Kadın girişimlerinde tasarımın gücü

Hilmi DEVELİ EKONOMİDE SATIR ARASI

Bugünkü yazımda “Kadın Tasarımcılar Kooperatifi” ve KA.DİM, Anadolu’nun üreten ve ilham veren kadın toplulukları”nın yapmakta olduğu “Kadın ve İklim Projesi”nden bahsedeceğim.

Ülkemizde yükselen değerler arasında kadın girişimcilere ek olarak Mimarlık ve tasarım mezunu kadınları, tasarım ve yaratım danışmanlığı yapan Gizem Aytaç bu kez kadın girişimcileri  tasarım başlığı altında   bir araya getirmiş.

Bilkent Üniversitesi, İç Mimari ve Çevresel Tasarım Bölümü'nü daha sonra da İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde, Tasarım Kültürü ve Yönetimi Programı'nı  ve İTÜ Çekirdek ön kuluçka merkezinde girişimcilik eğitimini  tamamlayan Gizem Aytaç, 5 yıl önce kendi tasarımı olan “Yerli tasarım oyuncağı GOM” 2017 yılında Design Turkey “Üstün Tasarım” ve 2018’de Çin Sanat Akademisi DIA ödülleri kapsamında “Design Yiwu” kategorisinde ikincilik, 2018’de Facebook ve Vogue Türkiye “Kadın Girişimci” ödüllerini almış.

Açılımı “Geometrik Obje Maketi” (GOM) 3 boyutlu kütleler yapmaya olanak sağlayan kağıt modüllerden oluşan Türk Patent Enstitüsü tarafından tasarım ve marka tescili alınan, eğitim teknolojileri alanında faaliyet gösteren GOM, oyunlaştırma yöntemi ile matematik, tasarım ve sanat disiplinlerini bir arada öğretmek isteyen bir eğitim aracı.

GOM,  birçok okulda eğitim programına alınmış.

Gizem hanım, çocuklarla yapmaya başladığı oyuncak atölyelerine ise GOMYAP adını vermiş.

Pandemi nedeniyle okullar kapalı, yüzyüze etkinlikler de yapılamıyor, bu dönemi nasıl değerlendiriyorsunuz soruma Gizem Aytaç ; “Hedefimi kadın girişimcilere ve STK’lara çevirdim. Kadınların sadece geleneksel üretimler dışında, tasarım alanında da aktif olduklarını gösterip onları bir araya getirmek  amacıyla  oluşturulmasında öncülüğünü yaptığım “Kadın Tasarımcılar Kooperatifi”, anne-çocuk ve oyun-eğitim konularını bir arada işleyen, sosyal sorumluluk bilinci ile tasarımı harmanlayan bağımsız kadın tasarımcıların kurduğu bir kadın girişim platformu. Amacımızı,” Tasarımcı ve tasarımcı bakış açısına sahip tüm  kadınlarımız tarafından özenle tasarlanmış, ihtiyaçtan doğan ve ülkemizde üretimi yapılan ürünleri  global pazarlara taşımak.

Yerli üretim ve markalaşma alanında kendi pazarlarımızda farkındalık yaratarak ülkemiz  ekonomisine katkıda bulunmak ve istihdam yaratabilmek” olarak belirledik  diyor.

Bu süreçte “Farklı kadın grupları ve STK’lar ile tasarım ve yaratıcılık” alanında eğitmenlik de yapmaya başlayan Gizem Aytaç,

 -İhracat alanında rekabeti arttıracak en önemli etken “Made in Turkey” ibaresini barındıran, markalaşma yolu ile ihracat gücü yakalayacak ürün ve hizmetlerin yaratılması.

- Dışarıya bağımlı olmadan, ülke kaynaklarını kullanarak, yerli pazarı desteklemek, kalkınma ve istihdam yaratmak.

- Kadın tasarımcıların ürünlerini seri üretime dönüştürerek ölçeklenebilir, çok kişiye ulaşabilen bir sistem kurgulayabilmek.

Olmak üzere  üç ana başlık ile konun  önemini vurguluyor.

Farklı kadın tasarımcıların fikir ve hak sahibi olduğu, tamamı yerli sermaye kullanılarak üretilen ve şu anda aktif satışı yapılan ürünler hakkında bilgi almak, bu çembere dahil olmak için www.gizemaytac.com adresinden iletişime geçebilirsiniz.

Yine kadınların ve kadın emeğinin etrafında bir proje haberi daha hayata geçirilmiş.

“Kadın ve İklim projesi” yani KA.DİM, Anadolu’nun üreten ve ilham veren kadın toplulukları, Hrant Dink Vakfı Hibe Programı kapsamında, Avrupa Birliği tarafından desteklenen bu proje iklim meselesini önemseyen kadın toplulukları ile çalışıyor.

 Bu kapsamda seminerler ve eğitimler düzenleniyor.

 1 Mayıs Emek ve  Dayanışma Günü kapsamında ücretsiz bir etkinlik tasarlamışlar.

“Kadın emeğini görünür kılmak” ismi ile gerçekleşecek seminer için Kadın ve İklim Projesinin sosyal medya hesaplarını takip edebilir ve kayıt yaptırabilirsiniz.

Sürdürülebilir tasarım hakkında, İstanbul Design Summit kapsamında seminer veren Gizem Aytaç, tasarımda 3E kuralını (Ekonomi - Ekoloji- Etik) 10 yıl  önce tasarım stratejisine dahil etmiş.

“Doğa devinim halindedir.

 Sürekli olarak dönüşür ve kalıcı bir yaratımı yoktur.

Süreklilik ve ekolojik bir döngü vardır.

 İnsan üretimlerinin birçoğu bu devinime sahip değildir, kalıcıdır.

 Bu kalıcılık zamanla insanın doğaya zarar verdiği bir hal oluşturmuştur.

 Bu 21. yy da kendini iklim meselesinde göstermiştir.

 Çevremizde üretilmiş birçok nesne, ürün, mekan ve yapı olmasına rağmen, bunların

azı iyi tasarlanmıştır.

Varoluş tehdit altındaysa, problemleri çözmek için, yaratımın ve tasarımın gücüne güveniyorum” diyor ve ekliyor.

Tasarım “sosyal ahlak barındıran, küresel sürdürülebilirliği ve çevresel korumayı önemseyen, topluma fayda ve özgürlük sağlayan, yapısal, örgütsel ve fonksiyonel, ekonomik ilişkiler keşfetmeyi hedefler.”

Tüm bu çabalar kadın ve kadın üretiminin markalaşması, tasarlanmış ürünlerin çoğalması ile ilgili.

“Multidisipliner bir yaklaşımla tasarımı harcama olarak değil, yatırım olarak gören projelere

danışmanlık yapmak istiyorum” diyen Gizem hayatının  20 yıl bu alanda farkındalık yaratmak için

çalışmış.

Gizem Aytaç,  20 yıl öncesine göre daha iyi bir noktada olmadığımızı düşündüğü halde kadın topluluklarının ve yaratıcılığın birleştiği yerde güzel şeyler olacağına dair umut içerisinde çalışmalarını sürdürüyor.

“Yaratma cesareti” başlığı ile yaptığı online eğitimler ile yaratıcılık kavramının anlaşılması ve kavranması ile ilgili uğraş veriyor.

 Sloganı da “ Yaratma cesareti kazanmak için birlikte oynayalım mı?” olarak  seçmiş.

Başarılı tasarımcılığıyla ulusal ve uluslararası  ödüller kazanan , kadın girişimcilerimize  yönelik çalışmalarda  öncülük  ve  eğitmenlik -danışmanlık  yapan    Gizem Aytaç’ı , Kadın Tasarımcılar Kooperatifi”nde   ve  KA .DİM, Anadolu’nun üreten ve ilham veren kadın toplulukları” çalışmalarında emek veren tüm kadın girişimcilerimizi  kutluyor , projelerinde  başarılar diliyorum.

Tüm yazılarını göster