“Vergiler, gerek ekonomi ve ticaret içindeki yeri, gerekse hemen her insanı ilgilendirmesi sebebiyle geniş, önemli ve değişken bir alandır. Bu değişkenlerin bulunulan yer ve kültürlere göre dünya üzerinde farklılıklar göstermesi sebebiyle insanoğlunun vergi alanında ortak zeminde hareket etme imkânı her zaman mümkün olmamaktadır. Bununla birlikte sürdürülmeye çalışılan uluslararası alanda ortak kurallar belirleme çabaları aynı zamanda ülkelerin de vergi sistemlerini olumlu etkilemekte ve vergi kültürünün gelişmesine vesile olmaktadır. Vergi kültürünün gelişmesi de uygarlığın gelişmesini ve sürdürülmesini sağlamaktadır. Bu ortak kuralların temelinde hukuk bulunmaktadır.
Demokratik bir sistemde vergi ve hukuk ilişkisinin sağlanması hem kişiler hem de idare bakımından olumlu sonuçlara yol açtığından, yüzyıllardır uğruna büyük mücadeleler verilen vergi prensiplerinin ülke ekonomisine, vergi ve hukuk kültürüne katkılarının her kesim tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Bununla birlikte adil bir vergi sistemi oluşturmak kolay değildir. Verginin bütün taraflarının hukukun üstünlüğü çerçevesinde iyiniyetli olarak hareket etmeleri gerekmektedir. Bu amaca ulaşmak için ise vergi taraflarının birbirlerini dinlemeleri, anlamaları, problemlere çözümler üretmeleri gerekmektedir. Bu çözümlerin hakkaniyete ve hukuka uygun olması, anayasal prensiplere ve uluslararası prensiplere aykırı olmaması gerekmektedir.
Bütün bu açıklanan hususların sağlanabilmesi, oluşturulması gereken sistem konusunda fikirler verilmesi, vergi ile ilgili hareket ve davranışların geliştirilmesi, vergi ve hukuk ilişkisinin sağlanması, uluslararası vergi prensipleri konusunda verginin taraflarının bilgilendirilmesi ve kendilerine yol gösterilmesi konusunda öncü fikir topluluklarına ihtiyaç bulunmaktadır.”
Kendilerine ait web sayfasından aynen aldığım ve yukarıda aktardığım amaç ve vizyonla 31.5.2016 tarihinde Prof. Dr. Hakan Üzeltürk’ün önderliğinde kurulan İstanbul Vergi Merkezi, bu gün 8 yaşına basıyor. İstanbul Vergi Merkezi, günümüzde, vergi alanında uzmanlaşmış ve şirketlerin ve denetim şirketlerinin önemli isimlerini bünyesinde üye olarak barındırmaktadır. Merkez vergi hukukuna vergilendirme alanında pek çok önemli toplantı düzenleyerek, bunların bir kısmını da kitaplaştırarak hizmet etmiştir.
İstanbul Vergi Merkezi 8. yaşına girişini de bir toplantı ile kutluyor. Ben de duyurayım istedim. Toplantının konusu bu defa vergi ile dolaylı olacak ilgili şekilde ve “Sosyal Devlette Sağlık Hakkı Ve Harcamaları” olarak belirlenmiş.
Anayasanın 56. maddesine göre; “Devlet herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içerisinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, iş birliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermelerini düzen”lemekle yükümlüdür. Acaba devlet bu görevini yeterince ifa yerine getiriyor mu?
Sağlık sektörü; şehir hastaneleri, hasta garantileri, haklı-haksız teşvikler ve kayırmalar, bütçeye yükleri gibi kamu maliyesine ilişkin sorunların yanı sıra hastalar açısından randevu bulma problemleri, doktor tarafından kendilerine ayrılan süre, sağlık hizmetlerinin pahalılığı gibi sorunlar ile öne çıkmaktadır. Sanılmasın ki hastaneler dertsiz. Onlarda vergi yükleri, doktor çalıştırma politikalarına vergi idaresinin müdahaleleri, kadro tahsis sorunları gibi pek çok sorunla boğuşuyor.
Bütün bu sorunların tartışılacağına inandığım toplantıda üç tebliğ sunulması planlanmış. İlk Tebliği İstanbul Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sultan Tahmazoğlu Üzeltürk “Sosyal Devlet ve Sağlık Hakkı” konusunda, ikinci tebliği SBÜ Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökhan Tolga Adaş “Sağlık Hizmetlerinde Yönetim Ve Organizasyon” konusunda üçüncü tebliği ise Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülay Akgül Yılmaz “Sağlık Harcamaları” konusunda sunacaklar.
İstanbul Vergi Merkezi’nin 8. yıl kutlama paneli 31.5.2024 saat 14.00-16.00 arasında Şişli’de bulunan Özel Fransız Lape Hastanesi’nin Mazhar Osman Toplantı Salonu’nda yapılacak. Toplantı herkese açık ve katılım her hangi bir koşula bağlı değil.
Benden duyurması.