Irak’la “havuç/sopa” ilişkisi

Zeynep GÜRCANLI Yedi Düvel

Türkiye'nin en sıkıntılı komşularından biri Irak; ABD'nin önce BM'yi arkasına alarak, 2000'li yıllarda ise tüm uluslararası kuralları hiçe sayarak yaptığı müdahaleler sonrasında Irak, bir türlü belini doğrultamadı.

Irak'taki siyasi kaostan en çok etkilenen ülkelerden biri de elbette komşu Türkiye.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın geçen hafta yaptığı Irak ziyareti bu açıdan bakıldığında son derece kritikti.

 Su, ekonomi ve terör...

Fidan'ın ziyaretinde üç başlık öne çıktı; Irak petrolünü Ceyhan'a ulaştıran boru hattının yeniden açılması, sınıraşan sular meselesi ve elbette PKK terör örgütünün Irak'taki faaliyetleri.

Fidan'ın görüşmelerinde, bu konuları birbirleriyle harmanlayıp, Irak'taki tüm kesimlere "havuç-sopa" politikasıyla yaklaştığını söylemek yanlış olmaz;

Havuç kısmında su ve ekonomik ilişkiler yer aldı. Fidan, kuraklıktan muzdarip Irak'ın Dicle ve Fırat'tan daha fazla su isteğine "komisyon kuralım" diyerek yaklaştı. Ekonomik alanda ise Irak'ın iddialı projesi "Kalkınma Yolu İnisiyatifi"- ne destek vadetti. Ancak yaptığı her iki açılımın da bir şartı vardı elbette; PKK terör örgütüne karşı ortak mücadelenin arttırılması. Halen Mehmetçik Kuzey Irak'ta Pençe operasyonları zinciriyle terörle mücadeleye devam ediyor. Ancak Irak hükümetinin adım atmaması halinde bu mücadelenin bir ayağının eksik kalacağı da aşikar. Nitekim, Irak Başbakanı Sudani'nin iddialı "Kalkınma Yolu" projesinde Türkiye'nin destek sözüne karşılık, şimdiden PKK'ya karşı bazı adımlar attığı da görülmeye başlandı; Mahmur Kampı'nın etrafında daha sıkı güvenlik alındı, Türkiye-Irak sınırındaki güvenlik önlemi arttırıldı, PKK'nın fiilen yönettiği Sincar'da Irak hükümeti bu durumu değiştirmek için küçük adımlar atmaya başladı.

Petrol meselesi

Petrol konusunda da "havuç- sopa" yaklaşımı hakim oldu; Irak'ın uluslararası tahkime giderek, Türkiye'nin Kuzey Irak'taki Kürt yönetimiyle yapmış olduğu petrol anlaşması hakkında 2014-2018 yılları arasını kapsayan bir "tazminat kararı" çıkartması Ankara'nın boru hattını fiilen kapatmasına neden olmuştu. Kapatma gerekçesi resmen "depremden zarar görme ihtimaline karşı boru hattının tamir edilmesi" olsa da, Ankara'nın asıl beklentisi Irak hükümetinin hem 1.5 milyar dolarlık tazminattan, hem de 2018-2022 dönemi için açmış olduğu ikinci tahkim davasından vazgeçmesi.

Masada ilginç simalar...

Irak ziyaretini uzun tutan Fidan, Sünni, Şii ve Kürt tüm taraflarla görüştü. Irak Cumhurbaşkanı Raşid, Başbakan Şia El Sudani ve Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin beklenen temaslardı. Kuzey Irak'a da geçen Fidan, bu bölgede yönetimdeki Barzani ve Talabani ailelerinin üst düzey isimleri ile de buluştu. Türkiye ile Kuzey Irak'taki Barzani ailesinin son dönemde yakınlaşan ilişkileri malum. Ancak Fidan'ın, PKK terör örgütüne açtığı alan nedeniyle Ankara'nın, Süleymaniye'ye uçak seferlerini durdurmaya kadar varan tavır aldığı Talabani ailesinin üst düzey isimleriyle de temas etmesi dikkate değer.

Fidan'ın Irak'ta İran'ın desteklediği siyasetçi ve milis gruplarıyla temasa geçmesi de ayrıca ilginç; Irak'ın İran yanlısı eski Başbakanı Nuri El Maliki, Fatah İttifakı Lideri Hadi El Amiri ve İran yanlısı silahlı grupların lideri konumundaki Falih El Fayyad ile bir araya geldi Türk Dışişleri Bakanı.

Fidan'ın bir de Türk tarafı tarafından hiç duyurulmayan, ancak muhataplarının sosyal medyada fotoğraflarla uzun uzun açıklama yaptığı ilginç bir ziyareti oldu Irak'ta; ABD'nin resmen yaptırım listesine aldığı Asaib Ehli Hak lideri Kays Gazali ile bir araya geldi.

Özellikle bu son görüşmenin Türkiye'nin ABD ve İran ile ilişkilerinde ayrı ayrı etkisi olma ihtimali çok büyük.

Tüm yazılarını göster