Emeklilikte Yaşa Takılanlar için getirilen düzenleme, tam da yazdığım gibi, EYT 2.0 olarak gündemimize girmiş bulunuyor. 2 milyon 250 bin kişi EYT çözümü (!) için SGK kuyruklarına girdiği şu günlerde, 1 gün farkıyla bu imkânı kaçıranlar, daha şimdiden, bir sonraki seçim için örgütlenmeye başladılar.
Eylül 1999’da işe başlayan bir kadın öğretmen, 20 yıl ile EYT hakkından yararlanırken, Ekim 1999’da işe başlayan kadın öğretmen, ilave 12 yıl daha çalışmak zorunda kalacak. EYT’de yaş şartı kalktı diye sevineduralım, yeni yaş mağdurlarını da bu düzenlemeyle üretmiş bulunuyoruz.
KUYUYA TAŞI DEMİREL ATMIŞTI
Bundan 30 yıl önce yine bir seçim arifesinde, Başbakan Süleyman Demirel, sandıktan çıkabilmek için 2 fahiş hata yapmıştı. Gerçi o dönem bunlara hata değil “müjde” demiştik. Birincisi prim borçlarını affetmiş, ikincisi de erken emekliliği çıkarmıştı. O günden sonra aktüeryal hesabımız asla düzelmedi. Erken emeklilik öylesi bir hal almıştı ki genelde 40 yaşında emekli olunabiliyor ve bazı özel hallerde 32 yaşında dahi bu hakkı elde edenlere rastlıyorduk. O dönemde kuyuya atılan taş, Sosyal Sigortalar Kurumu (Şimdiki SGK- Sosyal Güvenlik Kurumu) aktüeryal açıdan darmadağın olmuş, iflasa sürüklenmişti.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Kaç çalışan bir emekliye bakmalı?
Aktüeryal denge; 4 çalışanın 1 emekliye bakmasını makul ve sürdürülebilir bulur. Ancak bu durumda çalışanların ödedikleri primler, makul prim yatırma süresi ardından, emeklilik hakkını kazananlara, doğru dürüst ödeme imkanı sunabilir.
Erken emeklilik ve EYT ile durum ne olacak?
Aktif/Pasif oranı; kaç çalışanın 1 emekliye baktığını söyler bize. Şu anda SGK’da 195 çalışan 100 emekliye bakıyor. Bağ-Kur’luda bu durum; 130 aktif prim ödeyenin 100 emeklisine baktığı düzeye indi. EYT ile durum daha da vahim hale geliyor: Bundan böyle 165 çalışan 100 emekliye bakamayacak (!)
NOT
ERKEN EMEKLİLİK SSK’YI BATIRMIŞTI, EYT DE SGK’YI ZORA SOKACAK
CHP Genel Başkanı’nın kökeni, Sosyal Sigortalar Kurumu’dur. Demirel’in çıkardığı erken emeklilik yüzünden SSK batmış, emeklisine verebildiği aylık, kuşa dönmüş, hastaneleri iflas etmiş, sağlık hizmeti verilemez olmuştu.
İlginçtir ki SSK’sı batırılan Kılıçdaroğlu, bugün EYT’nin çıkarılması için hükümetten daha gayretli çalıştı. Bir bakıma “EYT’liye sözünü tut iktidar” söylemiyle son düzenlemeyi getirdi. İnsan merak ediyor; acaba Kılıçdaroğlu; “benim SSK’m battı, bunların da SGK’sı batsın” mı demek istemiştir? Enflasyon, sadece ekonomiyi mahvetmiyor, toplumun değerlerini çürütüyor, ahlakını kemiriyor ve külfet ödemeden nimete talip olmayı bir hak olarak algılatıyor. Yıllarca “mezarda emeklilik” sloganlarıyla erken emeklilik talebi vardı. Sanırım bu gidişle “doğumda emeklilik” talebiyle, çalışmadan, prim ödemeden, yaş almadan emeklilik talep edecek cürete kadar çürüyeceğiz.