Harman veresiyeyi iyi biliriz köyleri dolaşıp çekyat sattık

Sadi ÖZDEMİR
Sadi ÖZDEMİR EKONOMİDE SAĞDUYU

Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan ile sohbet ediyoruz. Her iş insanının girişimcilik hikâyesinde, önemli ‘karar anları’ ya da işleri bir anda başka bir seviyeye taşıyan kaldıraç etkisi sağlamış ‘mucize ürünler, bir vesileyle sermaye desteği, tam zamanında uygun kredi, çok satın alan birkaç müşteri, bakir bir pazarın keşfedilmesi’ gibi şeyler vardır. Davut Doğan ve kardeşlerinin hikâyesinde bunların tamamı var. Söz döndü dolaştı ve Davut Doğan’ın geçen yılın sonlarına doğru yayınlanan ‘Altın Bulmadan Zengin Olunmaz’ adlı kitabına geldi. Kitabın adını neden böyle koyduğunu sordum. Davut Doğan şöyle başladı anlatmaya:

“Biz uzun yıllardır İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırmasında listeye giriyoruz. Yaklaşık 4 bin kişilik çalışanımızla da ‘istihdamda’ ilk 100’deyiz. Bayilerimizdeki çalışanlarla 10 bin kişiye yakınız. Doğtaş, Kelebek Mobilya, enerji yatırımlarımız, inşaat işlerimiz, yurt dışındaki yatırımlarımız vs. büyümeye de devam ediyoruz. Bigalıyız ve mobilya işine ilk kez Biga’da başladık. Babam Biga’da kahvecilik yapardı, esnaftı ve 6 erkek evlat büyüttü. Bir köylüsü ‘Ali abi sen bu kahvede mobilya sat daha çok kazanırsın’ diyor. O da 1972’de mobilya işine giriyor ama kahveciliği bırakmıyor. Çünkü mobilya işi tutar mı tutmaz mı bilmiyor. 35 metrekarelik ilave bir yer tutup mobilya satmaya başlıyor. Biz de yaz aylarında gezmek yerine hep babamıza yardım ettik.”

Buğday, domates, çeltik ne zaman çıkar?

Davut Doğan, şöyle devam ediyor: “Ben, Eskişehir Devlet Demir Yolları Parasız Yatılı Okulunu kazanmıştım, okul biter bitmez devlet memuru oldum. Bandırma Limanı’nda çalışmaya başladım sonra Çankırı’da çalıştım. Kardeşlerimle babam işleri büyütürken beni de çağırdılar ve ‘gel hesap kitap işlerini sen yap’ dediler. Memurluğu bırakmak zordu ama kendi kendime ‘iş yürümezse muhasebecilik yaparım’ dedim ve memurluğu bırakıp kardeşlerime katıldım. 1987’de bir atölye açtık ve ilk üretime başladık. Her devrin bir ürün fırsatı vardır ki o zamanlar yer yataklarından çekyata geçiş dönemiydi ve çekyatlar çok satıyordu. Biz de ikinci el makineler aldık ve 10 bin dolarlık bir yatırımla üretime başladık kiraladığımız atölye ise 80 metrekareydi. Bir taraftan da yeni mağazalar açıyoruz ama stok da olmasın istiyoruz ve köy köy dolaşık çekyat satıyoruz. Biz harman veresiyeyi iyi biliriz. Buğday ne zaman, domates ne zaman, çeltik ne zaman ona göre veresiye yapıyorduk. İşler öyle büyüyordu. Sonra liseyi bitiren her kardeşe seni Çan’a, seni Çanakkale’ye seni Bandırmaya yerleştirelim dedik yerleştirdik. İsmail’i de üretimin başına koyduk. Öylece ilerledik. Atölyeden Biga’da sanayi sitesine geçtik, arsa alıp fabrika kurduk. Trakya’dan bayilik istekleri gelmeye başladı. Baktık ki işler daha da güzel gidiyor. Halk Bankası’na gittik ve orada güzel krediler vardı. 2 yıl ödemesiz 7 yıl vadeli kredi de aldık. O zamanlar kredi almak da hoş karşılanmazdı, söylenmezdi de, kimseye duyurmadık. O krediyle yeni makineler aldık işi daha da büyüttük. Sonra diğer bütün KOBİ teşviklerinden de yararlandık. 1994’de bir ihracat fırsatı çıktı, bir asker arkadaşım Arnavutluk’a gitmiş, oradan bizi ziyarete gelmişti, ‘sen gel ben orada küçük mağaza tuttum gel çalışalım mobilya satalım’ dedi. Ben de gittim oraya ve Arnavutlarla tanıştık ve ortak şirket kurduk. Tiran’da mağaza açtık ve öyle güzel ihracatlar yaptık ki sorma, sonra Makedonya’ya gittik ve orada da ortak şirket kurduk sonra da Bulgaristan’da bir şirketimiz olsun istedik.

Biga bayisi olamadığımız Kelebek’in sahibi olduk

Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, Türkiye’nin ‘sanayi tarihinde’ çok önemli yeri olan Kelebek Mobilya ile ilgili de şunları söylüyor: “Kelebek, 1935’te, cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Atatürk’ün ve bakanlarının imzası ile uçak kanatlarına kontroplak üretimi için kurulmuş. Arsa tahsisi, makine ithalatı bakanlar kurulu kararıyla olmuş. Mobilya tarihimizin de en köklü en kurumsal şirketidir. Ben memurluktan ayrılıp Biga’ya geldiğimde, Ali Doğan ve Oğulları-Doğanlar Mobilya’ydık. Kelebek Mobilya’nın bayiliğini alma hayali kuruyordum. Bayilik için müracaat ettiğimizde ‘kasabalara bayilik vermiyoruz’ demişlerdi ve alamadık. Çok şükür yıllar sonra şirketin tamamını almak bize kısmet oldu.”

Tüm yazılarını göster