Enflasyonda 2023 beklendiği gibi bitti, peki ya 2024 beklendiği gibi biter mi? 2024’ün enflasyonu, orta vadeli programda öngörülen yüzde 33 bir yana, Merkez Bankası’nın tahmin ettiği yüzde 36’ya iner mi?
Önce 2023 ile ilgili bir detayın altını çizelim. Enflasyonda 2023’ün beklendiği gibi bittiğini söylüyoruz ama beklenenin ne olduğuna da bakmak gerek. Her ne kadar yıl sonuna yaklaşınca 2023 için yüzde 65’lik tahmin dile getirilmişse de, 2023’e girmeden önce yapılan 2023-2025 dönemi orta vadeli programında geçen yılın enflasyon hedefi yalnızca yüzde 24.9’du. Bu oranı revize ede ede yüzde 65’e çıkardık ve sonra da yüzde 64.77 ile tahmini tutturmuş olduk.
Dolayısıyla 2023’ün gerçekleşen oranında isabet kaydedip kaydetmemek, hangi zamanda ortaya koyduğunuz oranı esas aldığınıza bağlı.
■ Yıla girerken belirlenen hedefe göre inanılmaz bir sapma var. Yüzde 24.9 denilmiş, gerçekleşme yüzde 64.8 olmuş.
■ Yıl bitmeye yakın yapılan tahmine göre ise tam isabet var. Yüzde 65 denilmiş, gerçekleşme yüzde 64.8 olmuş.
Şimdi en çok merak edilen 2024’te öngörülen yüzde 36’da kalınıp kalınamayacağı.
Bu konuyu kim bilir kaç kez irdeledik; ama günüdür, bir kez daha detaylı olarak ele almakta yarar var.
Ama yılın tümüne ilişkin bir tahminde bulunmadan önce ocak ayına bakalım...
Ocak ayı artışı yüzde 7'yi aşacak gibi...
İlk ve önemli zam akaryakıta geldi. Akaryakıta ÖTV kaynaklı ve dünden geçerli zam yapıldı. Zam benzinde 2.31, motorinde 2.17, otogazda 1 lira.
Bu zamlara ay içinde yenileri eklenmez ya da indirim söz konusu olmazsa, ocak ayı ortalama fiyatlarına göre benzin yüzde 6.7, motorin yüzde 6.2, otogaz ise yüzde 12.9 zam görmüş olacak.
Akaryakıttaki bu zamların ocak ayı enflasyonunu ne ölçüde etkileyeceğini söylemek zor. Çünkü 2024 yılı madde sepetindeki ağırlıklar henüz açıklanmış değil. Bu ağırlıklar zaten tüm detayıyla açıklanmayacak, o konuda da geçen yıl bir veri karartmasına gidildi. Ancak gruplardan yola çıkarak (grup verileri açıklanırsa tabii ki), bu ay sonu 2024’ün ağırlıkları konusunda bir fikir sahibi olabileceğiz.
Dolayısıyla akaryakıttaki bu zamların doğrudan etkisini bilme şansına sahip değiliz. Ancak bu zamların dolaylı olarak tüm mal ve hizmetlere büyük etkide bulunduğunu, bulunmasa bile bunun bahane olarak kullanıldığını biliyoruz.
Dolarda sessiz sedasız artış...
Ocak ayının daha birkaç günü geride kaldı ve doların bu birkaç gündeki ortalaması, aralık ayındaki ortalamaya göre yüzde 1.8 yukarıda.
Dolar, ayın bundan sonraki günlerinde şu anki düzeyinde sabit kalsa bile ocak ayı ortalamasında aralık ayı ortalamasına göre yüzde 2.2 artacak. Bu azımsanacak bir oran değil.
Bir hatırlatma; dolar geçen yılın ocak ayında, 2022’nin aralık ayına göre yalnızca yüzde 0.6 artmıştı.
Kaldı ki bu ayki artış yüzde 2.2’nin de muhtemelen çok üstüne çıkacak.
Yılbaşında adeta etiket değiştirme mesaisi yapıldığını da biliyoruz. Dolayısıyla akaryakıt zamları, dolardaki artış ve asgari ücret ile diğer ücretlerdeki artışlar gerekçesiyle yapılacak zamlar yüzünden ocak ayında çok yüksek bir enflasyon görme olasılığımız var.
Çok yüksekten kastım ne mi? Bu köşede daha iki gün önce 2 Ocak’ta yer alan yazımda ocak ayı enflasyonunun yüzde 5’i, 6’yı bulabileceğini yazmıştım. Bu tahminimi çok erken revize etmek durumundayım. Akaryakıt zamları, kur artışı ve piyasadaki gözlemlerime dayanarak ocak ayı artışını yüzde 7 dolayında beklediğimi, hatta bu oranın altını pek olabilir görmediğimi belirtmeliyim.
Geçen yılın ocak ayındaki artış yüzde 6.65 olmuştu. Bu kez geçen yılki oranın üstüne çıkılacağı kanısındayım.
Yüzde 36 nasıl tutacak?
Gelelim şimdi 2024 sonu için tahmin edilen yüzde 36’ya, bu oranın tutma olasılığına...
Bir kere Merkez Bankası’nın yüzde 36’yı tahmin ederken alt ve üst marjı çok geniş tuttuğunu dikkate almak gerekir. Merkez Bankası 2024 sonundaki enflasyonu orta noktası yüzde 36 olmak üzere yüzde 30 ile yüzde 42 arasında beklediğini açıkladı. Genellikle böylesine geniş bir aralık görülmezdi. Belli ki Merkez Bankası yüzde 36’nın aşılması ve yüzde 40’lı düzeylerin görülmesi durumunda “Ben zaten yüzde 42’ye kadar yolu var demiştim” gerekçesine sığınacak.
Çünkü yılı yüzde 36’da tamamlamak neredeyse olanaksız.
Zaten Merkez Bankası’nın mayısta yüzde 74-75 ile zirveye çıkacağını söylediği yıllık artışın yedi ay sonra aralıkta yüzde 36’ya inmesi bir mucize beklentisi içinde olunduğunu gösteriyor.
Daha önce de yazdım; mayıstaki yüzde 74-75, ilk beş aydaki aylık ortalama artışın yüzde 4 olarak öngörüldüğünü gösterir. Ancak ocak ayındaki artışın yüzde 7’yi bulması, şubat-mayıs dönemindeki aylık artış marjını yüzde 3.25 dolayına çeker.
Yıl sonunda yüzde 36’da kalmak ise yılın son yedi ayındaki aylık ortalama artışın yüzde 1.6’da tutulabilmesini gerektirir.
Daha yılın başında bir yıl sonrasının enflasyonu için tahmin yapmak hiç kolay değildir ve yanılma riski çok yüksektir, kabul ediyorum. Ancak ocak ayının iyi kötü tahmin edilebilir hale gelen oranı ile mayıs için verilen ve adeta hesaplama anlamında bir dayanak noktası oluşturan yıllık artış oranı, yıl sonuna ilişkin öngörüde bulunmayı biraz olsun kolaylaştırıyor. İşte bu verilerin ışığında 2024 sonunda yüzde 36’da kalmanın hiç de kolay olmayacağını söyleyebiliyoruz.
Tahmin ve gerçekleşmeler...
Hem yılbaşlarında ortaya konulan hedefler ne ölçüde tutmuş ki.
İşte orta vadeli programlarda yer alan TÜFE artış hedefleri ve gerçekleşmeler:
● 2015 hedef yüzde 6.30, gerçekleşme yüzde 8.81.
● 2016 hedef yüzde 7.50, gerçekleşme yüzde 8.53.
● 2017 hedef yüzde 6.50, gerçekleşme yüzde 11.92.
● 2018 hedef yüzde 7.00, gerçekleşme yüzde 20.30.
● 2019 hedef yüzde 15.90, gerçekleşme yüzde 11.84.
● 2020 hedef yüzde 8.50, gerçekleşme yüzde 14.60.
● 2021 hedef yüzde 8.00, gerçekleşme yüzde 36.08.
● 2022 hedef yüzde 9.80, gerçekleşme yüzde 64.27.
● 2023 hedef yüzde 24.90, gerçekleşme yüzde 64.77.
Dikkatinizi çekmiştir; bu dokuz yılda gerçekleşmenin hedeften düşük olduğu tek yıl var, 2019...