İnşaat sektöründe dünya genelinde yılda 40-50 milyar ton kum kullanılıyor. Beton üretiminin yüzde 25’i kumdan elde ediliyor. Akıllı telefonlar, TV ekranları, solar paneller ve diğer elektrikli aletlerin üretiminde de kum çok önemli bir role sahip. Peki dünyanın kum kaynakları sonsuz mu?
Kum bugün inşaat ve imalat sektöründe oldukça yoğun şekilde kullanılan bir hammadde. Sadece inşaat sektöründe dünya genelinde yılda 40-50 milyar ton kum kullanılıyor. Beton üretiminin yüzde 25’I kumdan elde ediliyor.
Tedarik konusunda yaşanan temel sorun ise, kumun her zaman istenen özelliklere sahip olmaması. Bunun nedeni, çöl kumunun çok yumuşak ve düz; sahil kumunun ise tuzlu olmasından kaynaklanıyor.
Gelişmekte olan ülkelerde inşaat sektörü hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor. Hindistan’ın Mumbai şehri bunun en somut örneklerinden biri. Ülkede, sektörün ihtiyaç duyduğu kum tedariğini karşılamak için, nehirlerin dibinden kum çıkartılıyor. Aralarında Hindistan, Kamboçya ve Vietnam’ın bulunduğu ülkeler, neden olduğu çevresel zarar nedeniyle bu uygulamaya kısıtlama getirmiş durumdalar. Ve tabi ki bu kısıtlamalar da Çin ve Hindistan gibi inşaat patlaması yaşanan ülkelerde ciddi bir arz sorununa yol açıyor.
Kum mafyaları
Hindistan’da yaşanan kum kıtlığı yasadışı kum madenciliği yapan suç örgütlerinin oluşmasının başlıca nedeni. Çok sayıda cinayetin sorumlusu olan kum mafyaları, araştırmacı gazeteci Jagendra Singh cinayetinden de sorumlu.
Syracuse Üniversitesi İnşaat ve Çevre Mühendisliği Profesörü Shobha Bhatia, insanların büyük bir bölümünün yaşanan kum kıtlığından haberi olmadığını ifade ediyor. Bhatia, “Asıl sorun inşaat sektörü. Benzersiz bir hızda şehirler inşa ediyoruz. Öte yandan insanların büyük bir bölümü akıllı telefonlar, TV ekranları, solar paneller ve diğer elektrikli aletlerde de kum kullanıldığının farkında değil” yorumlarını yapıyor.
Kum kıtlığına çözüm üretmek ve alternatifl er geliştirmek amacıyla son dönemde çok sayıda araştırmacı teknoloji ve inovasyonu devreye sokmuş durumda. Cambridge Üniversitesi öğretim görevlisi Dr. John Orr bu isimlerden biri. Prof. Orr’un araştırması, plastik atıkların beton üretiminde kuma alternatif oluşturabileceğini ortaya koyuyor. Hindistan’da her gün 15 bin ton plastik atık üretildiğini ifade eden Prof. Orr, bu çözümün yaratacağı potansiyel etki hakkında da önemli bir ipucu veriyor.
Betondaki kumun yüzde 10’u plastikten
Dr. Orr çalışması hakkında şu bilgileri veriyor: “Beton üretimi için gerekli olan kumun yüzde 10’unu plastik atıktan sağlayabiliriz. Plastik atık, kum ile aynı dayanıklılığa sahip. Her ne kadar beton üretiminde ihtiyaç duyulan kum miktarının sadece yüzde 10’unu plastik atıktan sağlayabiliyor olsak da, hem hammadde kullanımını, hem de Hindistan sokaklarında plastik atık miktarını azaltmış oluyoruz. Maliyet açısından bakıldığında ise, plastik kullanımı çok daha ucuz.”
Sürdürülebilir kum madenciliği
Geliştirilen yenilikçi alternatifl ere rağmen, Dr. Orr ve diğer uzmanların asıl üzerinde durduğu konu, bina tasarımlarının değiştirilmesi gerekliliği. Dr. Orr, binalarda çok fazla beton kullanıldığına dikkat çekerken, beton kullanımının yüzde 30-50 arasında azaltılmasının mümkün olduğunu söylüyor.
Uzmanların gündeme getirdiği bir diğer konu da sürdürülebilir kum madenciliği. Bu kapsamda, orman kaynaklarının sosyal, ekonomik ve ekolojik koşullarını dikkate alan sürdürülebilir orman yönetimi gibi bir uygulamanın hayata geçirilebileceğini ifade ediliyor.
Temel soruna bakmak gerek
“The World in a Grain: The Story of Sand and How It Transformed Civilization” (Bir Tahıldaki Dünya: Kumun Uygarlığı Nasıl Dönüştürdüğünün Öyküsü) isimli kitabın yazarı Vince Beiser’in dediği gibi: “Kum, çok büyük bir sorunun küçük bir parçası. Sadece çok fazla kum tüketmiyoruz, her şeyi çok fazla tüketiyoruz. Dünya kaynaklarını sürdürülebilir olmayan bir şekilde kullanıyoruz. Temel sorun, doğal kaynakların aşırı tüketimi ve bizler de bu sorunu hedef alan çözümler üretmeliyiz. Kum, trafik veya küresel ısınmanın çözümleri birbirinden farklı değil.”