Getiriler düşecek, ama sürekli saçmalanmaz

Atılım MURAT AYKIRI FİNANS

2008’de yaşanan küresel krizden sonraki dönem hâlâ tartışılıyor. Finans medyasına yaptıkları açıklamalar her daim ilgi çeken meşhur finansçılar ve fon yöneticileri, büyük merkez bankalarının son on yıldır para bastığını, yatırımcıların bu duruma bağımlı hâle geldiğini ve irrasyonel davrandığını söylüyor. Yatırım bankası JP Morgan, bu temellere dayanarak keskin tahminler yapan ünlü finansçıları ve fon yöneticilerini listelemiş. Bu insanların ortak özellikleri; karamsarlığın zirvesinde dolaşmaları ve piyasa yorumlarını politik görüşlerine dayandırmalarıdır. Rekor tazeleyen majör borsa endekslerinin gerçekleri fiyatlamadığını, büyük bir krizin yaşanacağını, piyasaların allak bullak olacağını sürekli belirtiyorlar. Adı geçen finansçıların çoğu para yönetimi yapıyor. En azından pozisyon açıp risk alıyorlar. Bir de fon yöneticisi olmadıkları hâlde sürekli ahkâm kesen her konunun uzmanları vardır. Yatırımcıların kafasını karıştırırlar. Maalesef korkudan daha güçlü bir duygu yok. Düşüş piyasalarında, bu insanların popülaritesi artar. Ben televizyonu uzun zaman önce kapattım. Aldığım en doğru finansal kararlardan birisiydi.

Vanguard, dünyanın en büyük ikinci yatırım fonu sağlayıcısıdır. Bu şirket, oluşturduğu borsa yatırım fonları aracılığıyla dünya endekslerine yatırım yapma imkânı veriyor. Küresel kodu ‘‘VT’’ olan Vanguard global hisse senedi fonunun, 2009-2019 dönemindeki yıllık ortalama getirisi yüzde 9 civarındadır. Yani kimilerine göre, büyük merkez bankalarının çılgınlarca para bastığı, yatırımcıların akılcılıktan uzaklaştığı dönem. Ne tesadüfse, Vanguard hisse senedi fonunda, son otuz senenin yıllık ortalama getirisi de yüzde 9 dolayındadır. Kısacası; bugünkü çılgın yatırımcı, aslında otuz yıldır aynı çılgınlığı yapıyor. Parasal genişleme programlarının, varlık takasından başka bir şey olmadığını yıllardır yazıyorum. Merkez bankasının piyasadan aldığı tahvil, düşük enflasyon ortamında, düşük faize sahip nakit benzeri bir enstrümandır. Özel sektörün (bankaların) merkez bankasından aldığı da, daha düşük faize sahip nakit benzeri bir enstrümandır. Parasal genişlemede; nakit enstrüman, başka bir nakit enstrümanla değiştiriliyor. Olay sadece budur.

Finansal piyasalarda gelecek yıllardaki getirinin, önceki yıllara göre düşeceğini düşünüyorum. Temel sebepler ortadadır. Ekonomilerdeki değişim hızı beklentisi düşüyor. Çünkü Japonya, Avrupa ve Amerika’da nüfus hızla yaşlanıyor. Verimlilik düşüyor. Büyüme oranları yavaş yavaş uzun dönemli ortalamalara yakınsıyor. Dünya ekonomisinde riskler vardır. Ama mütemadiyen saçmalamanın lüzumu yoktur.

Tüm yazılarını göster