İstanbul Sanayi Odası geçen hafta Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2023 çalışmasının sonuçlarını açıkladı. Bu çalışmadan şirketler tarafından alınacak dersleri aşağıda çıkardım.
2023 yılında şirketlerin hem üretimden satışları hem de net satışları reel olarak geriledi. Reel hesaplama için ortalama Yurt içi ÜFE’yi kullandık. 2023 yılında ortalama ÜFE yüzde 49,93. 2022 yılında üretimden satışlar ve net satışlar sırasıyla 4,485 milyar TL, 5,230 milyar TL, 2023 yılı için ise 6,375 milyar TL, 7,504 milyar TL’dir. Bu verilere göre 2023 yılında üretimden satışlar reel olarak yüzde 5,2, net satışlar ise yüzde 4,3 küçüldü.
Reel küçülme TÜFE bazlı hesaplandığında tabii ki daha yüksek. 2023 yılında ortalama TÜFE yüzde 53,86, yıl sonu yüzde 64,77. Madencilik yüzde – 28,9, tekstil ürünleri imalatı yüzde – 24,4, kimya yüzde - 27,4, elektrik üretim ve dağıtım yüzde – 29,2 ve ana metal sanayi yüzde – 14,1 küçülürken makine ve ekipman imalatı yüzde 25,9, motorlu araçlar yüzde 19,2, temel eczacılık ürünleri yüzde 39,2, gıda yüzde 8.8 reel olarak büyüdü. Bu veriler bize şirketlerin büyüme stratejisi için alması gereken aksiyonların önemini gösteriyor. Artık büyümek daha zor.
2023 yılında VÖK ve faaliyet karı oranı 2022’e göre düştü. 2022 yılında sırasıyla yüzde 9,3 ve yüzde 12,8 olan oranlar 2023 yılında yüzde 8,6 ve yüzde 12,5 olarak gerçekleşti.
Finansman giderleri hızlı artıyor.2022 yılında 500 büyük sanayi kuruluşu 277.1 milyar TL faiz öderken 2023 yılında 533.4 milyar TL faiz ödemiştir. Finansman gideri/ faaliyet karı yüzde oranı 2022 yılında 41,3 iken 2023 yılında 56,9’a çıkmıştır. Finansman giderlerinin satış içindeki oranı 2022 yılında yüzde 5,3 iken bu oran 2023 yılında yüzde 7,1’e çıkmıştır. 2022 yılı TL kredi faiz oranının ortalaması yüzde 21,7, 2023 yılı için ise yüzde 28,6. 2023 yılında kredi faiz oranı 690 baz puan artarken 2024 yılında ortalama kredi faiz yüzde 60,4 olup faiz artışı 3,180 baz puandır. 2024 yılında faiz göstergelerinin daha da bozulacağı kesindir.
2022 yılında ödenen ücret ve maaşlar 194 milyar TL iken 2023 yılında yüzde 119,6 artış ile 426 milyar TL olmuştur. Reel ücretler yüzde 46,5 artarken kişi başı üretim nominal olarak yüzde 39,5 artarak reel anlamda (ÜFE) yüzde 7 küçülmüştür. 2022 yılında 5.7 milyon TL olan kişi başı üretim 2023 yılında 7.9 milyon TL’na çıkmıştır. Reel ücretler bu kadar hızlı artarken iş dünyasının iş gücüne ulaşmada zorluk çekmesi önemli bir çelişkidir. Ülkemizde çalışabilecek yaştaki insan sayısı ( 15-65 yaş) 65.7 milyon iken sadece 32.5 milyon insan çalışıyor. Kısaca reel ücretlerdeki artış nedeniyle ücretin katma değer içindeki payı 2023 yılında yüzde 26,9’dan yüzde 38,8’e çıkmıştır. Ödenen faizin de payı da artarak yüzde 18,6’dan 2023 yılında yüzde 25,2’e çıktı.
2022 yılında 20.7 milyar dolar olan açık pozisyon tutarı 2023 yılında 33.9 milyar dolara yükseldi ve gelir tablolarına net kambiyo zararı 16 milyar TL olarak yansıdı.
Sonuç olarak, yüksek faiz, artan ticari korumacılık ve değer kazanan TL şirketlerin büyümesinde önemli bir bariyer oluşturacaktır. Değerlenen TL ve yüksek TL faizleri şirketleri FX kredilere yönlenmesine neden olmuştur ve açık pozisyonlar artıyor. Ücretler reel olarak hızlı artarken hala iş gücüne erişmenin zorlukları çözülmesi gerek konuların başında geliyor. Son başlığımız kredi faizleri olup 2023 yılında ortalama yüzde 28,6 olan maliyetler Haziran 2024 itibariyle yüzde 60,4 olup 2024 yılının faaliyet karlarının en az 2/3’ü finansman giderlerine gidecektir. İSO tarafından hazırlanan Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2023 çalışmasından alınacak dersler bunlar.