Global sorunlar ve çözüm arayışları…

Hasan ARDIÇ Dünyada Ekonomi

2019 yılından başlayarak, 2022 yılında da devam eden zor süreçler bütün ulusları, toplumları ve toplulukları çok zorladı ve halâ da zorlamaya devam ediyor.

Bu cümle sadece COVID-19 salgını ile ilgili değil, tabii pandeminin etkisi önemli ve büyük ama diğer sorunların da bir araya gelmesiyle büyüyen problemler yumağı her anlamda yıkıcı olma şiddetini artırıyor.

COVID-19 nedenli ölümler en önemli kayıplar tabii.

Ancak bu kayıplara hemen eklenen Rusya-Ukrayna savaşındaki can kayıpları.

Bütün global ekonomilerde yaşanan giderek de ağırlaşan enflasyon şartları.

Hiperenflasyon.

Küçülen ekonomiler.

Daralan istihdam hacmi yani artan işsizlik.

Durgunluk, enflasyonist baskı altında durgunluklar (Stagnation ve stagflation)

Özellikle gıda konusunda arzın azalması ile artan açlık-yokluk sorunları.

İşte böyle bir 3-4 yıl…

Yazımın girişinde; uluslar, toplumlar, topluluklar derken, cümleyi uzatmak pahasına da olsa esasen anlatmayı düşündüklerime ilişkin sözcükler kullandım.

Uluslar kendi yapıları içinde bir dizi kararlar alıyorlar, uygulamalarını da başlatıyorlar. Bu durum bizim ülkemiz için de geçerli. Toplumlar da aynı şekilde… Topluluklara gelince; belki global çapta en yoğun çalışanlar onlar.

Biz biraz yalnız mı kaldık, içimize çok mu kapandık?

Bence evet; çok içimize kapandık, yalnız kaldık, sert bir uluslararası politika izlemenin doğal sonuçları bunlar. Daha katılımcı, daha yumuşak, daha sürdürülebilir dış ilişkiler kurabilseydik, kursaydık daha farklı olurdu tabii.

Yerli medyayı takip ediyorum, yabancı medyayı daha da fazla izliyor, okuyorum. Özellikle gelişmiş uluslar, toplumlar bu sağlık-savaş-ekonomi üçgeninin içindeki krizleri çözmek için son derece dikkate değer çalışmalar yapıyorlar. Biz bu yararlı, gerekli çalışmaların içinde ne ölçüde yer alıyoruz bilemiyorum.

Bretton Woods çöktü, ama görüldüğü gibi Bretton Woods’un en önemli iki kurumu; WB (Dünya Bankası) ve IMF (Uluslararası Para Fonu) faaliyetlerini sürdürüyorlar. BW (Bretton Woods) dışındaki diğer birçok kurum da öyle; WHO (Dünya Sağlık Örgütü), ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) vd. gibi…

Ve bu topluluklar, kendi toplumlarında olduğu kadar, belki daha da yoğun olarak uluslararası platformlarda Sağlık-Savaş-Ekonomi Üçgeninin krizlerine çözümler getirme gayreti içindeler. 

Biz bu çalışmaların neresindeyiz, öğrenmek istediğim bu…

Örneğin bugün başlayan WBG (Dünya Bankası Grubu) ve IMF  Bahar Toplantıları 2022 ortak çalışmaları yapılıyor. Bahar Toplantıları 2022 başlamadan önce yapılan hazırlıklar var. On gün önce, 8 Nisan 2022 tarihinde WBG (World Bank Group-Dünya Bankası Grubu) Başkanı David Malpass, “Yeni Bir Gıda Krizi” başlıklı yazısında çok önemli hususlara dikkat çekiyordu. 

Malpass yazısında tabii ki öncelikle gıda krizinin yaşamsal öneminden bahsediyor, bunu sayılar ve grafiklerle de destekliyordu. Anlattığı; Sadece COVID-19 etkileşimi değil, ekonomik sıkıntıların yanı sıra ve hepsinden fazlası da Rusya-Ukrayna savaşının tetiklemesiyle oluşan gıda sıkıntısının bölgesel ulusların ekonomileri üzerine çökmesi konusuydu. Rusya ve Ukrayna’nın özellikle buğday yetiştiricisi savaşan iki ülke olması gıda sıkıntısının çapının anlaşılması için yeterli bir örnek olmuştu. Bu bağlamda ülkelerin getirdikleri ithalat ve ihracat kısıtlamaları sorunun derinleşmesi yönünde katkısı büyük çaplı kararlar oldu… Savaş ve ekonomik krizlerin yarattığı gerginliklerle beraber gıda sirkülasyonunun sürdürülebilirliği tüm uluslar ve global ekonomiler için çok önemli hususunu vurguladı.

WBG Başkanı D. Malpass’ın bugün yaptığı açılış konuşmasının özetinin devamı da şu şekilde;

COVID-19 -Ekonomi-Rusya/Ukrayna savaşı yani kriz üçlüsü sorunların derinleşmesini bütün global ekonomiler beklemeli ve önlemlerini almalı. Enerji ve gübre fiyatlarındaki artışlar, faiz oranlarında beklenen yüksek artışlar, Çin’in tekrar COVID-19 nedenli kapanmaya gitmesi ekonomilerde büyüme oranlarını düşürüyor, yoksulluk oranlarını da artırıyor. 2022 yılı için WBG büyüme oranı %4,1 den % 3,2 ye düşürüldü, bu önemli bir ölçü.

Ayrıca azaltılmış ticarî faaliyetlerle birlikte borçlanma krizleri, ulusal para birimlerindeki değer kayıpları özellikle yoksullar üzerinde büyük ve onarımı güç kayıplara neden olacak. Bu da ekonomilere ağır yükler getirecek. Bu kapsamda Ukrayna için yapılan acil durum finansmanı olan 1 milyar ABD Doları’na, 1,5 milyar dolar daha eklendi açıklamasını D. Malpass yakın geçmişte Polonya çalışmalarında açıklamıştı zaten.

Yukarıda yer verdiğim D. Malpass’ın belirttiği gübre ve enerji fiyatlarındaki artışlar, özellikle gıda güvenliği konusundan başlayan bir dizi ek sorunu da beraberinde getiriyor. WBG Başkanının Senegal Dünya Su Fuarı ve müteakiben Fas ziyaretindeki çalışmalarında gıda güvensizliği ve yetersizliği yer aldı.

David Malpass, WBG Başkanı / Kristalina Georgieva, IMF Başkanı / Okonjo-Iweala DTÖ Direktörü / David Beasley, BM Dünya Gıda Programı İcra Direktörü yaptıkları ortak çalışmalarda gıda krizi konusunda alınması gereken acil önlemleri tartıştılar. Dünya Bankası küresel çabanın büyük bir bölümünü oluşturan gıda güvenliğini güçlendirmek için yılda yaklaşık 17 milyar dolar fonlamakta. Borçlanma krizinin de 2022 yılı içinde daha da kötüleşmesini beklemekteler.

Bütün bunları bunca detayı ile niye anlatmaya çalıştım;

  1. Tüm ulusları, ekonomileri ve özetle insanlığı çok yakından ilgilendiren ve etkileyen sorunlara çözüm üretme çalışmalarında neden biz yer almıyoruz.
  2. Eğer alıyorsak bunu neden biz bilmiyoruz.
  3. Güzel ve yalnız ülkem olmaktan artık çıksak da güzel ülkem olarak devam etsek, bu arada uluslararası platformlarda daha yoğun yer alsak nasıl olur.
  4. Tabii esas olarak da hepimizin karşı karşıya bulunduğu sorunları ve çözüm arayışlarını özetlemek istedim.

Umarım anlatabilmişimdir… 

Tüm yazılarını göster