Bayramı fırsat bilip günlük hayattan biraz uzaklaşalım ve göğe bakalım mı? İnsanlığın 20 Temmuz 1969’da aya varmasından sadece yarım asır sonra, uzay turizmi giderek daha ulaşılabilir bir hedef oluyor. En azından milyarder teknoloji girişimcilerinin amacı bu.
Tesla’nın kurucusu Elon Musk’un SpaceX roketi geçtiğimiz aylarda gündem olmuştu. Space X ‘sadece sivillerden oluşan’ ilk mürettebatını Eylül ayında uzaya gönderecek. Ancak Musk bu yolculukta olmayacak – zira rakibi Virgin Galactic’in uzay seyahatinden bilet aldı bile!
Cep telefonundan havayoluna, müzikten demiryolu işletmeciliğine uzanan pek çok alanda faaliyet gösteren Virgin Group’un kurucusu Richard Branson, 11 Temmuz’da ilk ticari uzay seyahatini gerçekleştirdi. İki pilot ve dört yolcudan oluşan ekip, deniz seviyesinden 89 kilometre yükseğe çıktı ve yerçekimsiz ortamda birkaç dakika kaldı.
Tabii bu ‘ilk’, uzayın nerede başladığı konusunda tartışmaları da beraberinde getirdi. Atmosfer ile uzay arasında sınır olarak kabul edilen Karman hattı, deniz seviyesinin 100 kilometre üzerinde bulunuyor. Mukayese için, Uluslararası Uzay İstasyonu 400 kilometre yukarımızda.
Aya ayak basmanın yıldönümünde, 20 Temmuz’da, bir başka milyarder Karman hattını aşmayı deneyecek: Amazon’un kurucusu ve dünyanın en zengin insanı Jeff Bezos. Bu seyahatte tarihteki en yaşlı uzay yolcusu olan 82 yaşındaki Wally Funk ve tarihteki en genç uzay yolcusu olan 18 yaşındaki Oliver Daemen de yer alacak. 28 milyon dolara bir koltuk alan bir yolcunun ‘işlerinin yoğunluğu’ dolayısıyla biletini ertelettiğini de ekleyelim. Meşguliyeti ne acaba?!
Hatırlarsanız Mars'a giden uzay aracına isim yazdırmak için en fazla başvuru Türkiye'den gelmişti (2.5 milyon kişi, ikinci sıradaki milyar nüfuslu Hindistan'dan başvuranların 1.5 katı). Yani en azından heves seviyesinde bizi de ilgilendiren bu konuyu takip etmemizde yarar var.
Üstelik, bu tip faaliyetlerin iki önemli rolü var. İlki ufkun genişlemesi. İnsan, ilk kez uçabilmesinden (12 saniye ve 37 metre) sadece 66 sene sonra aya ayak basmayı böyle başardı. Einstein’ın dediği gibi ‘tahayyül bilgiden daha önemlidir’. İkincisi, bu tip iddialı atılımlar sayesinde gelişen teknolojiler. Internetten cep telefonuna, günlük hayatta kullandığımız pek çok şeyin kökeninde savunma sanayi yahut uzay projeleri var.
Bu vesileyle, tüm okurlarımın bayramını Turgut Uyar’ın ünlü dizesini genişleterek kutluyorum: ‘hepimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım’.