“İstanbul Vizyon 2050” yaratıcı endüstrilerin gelişimi için fırsat

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

Yaratıcı endüstriler, bireysel ve kişisel yaratıcılığa, yeteneğe ve beceriye dayanan fikri mülkiyetin işlenip kullanılmasıyla parasal kazanım ve istihdam sağlama potansiyeli olan üretim sanayileri olarak tanımlanıyor. Kavram yaklaşık 20 yıl önce; tiyatro, müzik, sinema, görsel sanatlar, moda gibi alanları kapsayan etkinlikleri tanımlamak için kullanıldı. İlk başlarda, “endüstri” sözcüğü sanatçılar tarafından çok olumlu karşılanmadı. Hükümetler ise, yaratıcı endüstrilerin ekonomiye olan katkısını ölçmeye yanaşmadı.

Oysa bugün, yaratıcı endüstriler; insana, duygusal zekaya ve sosyal becerilerin gelişimine odaklanarak, hem diğer sektörlere oranla iki kat daha fazla istihdam yaratıyor, hem de tüm dünyada diğer sektörlerden daha hızlı büyüyor. Birleşik Krallık bunun en güzel örneklerinden birisi. Yaratıcı endüstrilerin Birleşik Krallık ekonomisine katkısı 100 milyar sterlinin üzerinde ve her sene yüzde 7 oranında bir artışla büyümeye devam ediyor.

British Council, Birleşik Krallık merkezli yönetim danışmanlığı şirketi Cultural Associates Oxford ile birlikte, kültür sektörü ve yaratıcı endüstrilerde çalışan profesyonellere yönelik 9 haftalık bir öğrenme programı olan ‘Yaratıcı Ekonominin Desteklenmesi: Profesyoneller için çevrimiçi eğitim’ programını Türkiye’de hayata geçiriyor.

Cultural Associates Oxford’un kurucusu ve yöneticisi Lucy Shaw stratejik liderlik, organizasyonel değişim, işgücü çeşitliliği ve kapsayıcı katılım konularında uzmanlaşmış bir kültürel girişimci. Shaw, Avrupa genelinde, son yirmi yılda, kentsel değişim için önemli bir kaynak oluşturan kültür etkinliklerine yönelik ilginin ciddi bir şekilde arttığına dikkat çekiyor ve İstanbul Vizyon 2050’nin bu alanda Türkiye için çok önemli fırsatlar sunabileceğini vurguluyor.

Vizyon 2050 Ofisi tarafından İstanbulluların fikirleri bir araya getirilerek hazırlanan ve verilerle desteklenen İstanbul Vizyon 2050 Strateji Belgesi, 16 milyon İstanbulluya ait bir gelecek tasarısı olarak tanımlanıyor. Birlikte üretmenin gücüne inanan ve bilimsel yöntemlerle planlanmış bir katılım süreciyle biçimlenen İstanbul Vizyon 2050 Strateji Belgesi, İstanbulluların yaşamının iyileştirilmesini hedefl iyor. Vizyon kapsamında; kentin gelişimi ve kalkınması ile ilişkili 7 tema altında toplam 38 adet amaç belirlenmiş durumda.

Kapsayıcı kalkınma sağlıyor

“Yaratıcı endüstriler kapsayıcı kalkınmayı sağlamanın, sosyal bağları ve işbirliğini güçlendirmenin, yaratıcılığı, yenilikçiliği ve beceri geliştirmeyi teşvik etmenin, insanların sağlığını ve refahını iyileştirmenin anahtarı olarak değerlendiriliyor” yorumlarını yapan Shaw, “Özellikle de büyük belirsizlik ve karmaşaların hakim olduğu bir dönemde, gelişme potansiyeli olan sektörleri desteklemek hayati bir önem taşıyor. Yaratıcı endüstrilerin temelini oluşturan, yaratıcılık, inovasyon, yapay zeka, güzel sanatlar, beşeri ve sosyal bilimler, iklim krizi, sosyal eşitsizlikler gibi zamanımızın temel sorunlarının çözümünde kritik bir role sahip” diye ekliyor.

Ekonomik büyümenin 5 kat üzerinde bir büyüme sergiliyor

Lucy Shaw Birleşik Krallık’ın yaratıcı endüstrilerle yarattığı farkı ise şöyle anlatıyor: “Birleşik Krallık’ta yaratıcı endüstriler, ülkenin ekonomik büyüme oranının beş kat üzerinde bir büyüme sergiliyor. 2019 verilerine göre, yaratıcı endüstriler ülke genelinde doğrudan 2,1 milyon istihdam yaratırken, GSYİH’ya yüzde 6 oranında katkı sağlıyor. Bu; 116 milyar sterline denk geliyor. Öte yandan, yaratıcı endüstriler dolaylı olarak. 1,4 milyon kişiye istihdam sağlıyor. Yaratıcı endüstrilerin doğrudan yarattığı her 10 istihdam, tedarik zinciri çarpan etkilerinin sonucu olarak farklı sektörlerde 7 kişiyi destekliyor. Birleşmiş Milletler tahminlerine göre, yaratıcı endüstriler yıllık 2 trilyon doların üzerinde gelir üretiyor ve dünya çapında yaklaşık 50 milyon istihdam sağlıyor. Pandeminin yaratıcı endüstriler üzerinde etkisi olumsuz oldu, ama büyüme hızının yeniden eskisi gibi olacağına dair işaretler var. Özellikle dijitalleşme sürecinin hızlanması sektörün gelişimini önemli etkiledi; yerel pazarlar küresele açıldı. Kültürel ve yaratıcı endüstriler inovasyon ve sosyal uyum ihtiyaçlarını karşılamada önemi bir rol üstlendi. Kültürün yarattığı ‘değer zinciri’ aslında çok farklı sektörü yakından ilgilendiriyor. Sanat ve kültüre özgü yaratıcı bilgi; kültür turizminden tüketici elektroniğine kadar bilgi yoğun sektörlere hızla yayılıyor.”

Genç beyinler için kültür mahalleleri

“Yaratıcı endüstriler ve bu endüstrilerin temelini oluşturan alanlarda eğitimin desteklenmesi ve yaygınlaştırılması çok önemli. Öğrenciler bu endüstrilerde eğitim almasalar bile; işverenleri değer verdiği iletişim, iş birliği, araştırma, yaratıcılık becerilerine sahip olarak, hem kendilerine esnek bir istihdam alanı yaratırlar, hem de ekonomik krizler karşısında daha dirençli olabilirler” diyor Shaw. Genç beyinlerin ülkeden gitmemesi için iki konunun önem taşıdığını belirten Shaw’ın yorumları şöyle: “Öncelikle yaratıcı gençlerin bir arada çalışabileceği, yaşayabileceği ve sosyalleşebileceği kültür mahalleleri ve yaratıcı ağlar geliştirmek gerekiyor. Biz Birleşik Krallık’ta bu tür mekanlar yarattığımızda, nüfus yapısının önemli orada değiştiğini gördük; fakat tabi ki bu sürecin ulaşılabilir konut fiyatları ile desteklenmesi gerekiyor. Önem taşıyan diğer konu, gençlerin yaratıcı endüstrilere ilgi duymasını ve bu alanda eğitim almasını desteklemek. Bunun için gençlerin dünyadaki başarı örneklerini görmeleri gerekiyor.”

‘Yaratıcı Ekonominin Desteklenmesi: Profesyoneller için çevrimiçi eğitim’

British Council ile Cultural Associates Oxford tarafından Hayata geçirilen ‘Yaratıcı Ekonominin Desteklenmesi: Profesyoneller için çevrimiçi eğitim’ programı, kültür sektörü ve yaratıcı endüstrilerde çalışan profesyonellere yönelik, dokuz haftalık, kendi kendine öğrenmeye dayanan çevrimiçi bir öğrenme programı. Program; Arnavutluk, Ermenistan, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Gürcistan, Kazakistan, Kosova, Kuzey Makedonya, Karadağ, Sırbistan, Türkiye, Ukrayna ve Özbekistan’dan katılımcılara açık. Eğitimin amacı; politika geliştirme çalışmalarını şekillendirecek anlayışlar, vaka çalışmaları ve pratik bilgiler sağlayarak profesyonellerin yaratıcı ekonomi konusundaki anlayışını geliştirmek olarak tanımlanıyor. 25 Temmuz ile 25 Eylül 2022 tarihleri arasında dokuz hafta sürecek olan program, katılımcılara şehirlerinde/bölgelerinde/ülkelerinde yaratıcı ve kültürel sektörleri desteklemenin yanı sıra Birleşik Krallık’ta ve uluslararası alanda profesyonel ağlarını genişletmeleri için yeni fikirler ve araçlar sağlayacak. Programı tamamlayan katılımcılar, British Council ve Cultural Associates Oxford’dan bitirme sertifikası alacak. Eğitim kapsamındaki ana konular arasında, yaratıcı sektörün diğer sektörlerle sinerjileri, veri toplama ve ölçümü, iş gücü ve kurumsal gelişim için yeni beceriler, iş modelleri, yaratıcı merkezler ve ağlar, fikri mülkiyet, savunuculuk ve lobicilik, kültürel çeşitlilik ve izleyici geliştirme ile ulusal bir marka veya rekabet avantajı olarak yaratıcılık yer alıyor.

Tüm yazılarını göster