Katma değerli üretimde sağladığı artış sayesinde bir ülkenin ekonomik büyümesine en fazla katkı veren etkenler arasında yer alan yüksek teknoloji, aynı zamanda uluslararası rekabet gücü açısından belirgin bir avantaj oluşturuyor. Yenilikçi ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi bir yandan yeni iş olanakları oluştururken diğer yandan verimlilikte artış sağlıyor. Bu nedenle yüksek teknolojili üretimin teşvik edilmesi ve yatırımların desteklenmesi ülkemizin ekonomik kalkınma ve refah seviyesi açısından büyük öneme sahip.
26 Temmuz’da tanıtımı yapılan HIT-30 High Tech Türkiye Yüksek Teknoloji Yatırım Programı, ülkemizin bu alandaki ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik başlatılan önemli girişimlerden biri olarak sanayiciler ve ihracatçılar tarafından ilgiyle takip edildi. Sayın Cumhurbaşkanımızın açılış konuşmasını yaptığı tanıtım toplantısında, yüksek teknoloji yatırımları için sunulacak destekler ile ilgili oldukça dikkat çekici detaylar paylaşıldı.
Program kapsamında yarı iletkenler, mobilite, yeşil enerji, ileri imalat, sağlıklı yaşam, dijital teknolojiler, haberleşme, uzay başta olmak üzere yüksek teknoloji alanında değer zincirlerini geliştirecek yatırımlar yapılması teşvik ediliyor. Yeni teknolojileri odağa alan, rekabet için gerekli ekonomik ölçeğe sahip olan, teknik yetkinlik ve mali yeterliliğin olan, teknolojik kazanım boyutu içeren yatırım projelerine finansman imkanları ve pazar geliştirme desteklerinin sunulması planlanıyor. İlk aşamada elektrikli araçlar, bataryalar, çipler, rüzgar ve güneş teknolojileri alanındaki projeler için başlatılan çağrılar ile destek sağlanacak. Bu alanlardaki teknoloji yatırımlarına ciddi tutarda istihdam, yatırım yeri tahsisi, vergi muafiyeti ve finansman destekleri verilecek. Ayrıca büyük teknoloji firmalarının araştırma geliştirme merkezlerinin Türkiye'ye kazandırılması da programın ana hedeflerden biri.
Elektrikli araçlar önümüzdeki dönemde büyüme potansiyeli yüksek olan sektörlerin başında geliyor. İlk yerli elektrikli otomobilimiz olan TOGG ile ülkemiz bu alanda önemli bir atılım gerçekleştirdi. Uluslararası otomotiv firmalarının da elektrikli araç yatırımları için Türkiye'yi tercih etmeye başladıklarını görüyoruz. Dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi olan Çin merkezli BYD firması, 1 milyar doları aşan tutarlı bir yatırım ile ülkemizde üretim tesisi ve AR-GE merkezi kuracak. İlerleyen dönemde elektrikli araç sektöründe ülkemize yeni yatırımların gelmesini bekliyoruz.
Elde edilen bu ivmenin HIT-30 Programı kapsamında sunulacak yatırım destekleri ile güçlendirilmesi son derece etkili olacaktır. Program kapsamında elektrikli araç üretim kapasitenin yıllık en az 1 milyon adede çıkarılmasını öngören 5 milyar dolarlık teşvik paketinin devreye alınması söz konusu. En az 150 bin araç kapasiteli, %51 yerli üretim planı ve Ar-Ge merkezi kurulması şartlarını karşılayan yatırımlara, belirli sayıda araç için gümrük vergisi muafiyeti ve/veya %15’e varan hibe, %80’e varan vergi teşviki verilecek. Bu sayede yerlilik oranı ve ihracat potansiyeli yüksek yeni nesil elektrikli araç yatırımlarının ülkemize kazandırılması hedefleniyor.
Elektrikli araçlar için en hayati bileşenlerden batarya üretiminde ise, 2030 yılına kadar 80 GWh bir kapasite ile Türkiye’nin bölgesel bir üretim üssü seviyesine ulaşması öncelikler arasında. Bu kapsamda en az 5 GWh kapasiteli, hücre dahil üretim ve Ar-Ge merkezi kurulması şartlarını karşılayan yatırımlar için, MWh başına 6 bin dolara kadar sağlanacak hibe desteğini içeren toplamda 4,5 milyar dolarlık teşvik paketi sunulacak. Diğer yandan %25’e varan hibe desteği ve %60’a varan vergi teşviki verilmesi öngörülüyor.
Global teknoloji rekabetinin en fazla olduğu alanlardan bir diğeri olan çip teknolojileri özellikle dijitalleşme süreci için kritik öneme sahip. Ülkemiz için de teknolojik gelişim açısından çip tasarlama ve üretme kapasitesinin artırılması oldukça önemli. HIT-30 Programı’nda çip üretim kapasitesi bu boyutuyla ele alınıyor. Güncel üretim teknolojilerine dayalı en az bir endüstriyel ölçekli çip fabrikasının ülkemizde kurulması için 5 milyar dolarlık bir teşvik paketi sunuluyor. 65 nanometre veya daha ileri teknolojide çip üretimi gerçekleştirmeye yönelik yatırımlara %30’a kadar sermaye katkısı, %10’a varan hibe, %80’e varan vergi teşviki verilmesi planlanıyor.
HIT-30 Programı'nda öne çıkan alanlardan biri de yeşil enerji. Güneş paneli üretiminde Avrupa’da birinci ve dünyada dördüncü, rüzgâr enerjisi üretim ekipmanı arzında ise Avrupa’da beşinci olan ülkemizde yenilenebilir enerji yatırımları giderek artıyor. Rüzgâr enerjisinde kritik bileşenler ve off-shore türbinler gibi ürünlerin imalatının desteklenmesi ve yerli bir rüzgâr enerjisi markasının oluşturulması hedefleniyor. Toplamda 1,7 milyar dolarlık kaynak ayrılan bu yatırımlar için %20’ya varan hibe destek ve %60’a varan vergi desteği sunulacak. Güneş enerjisinde ise yıllık toplam 15 GW bir kapasitenin kurulumu için, en az 5 GW üretim kapasitesine sahip yatırımlara MW başına 8 bin dolara kadar hibe desteği sağlanacağı belirtiliyor. Bu destek toplamı ise 2,5 milyar doları buluyor.
Diğer yandan büyük teknoloji firmalarının Türkiye'de Ar-Ge merkezleri açmalarını teşvik etmek amacıyla, Ar-Ge faaliyetleri bakımından dünyanın en büyük ilk bin firmasının ülkemizde kuracağı yeni merkezlerin personel giderlerinin yarısına kadarlık kısmı 5 yıl süreyle karşılanacak. Ar-Ge işbirliklerine hibe desteği verilerken kurumlar vergisi istisnası da destek türleri arasında. Bu yatırımlara 1 milyar dolarlık destek verilmesi öngörülüyor.
İlk aşamada öncelikli olarak belirlenen altı çağrıya ilave olarak, ilerleyen dönemde hiper ölçekli veri merkezleri, biyoteknolojik ilaçlar, yeşil hidrojen ve endüstriyel robotik sistemler başlıklarında çağrıların açılması bekleniyor. Program kapsamında toplam 20 milyar dolar seviyesinde özel sektör yatırımının ülkemize kazandırılması amaçlanıyor. Ayrıca vergi teşvikleri ve hibe desteklerinden oluşan toplam 30 milyar dolarlık kaynak yüksek teknoloji yatırımlarına yönlendirilecek.
Önümüzdeki dönemde uluslararası doğrudan yatırımlarda güçlü bir artış yaşanmasını bekliyoruz. Verilecek destekler ile birlikte yüksek teknoloji alanında gerçekleşecek her yatırım ülkemizin ekonomik kalkınmasına önemli katkı sağlayacak. Bu kapsamda Türkiye’yi ileri teknoloji alanında küresel bir merkez haline getirme amacıyla başlatılan HIT-30 High Tech Türkiye Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ülkemizde yüksek teknoloji yatırımlarının gelişimi açısından büyük potansiyel sunuyor.