Enflasyonun gölgesinde girişimcilik

Volkan AKI
Volkan AKI Türkiye ve dünyada dönüşüm

Dünya Trump sonrası yeni rekabet ortamını tartışırken biz enflasyon gündeminden çok da uzaklaşamıyoruz. Yapısal nedenler ve yapılması gerekenlerin yanın da biraz yol açtıklarını değerlendirmekte fayda var. Girişimciler enflasyonun gölgesinde en çok kalanlardan. Kaynakla sıkı para politikasında faize giderken, girişim fikirlerine para bulmak zorlaşıyor. Bizdeki kadar olmasa da dünyadaki ortamda böyle, ‘Kıt Para’ dönemi fikre yatırımı engelliyor. Yatırımcılar da çok sonuç odaklı hareket ediyor. Maliyet konusunu da ayrıca ofis oluşturmak bile sorunlu… Ortak çalışma ofislerin aidatları bile almış gidiyor. Ortamın yarattığı kaos ise cesareti de kırıyor. Yeni fikirler olgunlaşmak için kaynak bulamazken, orta seviye olgunlaşmış girişim de çok yok. Çünkü yeterli olgunluğa gelecek piyasa şartları yok. Tabii eğer içerde yatırımcı varsa onların da bu ortamda exit etme baskısı da cabası…

Enflasyonda yapısal evre

Rakamlardan başlarsak. Şubat ayı enflasyon rakamları salı günü yayınlandı. Şubat’ta aylık TÜFE yüzde 2.27, yıllık TÜFE enflasyonu ise yüzde 39,05 arttı. Ocaktaki yüzde 5,03’lük rakamdan sonra olumlu görünen bu netice beklentilerden de daha iyi geldi. Düşüşü destekleyen etkenler arasında giyim ve ayakkabıdaki düşüşlerin yanı sıra sağlıkta özellikle devletin ödemelerle ilgili yaptığı deşikler de var. Gıda da geçmişe göre biraz daha fiyat artışlarında düşüş olduğunu söyleyebiliriz. Ama Gıda hala enflasyonu yükseltici önemli bir etken. Matematiksel olarak ekonomi yönetiminin düşüşü yaratmak için kalemlerin ağırlığına göre taktiksel indirimler yaptığını görüyoruz. Bu bir yere kadar psikolojik etkinliği el almak için işe yarıyor. Ancak kalan kalemlerdeki katılığı çözmek için yapısal tedbirler şart. Bu enflasyondaki düşüşün kalıcı olması için de önemli. Eğitim, Ulaştırma, Konut ve Gıda hala enflasyonu yükselten alanlar. Kısaca buraya kadar geliri, harcamaları kısarak geldik ama MB yıl sonu hedefi olan yüzde 24’lere varabilmemiz için, artık yapısal tedbirlerde etkinlik şart görünüyor. Örneğin gıda da yapısal olarak üretimi artırmak tabii çok önemli ama bunu yaratabilmek için tarımdan işlenmiş gıdaya, süreçler ve kanun ve kurallardaki değişimin yanı sıra altyapıda teknolojik dönüşüm şart.

Yapısal dönüşüm şart

Aslında Orta Vadeli Program’da da bunlar çok net olarak ortaya konuyor. Her sektör için enflasyonda yapısal başarı için formül aynı, süreçlerin gözden geçirilip yapılanması, verimsizliği yaratan kanunların düzeltilmesi ve burada dijital-teknolojik dönüşümün yaratılması. Kısacası yüzde 39’a geldik ve 40’ın altına indik. Hedefle enflasyonla arada kalan 15 puanı diğer kalemlerde düşüşle yani oradaki yapısal dönüşümlerle ancak sağlamak mümkün. Artık kemerleri sıkacak başka delik de pek kalmadı. Kamunun da burada sağlık ödemelerinde yaptığı gibi aslında halkı ve üretimi etkileyecek maliyet artırıcı kalemlerde tasarruflara hatta indirimlere gitmesi gerekiyor. Diğer kalemlerden elde edeceğimizi ettik, şimdi kamunun da tasarruflarıyla enflasyonu düşürme sürecine katkısını artırması zorunlu.

Enflasyon tembellik yaratıyor!

Altyapıda dönüşüm deyince verimliliğin aratılması, rekabette öne çıkmak için sektörlerde şirketlerde büyük dönüşüm ihtiyacı var. Enflasyonun sebeplerinden biri olan yapısal dönüşümün önemli bir parçası da bu… Ancak buradaki dönüşümlerde de enflasyonun bize büyük zararı oluyor şu anda. Dönüşüm yaratmak için şirketler gerekli teknoloji, alt yapı ve insan kaynağı yatırımlarını yapmıyor. Tabii bunun belli nedenleri var ekonomideki belirsizlik, kaynakların kıtlığı gibi nedenlerin yanında büyük bir de ‘enflasyon’ tembelliği var. Çünkü şirketler fiyat marjlarından para kazanıyor ve verimliliği ve daha efektif çalışmayı göz ardı ediyor. Yaratıcı olmak, verimli olmak için neden görmüyor. Çünkü enflasyonun yarattı marjlardan belki de ‘hak etmediği’ geliri yaratıyor. Enflasyon sarmalının bir nedeni de bu aslında. Oysa enflasyon düşmeye başladığında buradaki rekabetten birçoğu zararlı çıkacak. Verimlilik ve fiyat rekabeti ön plana çıktığında teknoloji ve dijital dönüşümü yapmış olmak büyük fark yaratacak. Biz son 2-3 senedir maalesef bu nedenle de geride kaldık. Şirketlerin dönüşümü tamamlaması, enflasyon sonrası döneme de hazır olması için bunlar çok önemli.

Tüm yazılarını göster