İç turizm

Fehmi KÖFTEOĞLU BU AÇIDAN

Küresel salgından (Pandemi) sonra turizm ile ilgili değerlendirmeler yapılmaya devam ediyor.           

Konuyla ilgili olarak Türkiye’nin de üyesi olduğu Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) “Tourism Trends and Policies 2022” raporu yayınlandı. Raporda iç turizm ile ilgili geniş değerlendirmelerin yer aldığı bir bölüm de var.            

İç turizmin rolüne dikkat çekilen raporun bu bölümünde “İç talep, pandemi döneminde birçok işletmeye can suyu oldu. Hükümetler bunu dikkate almalı” denildikten sonra şu değerlendirmelere yer veriliyor:            

“İç turizm, çoğu OECD ülkesinde sektörde önemli bir yer tutuyor. Pandemiden iç turizm de ağır darbe aldı, ancak uluslararası turizmden daha iyi durumda. 2020'nin ortalarında yerel kısıtlamaların gevşetilmesi, birçok ülkede iç turizm faaliyetleri uluslararası turizmden daha hızlı toparlandı.          

Ayrıca, destinasyonlar ve işletmeler uluslararası pazarlardaki kaybı hafifletmeye çalışırken, iç turizme yeniden odaklanılmasına ve öneminin anlaşılmasına yol açtı. Bazı ülkelerde iç turizm pazarını canlandırmak için hükümetler yurttaşlarına aralarında hibe şeklinde olanların da bulunduğu çeşitli destekler sağladı. İşletmelerin uluslararası ziyaretçi kaybına maruz kalması nedeniyle iç turizmin önemi arttı. Bu alana bakış açısı değişti.”            

OECD’nin bu değerlendirme ve saptamalarından hareketle iç turizmin Türkiye’deki durumuna bakalım. Seyahat endüstrisinin iç pazarını organize turlar yönüyle değerlendirmek gerekir. Erken rezervasyon, kredi kartıyla taksitli satış, iptal olanaklarının tanınması gibi düzenlemelerle iç turizm pazarı son yıllarda büyüdü. Ancak iç turizm hâla sektörün iki ayağından biri haline gelmiş değil. Türkiye’de turizm dendiğinde akla gelen yurtdışından gelişler, yani incomingtir.           

Bir sektörün sürdürülebilir olması yurtiçi pazarındaki durumuna bağlıdır. Bu turizm için de geçerlidir. Dünyada turizmden en çok gelir elde eden Amerika ile en çok ziyaretçi alan Fransa ve İspanya’da iç turizm güçlü bir etkiye sahip ve önemli bir faktördür. Fransa’da iç turizmin payı yüzde 39, İtalya’da 35, İspanya’da 27, İngiltere’de yüzde 20’dir. Türkiye’de iç turizmin payı ile ilgili veri bulunmuyor. Dünya Turizm Örgütü (UNWTO)’nun bir çalışmasında ülkelerin iç turizm payı sıralamasında Türkiye yüzde 10’a yakın pay ile 17. sırada yer alıyor. Turizmde sürdürülebilirlik için sektörün iki ayağının güçlü olması gerekir. Tersi, tek ayakla maraton koşmaya benzer. Türkiye turizmde elde ettiği deneyim ve birikime dayalı maraton yarışındaki başarısını sürdürülebilir kılması ve sağlam temele oturtması için sektörün ikinci ayağı iç turizmi de güçlendirmek zorundadır.

Tüm yazılarını göster