İYİ Parti Siyaset Akademisi Başkanlığı tarafından düzenlenen İYİ Siyaset Sertifika Töreninde konuşan ve 245 öğrenciye sertifikalarını veren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ‘melez siyaset’ kavramını hatırlatarak, partilerine uygun bir tanımlama olduğuna işaret etti.
“Biz her kafadan bir ses çıkıyor diye tanımlanan bir siyasi yapıyız. Evet demokrasi bu” diyen Akşener, “Bilimsel bir kavram tartışılıyor, bize çok uygun melez siyaset. Şu anda dünya bunu tartışıyor. Ben bir kadın genel başkanım, reflekslerim farklı. İlim deniliyor da ben bilim diyorum çünkü ilim demek Müslümanlığın bilimin içerisine konulması demektir. Cumhuriyetin kurulduğu andan itibaren yapılan kavramlar üzerinden, Cumhuriyeti kuranlarla ona itiraz edenler arasında bir kavgadır. Bilim denilince pozitivizm anlaşılır ben bilim deyince hocam ilim diyecek sonuç itibarı ile biz her ikisini de bünyesinde barındıran bir siyasi parti olacağız. Dediğim şey hem demokrasi hem melez siyaset” diye konuştu.
Kutuplaşmaya dikkat çeken Akşener, bugünün Türkiye’sinin ortak noktalardan çok birbiri ile ters düşmüş bir Türkiye olduğunu belirterek, bunu aşmanın yolunun hangi siyasi görüşte olursa olsun bu farklılıkların yaratacağı enerjiden yararlanmak olduğunu belirtti.
Ali Babacan: Üye sayısını en fazla artıran ikinci partiyiz
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise partisinin beşinci il başkanları toplantısında, DEVA Partisi’nin 51 bin 237 resmî üyeyle Nisan-Ağustos arasında üye sayısını en çok artıran ikinci siyasi parti olduğunu açıkladı. Babacan, “İktidarın büyük ortağı seçim propagandasına başladı. Belli ki, mevcut iktidarın seçim bildirgesine, ben ve arkadaşlarımın iş başında olduğu, ortak aklın çalıştırıldığı dönemin başarılarını yazacaklar. Ne yapsınlar? Küçük ortağın, o krizlerin ortağının geçmişini mi yazsınlar? Seçim beyannamesine küçük ortaklarının koalisyonda olduğu dönemde, 20’den fazla bankanın battığını, yıllık enflasyonun yüzde 70’leri geçtiğini, gecelik faizlerin yüzde 7500’ü bulduğunu mu yazsınlar?” diye konuştu.
Babacan, her bireyin kendisini eşit ve onurlu vatandaş hissettiği bir Türkiye için yola çıktıklarını belirterek, “Yankı odalarında sadece kendi mahallesinin sesini duyanlara diğerlerini duyurmak için yola çıktık. Toplumsal kesimlerin arasına çekilmiş duvarları indirmek için geliyoruz. Toplumumuzun tüm değerlerinin teminatıyız. Elbette Cumhuriyet değerlerinin, kurucu değerlerimizin de teminatıyız” dedi.