İşletmelerde yöneticilerin en önemli sorumluluklarından birisi karar vermektir. Yapılan araştırmalarda bir yöneticinin zamanının yüzde kırk gibi hatırı sayılır bir bölümünü karar vermeye ayırdığını gösteriyor. Bu yoğunlukta karar vermek için düşünmek belli bir zaman sonra “karar yorgunluğu” olarak adlandırılan bir fenomene de dönüşebiliyor. Bu da yöneticinin verimsiz kararlar almasını tetikleyebiliyor.
Karar verme, bilişsel bir süreçtir. Farklı zihinsel ve psikolojik fonksiyonların birlikte çalışması ile ortaya çıkar ve insanın düşünce sistematiği içerisinde de önemli bir yere sahiptir. İnsan beyni düşünme, muhakeme yapma ve karar verme için gereken kapasite ve donanıma sahiptir. Karar verme süreci çok sayıda faktör tarafından etkilenmektedir. Karar verme her ne kadar tüm insanların sahip olduğu bir yetenek olsa da zorlukları, çok boyutlu olması, mesuliyeti ve sonuçları bakımından, meslekleri gereği üst düzey karar verme yetkisine sahip hâkimler, yöneticiler açısından daha çok önem taşımaktadır.
İşletmelerde de yöneticilerin en önemli sorumluluklarından birisi karar vermektir. Karar vermeyi basit bir ifadeyle seçim yapma süreci olarak ifade edebiliriz. Gündelik hayatımızda da o gün giyeceğimiz kıyafetten tutun, yiyeceğimiz yemeğe, hangi arkadaşımızla görüşeceğimize kadar birçok konuda farkında olarak veya olmadan bir karar verme süreci yaşarız. Kurumsal yapılarda bu süreçler oldukça karmaşık boyutlarda olabilir. Yapılan araştırmalarda bir yöneticinin zamanının yüzde kırk gibi hatırı sayılır bir bölümünü karar vermeye ayırdığını gösteriyor. Bu yoğunlukta karar vermek için düşünmek belli bir zaman sonra “karar yorgunluğu” olarak adlandırılan bir fenomene de dönüşebiliyor. Bu da yöneticinin verimsiz kararlar almasını tetikleyebiliyor. Neticede alınan verimsiz kararlar işletmeye maliyet olarak geri dönüyor.
Sağlıklı karar alabilmenin olmazsa olmazlarında birisi yöneticiye sunulan veri setinin doğru ve kapsamlı olması. Burada kastettiğim veri kalabalığı değil. Eski tabiriyle “müfit ve muhtasar” yani “faydalı ve özet” bilgi. Karar tiplerini kategorize etmek ve onlara uygun süreçleri organize etmek etkin karar almak için bir başka gereklilik. Karar verme sürecinin adımları: Karar probleminin tanımlanması; Ulaşılmak istenen amaç ve hedeflerin belirlenmesi; Problemin çözümü için gerekli olan bilgilerin toplanması; Çözüm seçeneklerinin ortaya konması; Seçeneklerin uygun karar kriterleri ile değerlendirilmesi; Amaca ulaştıracak en uygun seçeneğin belirlenmesi olarak ifade ediliyor. Bu süreçler takip edildikten sonra verilen kararın etkili, uygulanabilir ve rasyonel olması ve kararın zamanında alınmış olması hususları değerlendiriliyor.
İşletmelerde karar problemleri, verildiği ortama göre, yönetim kademesine göre, yapılarına göre, bağlantılı olma durumuna göre ve göz önünde bulundurulacak kriter açısından sınıflandırılıyor. Verildiği ortama göre kararlar; belirlilik ortamında karar, belirsizlik ortamında karar, risk ortamında karar olarak ayrılıyor. Yönetim kademesine göre karar türleri; stratejik karar, taktiksel karar, operasyonel karar başlıkları altında inceleniyor. Yapılarına göre kararlar; yapılandırılmış karar, yapılandırılmamış karar ve yarı yapılandırılmış karar olarak sınıflandırılıyor. Bağlantılı olma durumuna göre kararlar; tek aşamalı ve çok aşamalı karar biçiminde ele alınıyor. Göz önünde bulundurulacak kriter açısından karar türleri; tek kriterli karar ve çok kriterli karar biçiminde sınıflanıyor. İşletmelerde karar verme yaklaşımları genel olarak; sezgisel karar verme, deneyimsel karar verme ve bilimsel karar verme şekilde ayrılıyor. Karar verme sürecinin çeşitli aşamalarında kullanılabilecek nitel tekniklerden bir kısmı; beyin fırtınası tekniği, altı şapkalı düşünme tekniği, sebep – sonuç diyagramı, akış şeması, 5N-1K ve Pareto analizi olarak sıralanıyor.
Yönetim nedir sorusuna verilebilecek cevaplardan birisi Peter Drucker’ın “yönetim her zaman bir karar verme işlemidir” cümlesidir. İyi bir yönetici başarıyı sağlamak, hedeflere erişmek maksadıyla doğru kararlar alabilen ve problemleri daha büyümeden, dallanıp budaklanmadan, olumsuzluğa dönüşmeden çözebilendir. Bir kurumun, işletmenin başarısı, başarısızlığı, etkinliği, gücü, güvenilirliği çalışanlarının, yönetim kademelerinin, üst yöneticilerinin aldıkları kararlar ve bu kararlar doğrultusunda hayata geçirdikleri uygulamalarla son derece yakından ilgilidir.
Karar verme süreçlerinde somut faktörler olarak güvenilir ve yeterli miktardaki veri, teknoloji ve organizasyon yapısının yanı sıra, kurumsal kültür, liderlik ve yöneticilik yetenekleri gibi soyut faktörler de önemli unsurlardır. Sürdürülebilir olmayı amaç edinen her işletme doğru, hedef ve başarı odaklı kararlar vermek ve bunları kararlılıkla uygulamak durumundadır diyebiliriz.