Sanayi 4.0'ı konuşarak tüketmiştik ki tam zamanında Sanayi 5.0 yetişti. COVID-19 sonrası için hazır bir sanayi politikası gündemimiz oldu. Hatırlarsanız 2011'de Almanya yeni teknoloji ve sanayi stratejisinin çerçevesini çizen Sanayi 4.0 programını başlatmıştı. Amaç sanayide dijitalleşme ve otomasyonu hızlandırmaktı. O sıralar yeni teknolojilerle sanayi politikasını ilişkilendiren strateji belgeleri farklı ülkelerin de gündemine girdi ve ABD, Çin derken herkes arka arkaya adını bazen Sanayi 4.0 dedikleri bazen de farklı isimlendirdikleri programlar açıkladı. Şirketler değer zincirlerinin dijitalleşmesine uyum sağlamak için, kendi dönüşüm stratejilerini tasarlayıp uygulamaya başladılar. Bu arada Türkiye'de de çokça Sanayi 4.0'ı konuştuk. Sonra bizim de sanayi strateji belgelerimize, kalkınma planlarımıza konu oldu ve sanayide dijitalleşme için bir yol haritası tanımladık. Dijital teknolojilerin değer zincirinin farklı aşamalarına girmesi ve üretim süreçlerinin dijital teknolojilerle yeniden şekillenmesi, böylece sanayide verimlilik artışları şirketlerin de ülkelerin de gündemlerine yerleşti derken Sanayi 5.0 geldi. 2021'in ilk günlerinde Avrupa Birliği Sanayi 5.0'ı duyurdu. Sanayi 5.0 farklı biçimlerde son zamanlarda gündeme getirilmeye başlamıştı. 2019 ve 2020'de hazırlıklara ilişkin bilgilendirmeler paylaşılıyordu fakat strateji dokümanlarıyla duyurusunu 7 Ocak'ta yaptılar. Nedir Sanayi 5.0? İnsan merkezli ve sürdürülebilir sanayiye geçiş için yeşil ve dijital teknolojilerle dönüşüm diye özetleyebiliriz. Yeni dönem sanayi politikasının çerçevesini çizen birkaç anahtar kelime var: Sürdürülebilirlik, insan, yeşil teknolojiler ve yine dijitalleşme. Sanayi 4.0'a tamamlayıcı bir yeni strateji tasarladıklarının altını çiziyorlar. Sanayi 4.0'daki dijital teknolojilerin önemi devam ediyor fakat bununla birlikte bir zorunluluk olarak sürdürülebilirlik çerçevesi ve yeşil teknolojilerle dönüşüm geliyor. Zorunluluk olduğunu özellikle belirtiyorlar. Yapsak güzel olur ama yapmasak da olur gibi bir durum söz konusu olmadığını, Sanayi 5.0 stratejisinin sürdürülebilir bir dünya için zorunlu olduğunu her yerde söylüyorlar. Şirketlerin, sektörlerin, ülkelerin rekabet güçlerini koruyabilmelerinin yolunun Sanayi 5.0 adaptasyonu olduğunun altı önemle çiziliyor. Sanayi 4.0'da dijital teknolojilerle dönüşerek verimlilik artışlarından bahsederken, Sanayi 5.0'da konu genişliyor. Ayrıca COVID-19 sonrasında artık bu tür şoklara daha dirençli sektörler oluşturabilmek için de, Sanayi 5.0'ın rolünün üzerinde duruluyor. Sanayi 5.0'ın önemli bir parçasını bir süredir bahsettiğim Avrupa Yeşil Mutabakatı oluşturuyor. Yeni stratejideki yeşil dönüşüm bu mutabakat etrafında şekilleniyor. Aynı zamanda yine önceki yazılarda bahsettiğim AB'nin yeni araştırma ve inovasyon stratejisi de Sanayi 5.0'ın bir parçası olarak görünüyor.
Sanayi 5.0 ile öne çıkan teknolojiler neler diye bakarsak; yeşil ve dijital teknolojiler üst başlığında 6 temel alandan bahsetmek mümkün. Veri depolama ve analiz teknolojileri öne çıkan alanlardan biri. Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji teknolojileri beklediğimiz gibi listede var. Dijital ikiz (digital twins) ve simülasyon teknolojileri bir diğer alan. İnsan-makine ilişkisinin kişiselleştirilmesine yönelik robotik, AR, VR gibi teknolojilerin yanında bilişsel insan becerilerini tetikleyecek yapay zeka ve insan beyninin ilişkisini konu alan alt alanlar öne çıkıyor. Bunun dışında yapay zeka tabii ki ayrı bir başlık olarak da gündemde. Son olarak biyoteknolojiyle dönüşüm ve burada da özellikle akıllı materyaller Sanayi 5.0'da kritik role sahip teknoloji alanları arasında yer alıyor.
Hep bahsettiğimiz Ar-Ge süreçlerinin multidisipliner yaklaşım gerektirerek karmaşıklaşması ve bununla birlikte işbirliklerinin kritik önemi Sanayi 5.0 ile yeniden öne çıkıyor. Sanayi 5.0'da yaşam bilimleriyle bilgisayar bilimlerinin birlikteliği vurgulanıyor. Daha sistematik bir inovasyon yaklaşımına ihtiyacın her geçen gün arttığı ortada. Biz genellikle kavramları anlamadan sevip kullanmayı seviyoruz. Sanayi 5.0; inovasyon, Sanayi 4.0 gibi olmasın. Felsefesini, temel esaslarını anlayıp Türkiye'ye özgü teknoloji ve sanayi politikası yol haritasını çizip ilerleyelim bu kez. Sanayi 5.0 sürdürülebilir bir dünya için zorunluluk. Bunu kendi ekonomi programımızın bir parçası haline getirip, önceliklerimizi doğru belirleyip farklı sektörlerde rekabet gücünü artırıcı bir senaryo oluşturmak bizim elimizde. Umarım geç kalmadan...