Cumhuriyetin 100. kuruluş yıldönümünü işletmelerinde çalışanlarıyla birlikte kutlayan, 10 Kasım’da ise Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü sevgi ve özlemle anan Denizli iş dünyası ekim ayının son günlerinde ihracatın yıldızlarını ödüllendirdi. Denizli İhracatçılar Birliği Başkanı Hüseyin Memişoğlu’nun öncülüğünde kente değer katan rekortmen ihracatçılar TİM Başkanı Mustafa Gültepe’nin de katıldığı törende ödüllerini aldı. Denizli iş dünyasının yaşadığı bir gurur da İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) açıkladığı ikinci 500 büyük sanayi kuruluşu listesinde 11 firmayla yer almak oldu. Denizli iş dünyası için ekim ayında bir diğer olumlu gelişme ise ihracat rakamlarında yılbaşından bu yana yaşanan düşüşün hız kesmesiydi. İş dünyası temsilcilerinin yaşadığı bu moral atmosferini ithal kumaş ve iplik ithalatına getirilen ilave vergiler bozdu. Artan girdi maliyetleri karşısında Hindistan ve Pakistan başta olmak üzere rakip ülkelere rekabet etmekte zorlanan Denizlili sanayiciler ilave verginin yarattığı sıkıntıya dikkat çekti. Sanayicinin dile getirdiği Avrupa ülkeleri ile ABD’de de yaşanan resesyon nedeniyle işletmelerin yüzde 50 kapasite çalıştığı bir ortamda alınan kararın tekstil kenti Denizli’de üretim, ihracat hatta istihdamı olumsuz etkileyeceği endişesine hak vermemek elde değil. Dolayısıyla sektörün konunun çözümü için nihai ürüne yani ihracatçının desteklenmesi gerektiği görüşünü de not etmek gerekiyor.
Üretim, ihracat boyutunda gri bir tablonun hâkim olduğu Denizli’de Türk sanayinin kalite yolculuğunda büyük görevler ve sorumluluklar üstlenmiş olan Kal-Der’in Denizli’de şubeleşme çalışmaları heyecanı yaşanıyor. Genel merkezin onayı ile 12 kişilik istişare kurulu oluşturulurken şubeleşme için minimum 45 üye sayısının Ocak 2024’in ilk günlerinde tamamlanması ve Haziran 2024 gibi şubeleşmenin tamamlanması öngörülüyor. Çalışmalar hakkında bilgi veren Kal-Der Denizli İstişare Kurulu Başkanı Ekrem Ateş, “Dünya büyük bir değişim içerisinde. Dijitalleşme ve sürdürülebilirlik iki önemli konu. Denizli sanayide değişeme direnmemeli, değişimi gündemine almalı” çağrısını dile getirirken EFQM modeline adapte olan işletmelerin verimini en az yüzde 40, Kaizen çalışması yapıldığı zaman ise yüzde 80 artırdığına dikkat çekerek “Değişim tek başına olmaz. Birliktelikle olur. Kal- Der vereceği eğitimlerle belgelendirme süreçleriyle firmaları adapte ederek bu değişimde önemli görev üstlenecek” yorumunda bulunuyor.