırı, Kastamonu, Sinop), Kuzeydoğu Anadolu (Erzurum Erzincan, Bayburt), Serhat (Kars, Ağrı, Ardahan, Iğdır), Fırat (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli), Doğu Anadolu (Van, Hakkari, Muş, Bitlis) ve Karacadağ (Diyarbakır, Şanlıurfa) kalkınma ajansı bölgelerinin milli gelirden aldığı pay azaldı. Anadolu’nun önemli sanayi merkezlerinin yer aldığı bölgelerin payının bile azalması dikkat çekici bir durum.

* Buna karşın İstanbul, Trakya, Doğu Marmara (Kocaeli, Sakarya, Yalova, Bolu, Düzce), Çukurova (Adana Mersin), Doğu Akdeniz (Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye), Dicle ve İpekyolu kalkınma ajansı bölgelerinin milli gelirden aldığı pay arttı.

* Bu dengesizlik bölgelerin kişi başına gelir düzeylerine de yansıdı. Dolar bazında kişi başına gelirin arttığı tek bölge İpekyolu KA bölgesi oldu. 26 bölgenin 15’inin kişi başına gelirinin Türkiye ortalamasına oranı 10 yıl öncesinin altına indi. Zafer, Mevlana ve Batı Karadeniz Kalkınma ajansı bölgelerinin toplam milli gelirden aldığı payda küçük boyutlu düşüşler olmasına rağmen bu bölgelerde kişi başına gelirin Türkiye ortalamasına oranında artış meydana geldi. Bu durum, söz konusu bölgelerin nüfusunun göreli olarak daha az artmasından kaynaklandı.

* 2011’de kişi başına gelirin en yüksek olduğu bölgeler sırasıyla İstanbul, Ankara ve Doğu Marmara idi. 2021’de sıralamada Doğu Marmara ikinci sıraya yükselerek Ankara ile yer değiştirdi.

* 2011’de kişi başına gelirin en düşük olduğu bölgeler sırasıyla Doğu Anadolu, Serhat ve Karacadağ KA bölgeleriydi. 2021’de bu bölgeler yine son sırada yer aldı. Sadece Karacadağ ile Doğu Anadolu yer değiştirdi ve Karacadağ KA bölgesi son sıraya düştü.

* Kişi başına gelirin en yüksek olduğu bölgeler ile en düşük olduğu bölgelerde bir değişiklik olmadı. Ancak kişi başına gelirin en yüksek olduğu bölge ile en düşük olduğu bölge arasındaki fark 4.16 kattan 4.59 kata yükseldi.

Tüm yazılarını göster