Sayın DÜNYA okurları, gümrük müşavirleri kendilerine verilen belgelere göre beyan yapıyorlar. Belgelerin sıhhatini kontrol etme yetkileri bulunmuyor. Ancak, zaman zaman sorumlu tutuldukları da olabiliyor. Karmaşık bir konu bu...
Geçen hafta İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği bir konudaki müşavir sorumluluğu konusu idareye aktarmış ve idarelerde işlem gören ve “sistem -beyan farkı” bulunan gümrük beyannamelerinin yapılan ikincil kontrolleri sonucunda gelir eksikliği tespit edilen durumlarda, ithalatçı firmaya ve müşavire Gümrük Kanunu ile Kabahatler Kanunu uyarınca, düzenlenen ek tahakkuk ve ceza kararlarına ilişkin itirazlar konusundaki sıkıntılar dile getiriliyor.
Aslında, “kanunen alınması gereken vergilerin tamamen veya kısmen tahsil edilmemesine sebep olduğu takdirde beyanın yapılabilmesi için bu verileri veren ve bu verilerin yanlış olduğunu bilen veya bilmesi gereken kişiler de gümrük vergilerinden sorumludur.” Hükmü dikkate alındığında; kabahatin işlenişine birden fazla kişinin iştirak etmesi halinde bu kişilerin her bir hakkında, fail olarak idari para cezası verileceği biliniyor.
Hal böyle olunca, gümrük kanununda yer alan idari para cezalarında belirtilen kabahatin işlenişine iştirak edenler adına ayrı idari para cezası düzenlenerek, bu idari yaptırım kararlarının ilgilisine tebliğ edilmesi gerekiyor.
Gümrük beyannamelerine ilişkin BİLGE programında yer alan “Vergi ve Dokümanlar” bölümde, BİLGE sistemi tarafından hesaplanan ve mer`i mevzuat gereği tahakkuk etmesi gereken gümrük vergilerinin dolaylı temsilci tarafından, beyan aşamasında “SİLME” işlemi yapıldığı tespit edilirse; “beyanda kullanılan verilerin yanlış olduğunu bildiği veya mesleği icabı ve mutat olarak bilmesi gerektiği” şartlarının oluştuğu değerlendirilmesi yapılıyor
Kanımca bu çok muğlak bir değerlendirme oluyor
Belirtilen durumların aksine gümrük müşavirlerine iştirak hükümleri uyarınca idari para cezası düzenlendiğine dair örnekler var ise bunların Bölge Müdürlüğü’ne intikal ettirilmesi isteniyor. Dolayısıyla olay bazında değerlendirme yapılacağı anlaşılıyor.
Netice itibariyle, hele hele iştirak hükümleri geniş anlamda değerlendirilirse bir fiil için çok sayıda kişiye para cezası kesilmesi ile karşı karşıya kalınabiliyor. Sıkıntı iki kanun arasındaki uyumsuzlukta yatıyor. Umarım, uzun zamandır sorun teşkil eden bu konunun çözümü yasal düzenleme ile çözülür.