İşsizlikte açıklananlar iyi veriler, önemli olan bugünküler

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

✔Açıklanan işgücü istatistikleri geçen yılın son aylarını kapsıyor ve bu istatistiklerde bir olağanüstülük yok. Ama önemli olan bugünler...

✔ İki ay sonra görebileceğimiz bu yıla ilişkin veriler hiç hoşumuza gitmeyecek.

✔ Asgari ücrette işletmeleri zorlayacak artış ve hiç hesapta olmayan durgunluğun yaygınlaşması işsizliği artıracak.

Bazı verilerin ister istemez biraz geriden gelmesi içinde bulunulan döneme ilişkin sağlıklı değerlendirme yapmayı engelliyor. Örneğin işgücü istatistikleri...

Ocak ayının ortasına geldik; işgücü istatistiklerinde kasım ayındaki gerçekleşmeyi yeni öğreniyoruz. Kasımdaki durumun özetini aktaralım. Mevsimsellikten arındırılmış verilere göre işsizlik oranı yüzde 11.2 oldu. Ekim ayındaki oran da aynı düzeydeydi. İşsizlik oranı bir önceki yılın kasımına göre ise 1.8 puan geriledi. İşgücü istatistiklerinin diğer büyüklüklerinde de önceki aylara göre kayda değer değişiklik olmadığını belirtelim. İşgücü ve istihdamın geçen yıl özellikle 2020’ye göre çok arttığını, buna bağlı olarak işsiz sayısının ve işsizlik oranının azaldığını zaten biliyoruz. Bu da 2021’de ekonominin şaha kalkmasının değil, 2020’de pandemi dolayısıyla adeta dibe oturmuş bir ekonominin biraz olsun normalleşmesinin doğal bir sonucu.

Bugünler niye önemli?

Kasım verilerinin bir anlamda hükmünün kalmadığını, önemli olanın bugünlerdeki tablo olduğunu vurgulama nedenimizi gelince...

Yeni yıla olağan bir geçişle girmiş olsaydık kasımdaki durumun içinde bulunulan günlerden çok farklı olmadığını rahatlıkla söyleyebilirdik. Ama bu kez 2021’den 2022’ye geçiş biraz olağanüstü koşullarda oldu.

Bu olağanüstülüğün temelde iki nedeni var...

Bunlardan biri asgari ücrete yapılan yüksek oranlı zam.

Ama hemen altını çizelim; yüksek oranlı zam dememizi kimse asgari ücrete çok daha az zam yapılmalıydı şeklinde okuyarak çarpıtmaya kalkışmasın. Asgari ücretlinin geçim koşullarını düzeltmenin tek yolunun ücret artışı olmadığını vurgulamak adına bunu söylüyoruz. Malum; kaşık-kepçe durumu!

Olağanüstülüğün bir başka nedeni de ekonomide birkaç ay önce neredeyse hiç hesapta olmayan bir durgunluğa girilmekte olduğu gerçeği.

Tuhaf bir ekonomik tercihin peşinden gidiyoruz. Buna model bile denilemez. Bu tercihle Merkez Bankası faizini düşürüp kurun artmasına göz yumduk; sonra yeni yeni icatlarla kuru şimdilik baskı altına aldık. Gerçi bulunulan düzey bile faiz indirimi öncesinin çok üstünde, o da ayrı! Merkez Bankası faizi düşük ama kredi faizleri yükselmeye başladı; bir yandan kur, diğer yandan kredi faizi derken maliyetler ve dolayısıyla enfl asyon tırmandı. Sonuç; çok ciddi bir durgunluğa gidiyoruz, hatta bunu yaşamaya başladık bile, bir de fiyatlar artıyor.

Yüksek fiyat artışları, bazı tüketim harcamalarının azalmasına yol açıyor. Akaryakıt bunların başında geliyor. Ancak sanıyor musunuz ki tüketimden kaçınma eğilimi akaryakıtla sınırlı kalacak. Adeta kasıp kavuran fiyat artışları karşısında geniş bir kitle elindeki parayı zorunlu ihtiyaçlarına ayıracak ve diğer harcamalarını ister istemez kısacak. Bu zincirleme bir etki doğuracak ve herkes birbirini etkilemeye başlayacak. Aslında bu durum bir süredir yaşanıyor. Harcamalar erteleniyor; para zorunlu giderlere, özellikle de gıdaya ayrılıyor.

İşten çıkarmalar yaygınlaşabilir

Asgari ücretteki artış bir yandan, işlerin kesat gitmesi ve ayak sesleri daha yakından hissedilen durgunluk diğer yandan... İşletmeler personel giderleri konusunda tasarrufa yönelecek. Bundan kaçış yok! Bu yüzden içinde bulunduğumuz dönemde işten çıkarmaların hızlanacağına ve işsiz sayısının artacağına tanık olacağız.

Ne var ki bu durum istatistiklere ancak birkaç ay sonra yansıyacak. Biz aralık ayının işgücü istatistiklerini bir ay sonra, şubatta öğreneceğiz. Ocak ayının verilerini öğrenmek için ise iki ay beklemek gerekecek.

İşte marttan itibaren göreceğimiz tablo hiç hoşumuza gitmeyecek. Geçen yılın kasım ayında 30 milyona dayanmış olan işgücünün daha aşağılara indiğini, işsiz sayısının ise yeniden 4 milyonun üstüne çıktığını görmek hiç şaşırtıcı olmayacak.

Tüm yazılarını göster