Güneşe bireysel sürdürülebilir yatırım

Geçenlerde enerji sektörü liderleri ile bir sanal yuvarlak masa toplantısındaydım. Kendilerini dinledikten sonra çok mutlu oldum, çünkü duyduğum gelişmeler ve öngörüler bundan 12 sene önce Greenpeace Akdeniz’in Genel Direktörü olarak çalıştığım zamanki taleplerimizi ve gitmemiz gereken noktayı tanımlıyordu. Demek ki sivil toplum kuruluşlarının talep ve öngörüleri dikkate alınınca basiretli yol alınıyordu. Fakat bu sefer gittikçe ve hızlanarak derinleşen iklim krizi nedeniyle önümüzde bir ikinci 12 yıl yok. Şu anda kömür yatırımları zaten her açıdan akılsızca, doğalgaz ise 10 yıl içinde kömürle aynı kaderi paylaşacak. Öte yandan rüzgar ve jeotermal enerji şirketlerinin yerel halkları karşılarına almadan onlarla birlikte onların dertlerini giderecek şekilde, ortak hareket ederek planlama ve kurulumları yapmaları gerekiyor. Yoksa gereken hız ve genişlikte yenilenebilir enerji varlığını harekete geçiremeyecekler.

Gündeme gelenler arasında bu merkezi santrallerin de önüne geçmekte olan dağıtık sistemler, akıllı şebekeler ve verimlilik gibi önemli konular vardı. Dağıtık enerji derken biz de bireysel sorumluluğumuzu yerine getirdik ve evimizin çatısına şebeke ile entegre 6kW gücünde fotovoltaik paneller kurduk. Böylece elektrik faturamız sıfırlanıyor. Üstelik leasing ile de aldığımız için elektrik faturası öder gibi sistemin finansmanını yapıyoruz. Geri ödeme süresi 6,5 yıl. Hele ki bizim yaptığımız gibi bir de elektrikli araba alırsanız ÖTV %4-%15 ve petrole de ödemiyorsunuz. Ve böylece bu süre yaptığınız kilometreye göre 5,5 yıl veya daha azına düşüyor. Kenarda paranız varsa bunun mevduattan çok daha kârlı olduğunu veya leasing ile de gerçekleştirebileceğinizi söyleyebiliriz...

Bazen düşünüyorum, bankaların bu leasing opsiyonunu bangır bangır duyurmamalarının nedeni hazırda parası olanların mevduatları çekip yatırıma yönlendirmeleri korkusu mu diye? Bankalar yapmıyorsa, bunu güneş enerjisi sektör dernekleri ve birlikleri niye herkese duyurmuyor? Paranın her geçen gün değer kaybettiği enflasyonist ortamda bu yatırımı yapmak oysa ki çok akılcı. Üstelik hem kesemiz, hem ülkemiz, hem de iklim için. Bazı zorlukları var şüphesiz, kaliteli ekipmanlar kullanan, güvenlik önlemlerini tam uygulayan, güvenilir bir şirket bulmanız gerekli. Aynı zamanda bürokratik işlemleri çözmek konusunda size yardımcı olmaları zorunlu. Zira elektrik dağıtım şirketleri ve çatı onayı vermesi gereken belediyeler bu konuda hala çok bilgisiz, bilgisiz oldukları için de zorluk çıkarabiliyorlar. Yine burada dağıtım şirketlerinin elemanlarını iyi eğitmeleri gerekiyor ve buna da sektör dernekleri önayak olmalı.

İklim krizini aşmak için gereken her şeye sahibiz, yeter ki "İklim için Cumalar” aktivisti 18 yaşındaki Selin Gören’in dediği gibi herkes kendi sorumlu olduğu pozisyonda en doğrusunu yapsın. Haydi...

Tüm yazılarını göster