Faizle oynamasaydık dolar 12, benzin 13, motorin 15 liraydı

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Türkiye ekonomisi için dönüm noktası sayılabilecek tarihlerden biri de Eylül 2021’dir. “Nas” gerekçesiyle faizi indirmeye başladığımız tarih...

Sorunları hep var olmakla birlikte iyi kötü gitmekte olan ekonomiyi vatandaşların büyük bir kesimi açısından iyice zora soktuğumuz... Bu çerçevede fiyatların tırmanmasına yol açacak ve hayat pahalılığının görülmedik boyuta ulaşmasına zemin hazırlayacak kararı aldığımız tarih...

Tabii ki “Biz bu adımı atalım da vatandaş perişan olsun” düşüncesiyle yola çıkılmamıştır; ama sonuç ortada, demek ki yapılan yanlış olmuştur.

İşte Eylül 2021’den bir ay öncesini, Ağustos 2021’i milat kabul ederek önceki 27 ayla sonraki 27 ayı bu kez üç gösterge üstünden karşılaştırmak istiyorum.

Üç gösterge ve genel fiyat artışı

Üç temel gösterge; dolar kuru ile benzin ve motorin fiyatı.

Aslında son söyleneceği en başta, başlıkta söylemiş oldum zaten.

Önce 27’şer aylık dönemlerdeki genel fiyat artışına ilişkin verilere bakalım.

Ağustos 2021’den önceki 27 ayda, yani Mayıs 2019-Ağustos 2021 arasında tüketici fiyatları yüzde 36 arttı. Hani şimdi bu yılki artışı yüzde 65’te tutmaya, 2024 artışını yüzde 36’ya indirebilmeye çalışıyoruz ya; faiz indiriminden önceki, yani milattan önceki 27 ayda da yüzde 36 artış olmuştu. 27 ayda!

Ağustos 2021’den sonraki 27 ayda, yani Eylül 2021-Kasım 2023 arasındaki tüketici fiyat artışı ise tam yüzde 221.

Fiyat artışında 36’dan 221’e... Müthiş bir tırmanış ve başarı hikayesi!

Dolar 12 lirada kalabilirdi

Eğer faizi indirerek dövizin fırlamasına yol açmasaydık ve dolar milattan önce olarak nitelediğim Ağustos 2021’den önceki 27 aydaki kadar, yani yüzde 40 artsaydı kasım ayı ortalamasında 11.89 liraydı. Hadi yuvarlayalım, 12 liraydı.

Dolar kasım ayı ortalamasında ne oldu; 28.59 lira.

MÖ yüzde 40 artan dolar, MS tam yüzde 237 artış gösterdi.

40 nere, 237 nere!

Niye böyle olduğunu biliyoruz.

Peki bunun maliyeti ne, daha da önemlisi bu maliyeti kim ödedi ve ödemeye devam ediyor?

Ya benzin ve motorin?

Benzin ve motorin fiyatı uluslararası piyasalarda oluşan fiyatlara göre değişiyor. Türkiye İtalya’nın Cenova kentindeki ürün borsasında oluşan fiyatları esas alıyor. Bu borsadaki fiyat çok değişmese de, bizde özellikle döviz kurundaki değişime bağlı olarak perakende fiyatta zaman zaman çok hızlı dalgalanmalar, genellikle de artışlar görülebiliyor. Perakende fiyatı etkileyen kar marjları ve vergiler gibi etkenler de var ama temel belirleyici döviz kuru değişimi.

Öncelikle şunu söyleyelim; eğer döviz kurunda milattan sonra da, milattan önceki gibi yüzde 40 artışta kalabilseydik, kasım ayı ortalamasında araçlarımızın deposunu doldururken benzine 35 değil 13 lira, motorine 38 değil 15 lira ödeyecektik.

Benzin ve motorin fiyatının bu düzeylere tırmanması (üstelik bir dönem daha da yukarı çıkmıştı), hiç öyle uluslararası piyasalarla, petrol fiyatlarıyla ya da başka etkenlerle açıklanacak bir durum değil.

Biz dövizin artmasına yol açtık, benzin ve motorin fiyatları da tırmandı, bu kadar.

Cenova’daki borsada oluşan fiyatlar da milattan önceye göre milattan sonra daha çok arttı; ama o artış ne ki!

Son 27 ayda benzin Cenova borsasında yüzde 15, motorin yüzde 44 artış gösterdi. Bizde perakende satış fiyatındaki artış ise benzinde yüzde 289, motorinde 385.

Borsa fiyatındaki artışa makul bir kur artışını da koyun; biz doların yüzde 40 artmasına bağlı bir hesap yaptık, işte sonuçta benzin yüzde 62 artarak 13 liraya, motorin yüzde 102 artarak 15 liraya çıkacaktı. İşte hayaller başka, gerçekler başka...

Tüm yazılarını göster