İki haftadır ülkeler ve kişiler için hayati değeri olan bir konudan söz ediyordum: hukukun üstünlüğü meselesi. Bağımsız, uluslararası bir kurum olan World Justice Project’in bir ülkedeki hukukun üstünlüğünü değerlendirmek için yarattığı bir endeksi (Rule of Law Index) tanıtmaya başlamıştım. Bu endekste sekiz gösterge (Faktör) yer almakta. Bu sekiz faktörün dördünü geçen haftaki yazımda tanıtmıştım. Şimdi kalan dört faktörü tanıtacağım.
5.1- Suç etkin bir biçimde kontrol altındadır
Cinayet, soygun, insan kaçırmak, hırsızlık, silahlı soygun gibi sıradan suçlar önlenir ve insanlar yaşadıkları yerde kendilerini güvende hissederler
5.2- Halk çatışmaları etkin bir biçimde önlenir
Halk etkin biçimde silahlı çatışmalardan ve terörizmden korunur.
5.3- Halk kişisel meseleleri çözmek için şiddete başvurmaz.
Kişiler, aralarındaki sorunları çözmek için yıldırma ya da şiddete başvurmazlar; ya da devletten yanlışı düzeltmesini beklemezler; güruhların şiddetine maruz değildirler.
6.1- Mevzuat etkin biçimde uygulanır.
Emek, çevre, halk sağlığı, ticaret ve tüketici koruma ile ilgili resmi mevzuat etkili bir biçimde uygulanır.
6.2- Mevzuat, uygun olmayan etkilerden uzak biçimde uygulanır
Mevzuat özel çıkar gruplarının etkisi ve rüşvet vs. söz konusu olmadan uygulanır. Devletten alınacak izin, lisans ve sağlık hizmetleri, rüşvet vs. söz konusu olmadan sağlanır.
6.3- İdari süreçler sebepsiz gecikmeler olmadan yönetilir
Yerel ve memleket çapındaki yönetsel süreçler sebepsiz gecikmeler olmadan yürütülür.
6.4- İdari davalarda hukukun kurallarına uyulur
Ülke düzeyinde ve yerel düzeyde çevre, vergiler ve işgücü konularındaki idari davalarda hukuk kuralları geçerlidir.
6.5-Yasal süreçler olmadan ve yeterli tazminatlar olmadan kamulaştırma yapılmaz
Devlet yurttaşların ve şirketlerin mülkiyet hakkına saygı gösterir. Yasal olmayan kamulaştırma yapmaz. Yasal olarak yapılan kamulaştırmada da yeterli tazminatı verir.
7.1-Yurttaş sulh hukuk sistemine erişebilir ve maliyetini karşılayabilir
Yurttaşlar yasal yollardan haberdardır; sisteme erişebilir; yasal danışma ve avukat tutmanın maliyetini karşılayabilir; makul olmayan bedeller ödemeden yargıya ulaşabilir; süreçsel, fiziksel ve dil engelleri ile karşılaşmaz.
7.2-Sulh hukuk sisteminde ayırımcılık yoktur.
Sulh hukuk sistemi içinde sosyo ekonomik statü, cinsiyet, etnik köken, bölgesel, milliyet, cinsel tercihler, cinsiyet eşitliği ve cinsel kimliğe dayalı ayırımcılık yoktur.
7.3-Sulh hukuk sisteminde yolsuzluk ve yozlaşma yoktur.
Sulh hukuk sisteminde rüşvet ve özel çıkar gruplarının uygunsuz etkileri bulunmaz.
7.4-Sulh hukuk sisteminde yürütme organlarının uygunsuz etkileri yoktur.
Sulh hukuk sisteminde, yürütme organının veya siyasetin uygunsuz etkisi yoktur.
7.5-Sulh hukuk sisteminde makul olmayan gecikmeler yaşanmaz.
Sulh hukuk sisteminde yargılamalar ve karara varılma zamanında gerçekleşir ve makul olmayan gecikmeler yaşanmaz.
7.6-Sulh hukuk sisteminin kararları etkin biçimde uygulanır.
Sulh hukuk yargılamalarının sonuçları etkin ve zamanlı bir biçimde uygulanır
7.7-Uyuşmazlık çözmede alternatif mekanizmalar: erişilebilir, tarafsız ve etkindir.
Uyuşmazlık çözmede alternatif mekanizmalar, ekonomik ve etkindir; yolsuzluktan arınmıştır.
8.1-Cezai soruşturma sistemi etkindir.
Suçlular etkin biçimde yakalanır ve haklarında dava açılır. Polis, detektifler ve savcılar yeterli kaynağa sahiptir; yozlaşmadan, yolsuzluktan uzaktır ve görevlerini tam olarak yaparlar.
8.2- Karar alma mekanizması hızlı ve etkindir.
Suçların failleri etkin biçimde yargılanır ve cezalandırılır. Ceza yargıçları işlerinin ehlidir ve hızlı karar alırlar.
8.3- Islah sistemi, suçlu davranışını azaltma açısından etkindir.
Islah kurumları güvenlidir; Suçların tekrarını önlemede etkilidir. Mahkumların haklarına saygı gösterilir.
8.4-Cezai adalet tarafsızdır.
Polis ve ceza yargıçları tarafsızdır; sosyo-ekonomik statü, ekonomik statü, cinsiyet, etnik köken, millet olarak kökü, cinsi tercih ve cinsel kimlik üstüne dayalı ayırımcılık yapmazlar.
8.5-Cezai adalet yolsuzluk ve yozlaşmadan uzaktır.
Polis, savcılar ve yargıçlar suç örgütlerinin uygunsuz etkisinden uzaktır, yolsuzluğa bulaşmazlar.
8.6- Cezai adalet uygunsuz hükümet etkisinden uzaktır
Cezai adalet sistemi hükümetten bağımsızdır ve siyasal etkilerden uzaktır.
8.1- Cezai adalet sisteminde tüm hukuk kuralları geçerlidir.
Şüphelilerin masumiyet karinası, keyfi tutuklama ve duruşmaya çıkmadan önce makul olmayan bir süre alıkonulmama gibi temel haklarına saygı gösterilir. Şüpheliler kendileri hakkındaki delillere erişme ve onlara itiraz etme hakkına sahiptir; kötü muameleye tabi değildirler, yeterli hukuksal desteği alırlar. Mahkum olduklarında mahkumların temel haklarına saygı gösterilir.
World Justice Project tarafından 2021 yılında yayımlanan rapora göre Türkiye’nin yerini merak ediyorsunuzdur. Her bir faktör için 139 ülke arasında yerimiz şöyle:
Faktör-1: Yürütmenin gücünün sınırlanması: 134
En kötü notu buradan almışız.
Bizim altımızda yer alan ülkeler: Kamboçya, Belarus, Nikaragua, Mısır, Venezuela.
Kuvvetler ayrılığı ilkesi yürürlükten kalkınca sonuç bu oluyor.
Faktör-2: Yolsuzluğun olmaması: 69
Sekiz faktör arasında en iyi gösterge bu olmuş. Ama kötünün iyisi; 139 ülke içinde 69’uncu.
Faktör-3: Şeffaf yönetim: 107
Yürütme, bilgi paylaşımında şeffaf değil. Örneğin, büyük maliyetli kamu özel işbirliği projelerindeki anlaşma hükümleri bile “Ticari sır” söylemi ile paylaşılmıyor. Halbuki anlaşmanın bir tarafı millet, yani kamu.
Faktör-4: Haklar:133
Sekiz gösterge içinde yine en kötülerden birisi.
Bizden daha kötü durumda olan ülkeler: Bengaldeş, Venezuella, Mymmar, Mısır ve İran
Ülkedeki insan hakları ihlalleri bu sonucu getirmiş.
Faktör-5:Düzen ve güvenlik: 83
Diğer göstergelere bakınca bunda da nispeten iyi durumdayız, ama yine sıra 83.
Faktör-6: Mevzuatın uygulanması:119
Örneğin, çevre ile ilgili mevzuata uyulmaması bu göstergede sınıfta kalmamızın nedenlerinden birisi olmalı.
Faktör-7: Sulh hukuk sistemi:113
Yıllarca süren davalara tanık oluyoruz. Örneğin, bir ülkenin muhalefet partisi başkanı linç edilmek istenmiş; aradan 3 yıl geçmiş; dava hala sürüyor.
Faktör-8: Cezai hukuk sistemi:103
Masumiyet karinesi yok sayılabiliyor.
Bütün faktörler göz önünde alınınca yerimiz 117’inci sıra. Bizim üstümüzdeki yer bazı ülkeler ve sıraları da şöyle: Kore-19, Portekiz-25, A.B.D.-26, Yunanistan -48, Macaristan-69, Ukrayna-74,
Rusya Federasyonu-101
Belki içinde yaşayınca olayın vahametini fark etmiyorsunuz. Ama dışardan, tarafsız bir gözle ortaya konan bu durumu görünce canınız sıkılıyor. Bu can sıkıcı durumu biraz hafifletmek için yazımı Rahmetli Demirel’in anlattığı bir fıkra ile bitireyim.
Bekri Mustafa çoğu zaman olduğu gibi yine sarhoşmuş. Elinde şişesi ile giderken bir caminin önünden geçiyormuş. Camide bir cenaze varmış. Bekri’yi gören birisi koşup gelmiş ve Bekri’ye “Cenaze ortada kaldı, caminin hocası hastalanmış. Bize ancak sen yardım edersin. Şu cenaze namazını kıldır” demiş. Bekri Mustafa da bakmış adamlar çaresiz; kabul etmiş. Şişesini kenara koyup namazı kıldırmış. Cenaze alayı mezarlığa doğru yola koyulmuş. Cemaatten birisi gelip Bekri Mustafa’ya şöyle konuşmuş: “Ben bunca cenaze namazı kıldım. Ama böylesini görmedim. Sen bir ara tabuda eğilip konuştun sanki. Rahmetliye bir şeyler söyledin. Ne dedin?” Bekri gülmüş “İnsanlar öteki dünyaya gidince daha önce ölmüş olanlar onu karşılarmış. Merakla bizim dünyadan haber beklerlermiş. Adam ölmüş, sevdiklerinden ayrılmış, büyük bir travma geçirmiş. O sorulara uzun uzadıya cevap vermek zor olur diye düşünüyorum. Bu nedenle rahmetliye “Eğer memleketin halini soran olursa, uzun uzun anlatıp yorma kendini. Cenaze namazımı Bekri kıldırdı dersen, anlarlar.” dedim” demiş.
Geçenlerde Adalet Bakanı şöyle demişti: “Türkiye'de tweet attı diye hakkında soruşturma başlatılan bir kişi yok. Tweetin içinde yazandan dolayı soruşturma açılıyor”. Ülkemizdeki hukukun ne halde olduğunu bir yabancıya anlatmak için belki böyle uzun uzadıya endekslere falan gerek yok. “Böyle bir kelam eden bir adalet bakanımız var” desek yeter sanırım.