Her fabrika artık bir gümrük idaresi olabilecek

Sercan BAHADIR Gümrükte Gündem

Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) uygulaması son dönemde tüm şirketlerin ana konusu. Her şirkette bir şekilde ambalajlama faaliyeti olduğu için GEKAP uygulamasından sorumlu olmamak neredeyse imkânsız. Bu da tüm şirketlerin ciddi anlamda bu konuya eğilmelerini ve dar zamanda doğru beyan yapmalarını gerektiriyor. İlk beyan için son tarih (bir erteleme olmaz ise) 2 Mart Pazartesi günü idi. Gelir İdaresi Başkanlığı bu sürenin kısa olduğuna ilişkin geri bildirimleri dikkate alarak ilk beyanname süresini 30 Mart olarak uzattı.

Şirket gündemlerinde GEKAP konuşulurken aslında gümrükteki gündemi değiştiren yeni bir gelişme oldu. Geçen haftanın son günü dış ticaret ve gümrük camiasını çok yakından ilgilendiren bir mevzuat değişikliği ile Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü(YYS) sahibi olanlara tanınan “ithalatta yerinde gümrükleme” uygulamasının esasları yayınlandı. Uzun süredir beklenen ama yürürlüğe girmesine bir türlü karar verilemeyen bu uygulama sonunda hayata geçmiş oldu. 

Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü (YYS) uygulaması önemli bir adım

Dış ticaret işlemlerinde en önemli maliyetin “gümrükleme yöntemi” olduğunu zaman zaman dile getiriyoruz.  Bunun nedeni gümrükleme işlemlerinde yaklaşık olarak 6 farklı Bakanlık ve 300 adet farklı belge kullanılması. Bu yapısal durum, aynı zamanda gümrükleme işlemini karmaşık ve anlaşılması zor hale getiriyor. Bu durumun önüne geçebilmek için güvene dayalı daha sade bir gümrükleme modeline geçmek gerekiyor. İşte bu noktada YYS uygulaması önemli.

Öncelikle YYS, gümrükleme bakış açısını kökten değiştiren bir uygulama. Bu statüye sahip şirketler ilk etapta beyanları esas alınarak gümrükleme işlemleri elektronik ortamda gerçekleştiriliyor ve muayene işlemleri “yeşil hat” üzerinden yani ithal esnasında kontrol edilmeden sonlandırılıyor. Gümrükleme işleri ile uğraşan kişiler bilir, bir eşyanın gümrük idaresine sadece beyan ile işlemlerini tamamlayabilmek çok önemli bir hız ve maliyet avantajı yaratır.

Aynı zamanda bu statü kamu nezdinde bir güven belgesi niteliği taşır. Çünkü, YYS mevzuatındaki “güvenilir olma koşulu” sağlanmıştır. Güven belgesi, başta Ticaret Bakanlığı olmak üzere kamu kurumları ile işlemlerde dikkate alınır ve şirketin kendisini ifade etmesi mukayeseli olarak daha kolay olur. Bu kısım doğrudan şirketler tarafından bir avantaj gibi gözükmese de ciddi anlamda bir pozitif dışsallık yarattığını göz ardı etmemek gerekir.  Nitekim  ithal ve ihraç edilen eşyaların daha az muayeneye tabi tutulması bu bakış açısının bir sonucu.

“İthalatta yerinde gümrükleme” ile yeni bir gümrükleme yaklaşımı geliyor

YYS açısından en önemli uygulama “yerinde gümrükleme” imkânı. Bu uygulama gümrük idaresinin gümrükleme alanını şirketlere devretmesi anlamına geliyor. Özetle bu hakkı kullanan şirketler eşyalarının gümrük işlemlerini gümrük idaresi veya onun uygun gördüğü yer yerine şirketleri içinde belirlenen alanda uygun görülen yerde sonlandırabiliyorlar. Bir nevi firmanın fabrika veya tesisi bir gümrük idaresi oluyor.

İhracatta yerinde gümrükleme uygulaması daha önce hayata geçmişken ithalatta yerinde gümrükleme uygulaması için bir alt yapı çalışması gerektiği ifade ediliyordu. Ancak geçen hafta yapılan bir değişiklik ile bu uygulama için de artık bir engel kalmamış oldu. Bu aslında YYS sahibi şirketler için en çok beklenen uygulamalardan biriydi. Çünkü esasen gümrükleme açısından ihracat tarafı çok tartışılan bir konu olmuyordu. Asıl sorun hep ithalat tarafıydı.  İthalat maliyetlerini ciddi anlamda azaltması beklenen bu uygulama ile YYS arzu edilen düzeye çıkacağını söyleyebiliriz.

Ne yapılmalı?

İthalatta yerinde gümrükleme uygulaması ile gümrükleme modeli ciddi bir değişim içerisinde. Ticaret Bakanlığı nezdinde bu uygulamayı destekleyen kağıtsız beyanname, tek pencere gibi gümrük 4.0 uygulamaları ile ithalatta en önemli maliyet kalemimiz olan geleneksel gümrükleme modelimizin de bir değişime uğradığını söyleyebiliriz. Bu modern yaklaşımlara ayak uydurmak için şirketlerin ilk önce YYS gibi statülere sahip olmaları büyük önem taşıyor. Şu an için YYS sahibi şirket sayısı yaklaşık 500 civarında. Bu da ithalat ve ihracat işlemlerimizin %40’ına tekabül ediyor. Ancak halen bu konuda yol almamız gerekiyor. Bu nedenle YYS sahibi olmayan şirketlerin yeni uygulamaları da dikkate alarak değerlendirme yapmaları gerekiyor.

Diğer taraftan firmalar YYS sahibi olsa da yerinde gümrükleme avantajına sahip olmayabilir. İlk etapta ithalatta yerinde gümrükleme için şirkete nasıl bir avantaj yarattığının tespit edilmesi gerekiyor. Daha sonra ithalatta yerinde gümrükleme şartlarını sağlamak için YYS statüsünde bir güncelleme yapılması gerekiyor. Yeni bir bakış açısı getiren bu yaklaşım önümüzdeki yıllarda gümrükleme modelimizi de ciddi anlamda değiştirecektir.  

Tüm yazılarını göster