IMF tanımlı bütçe açığı 280, faiz dışı açık 160 milyar liraya yükseldi

Talip AKTAŞ 360° Ekonomik Konjonktür

Bütçe dengesindeki bozulmaya salgının negatif etkisi de eklenince açıktaki artış hızlandı. Merkezi yönetim bütçe açığı bu yılın Ocak-Haziran döneminde geçen yıla göre yüzde 39,3 artışla 109,5 milyar liraya yükselirken, faiz dışı açık da yüzde 37,2 artarak 38,2 milyar liraya çıktı. Böylece bütçe açığında yılın tamamı için öngörülen 138,9 milyar liralık tutarın yüzde 79'luk seviyesine ilk 6 ayda ulaşılmış oldu. Tek seferlik gelirlerin hariç tutulduğu IMF tanımlı bütçe açığı ise ilk 6 ayda 178,5 milyar liraya, son 12 aylık dönem itibariyle de 280,3 milyar liraya ulaştı. Artış oranları ilk 6 ayda yüzde 40, 12 aylık dönemde ise yüzde 65 olarak gerçekleşti. Tek seferlik gelirlerden bütçeye bu yılın Ocak-Haziran döneminde 69 milyar lira, son 12 aylık dönemde de 126 milyar lira kaynak girişi oldu. 12 aylık katkının 85,2 milyar liralık bölümü Merkez Bankası kâr transferi ve yedek akçelerinden oluştu. Bu dönemde 27,2 milyar liralık faiz geliri oluşurken, özelleştirmeler ve imar affından 4,8'er milyar lira, bedelli askerlik uygulamasından da 2,4 milyar liralık kaynak girişi sağlandı. Bütçe dengesinin bozulmasında, cari harcamalardaki yüksek oranlı artışlarla birlikte vergi gelirlerindeki görece zayıf seyrin, pandemi nedeniyle daha da belirginleşmesi etkili oldu. Bütçe dengesindeki bozulma ve yılın tamamı için öngörülen açık tutarına yaklaşılmış olması, hükümetin önüne iki seçenek koyuyor. İlki yeniden yapılandırma... Kısmi afları da içerecek bir vergi yapılandırmasıyla tek seferlik kaynak yaratılarak, bütçenin gelir tarafının harcamaları karşılama kapasitesinin artırılması güçlü bir olasılık olarak öne çıkıyor. Bununla birlikte gerek vergi doğuracak ekonomik aktivitenin zayıflaması gerekse de tahsilat oranlarının oldukça düşük oranlara inmiş olması dikkate alındığında, yeniden yapılandırmayla elde edilecek gelirlerle bütçe açığının belirlenen sınır içinde tutulabilmesi yine de mümkün olmayabilir. Bir ek bütçe kanunu hazırlanarak TBMM'ye sunulması ise ikinci seçenek. Her iki alternatifin birlikte gündeme gelmesi de beklenebilir.

Tüm yazılarını göster