Gazetemizde 25 Ekim 2023 tarihinde yayınlanan “2023’e Evet, 2024 ve 2025’e Hayır” başlıklı köşe yazımda; enflasyon düzeltmesinin, şu an reel sektörün ve vergi kamuoyunun en önemli " href="https://www.ekonomim.com/gundem" target="_blank" rel="noopener">gündem maddeleri arasında yer aldığını, 18 yıl (2005 – 2022 yılları arası) sonra yapılacak olan bu düzeltme işleminin, başta meslek mensupları olmak üzere şirketleri de tedirgin ettiğini, düzeltme işleminin oldukça karışık ve bir o kadar da meşakkatli olduğunu, hemen herkesin enflasyon düzeltmesini vergi ödenmeyeceği, vergisiz olduğu düşüncesiyle desteklediğini ancak kazın ayağının hiç de öyle olmadığını detaylı bir şekilde açıklamıştım.
Bu yazı sonrasında ağırlıklı olarak Ticaret ve Sanayi Odaları başta olmak üzere iş dünyasından ve meslek mensuplarından ciddi geri dönüşler oldu. Hemen hepsi, enflasyon düzeltmesinin vergi etkisi yaratacağını ve reel sektöre ilave bir vergi yükü getireceğini bilmediklerini, yazımı okuduktan sonra bunun farkına vardıklarını ifade ettiler!
Yani, söz konusu köşe yazım, aslında kamuoyunda ciddi bir farkındalık yaratmış durumda. Bunun için de oldukça mutluyum!
Enflasyon düzeltmesinin tam olarak amacı ne?
Enflasyon düzeltmesi ile, mali tabloların uzun yıllar süren yüksek enflasyonun etkisinden arındırılması ve böylece vergileme üzerindeki enflasyondan kaynaklanan olumsuzlukların giderilmesi amaçlanıyor.
Maliye’ye göre enflasyon düzeltmesi ne?
Vergi Usul Kanununun (VUK) mükerrer 298. maddesinin (A) fıkrasında enflasyon düzeltmesi, "mali tablonun ait olduğu tarihteki satın alma gücü cinsinden hesaplanması" şeklinde tanımlanmış bulunuyor. Yani, enflasyon düzeltmesi, mali tablolarda yer alan parasal olmayan kıymetlerin Türk Lirası değerlerinin, tablonun ait olduğu tarihteki değerine yükseltilmesinden ibaret bir işlem.
Enflasyon düzeltmesi ülkemiz için yeni bir şey değil!
Enflasyon düzeltmesi, 5024 sayılı Kanun ile, VUK’un mükerrer 298. maddesinin değiştirilerek yeniden düzenlenmesi ve aynı Kanuna geçici 25. maddenin eklenmesiyle 1 Ocak 2004 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere vergi sistemimizdeki yerini aldı. Daha sonra, söz konusu maddelerde 5228 sayılı Kanunla bazı değişiklikler yapıldı. Bu düzenlemelere ilişkin ikincil " href="https://www.ekonomim.com/ozel-konu/mevzuat" target="_blank" rel="noopener">mevzuat olarak; 328, 333, 337, 338, 345 ve 348 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğleri; 2, 3, 4, 6, 8, 9, 10, 11, 13, 14, 17, 18, 19 ve 21 No.lu VUK Sirkülerleri ile Tekdüzen Hesap Planında yapılan düzenlemelerin yer aldığı 12 Sıra No.lu MSUGT yayınlandı.
Enflasyon düzeltmesi en son ne zaman yapıldı?
Enflasyon düzeltmesi; geçici 25. madde uyarınca 31 Aralık 2003 tarihli bilançosu ve mükerrer 298/A maddesindeki şartların gerçekleşmesi nedeniyle de 2004 hesap dönemi (geçici vergi dönemleri dahil) bilançolarının düzeltilmesinde uygulandı. Sonraki dönemlerde ise, 2021 hesap dönemi sonuna kadar aranılan şartların gerçekleşmemesi nedeniyle enflasyon düzeltmesi yapılmadı (VUK. Mükerrer 298. maddenin (A/9) bendi kapsamındakiler hariç). 2021 takvim yılı sonu itibariyle enflasyon düzeltmesi yapma şartları gerçekleşmiş olmakla birlikte, 7352 sayılı Kanunla VUK’a eklenen geçici 33. maddeyle, 2023 hesap dönemi sonuna kadar enflasyon düzeltmesi ertelendi, 2023 hesap dönemi sonuna ait mali tabloların ise, enflasyon düzeltmesi şartlarının oluşup oluşmadığına bakılmaksızın enflasyon düzeltmesine tabi tutulması öngörüldü.
Maliye: 2023, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemleri düzeltmeye tabi olacak!
Hazine ve Maliye Bakanlığı, orta vadeli programda öngörülen enflasyon tahminleri dikkate alındığında, enflasyon düzeltmesinin 2024 ila 2026 yıllarında yapılacağı sonucunun ortaya çıktığını, 2027 yılından itibaren ise, gerekli şartların oluşmayacağı ve düzeltme yapılmayacağını açıkladı.
Enflasyon düzeltmesi ilk olarak 2023 için yapılacak!
Evet, 2023 yılı bilançoları, herhangi bir şarta bağlı olmaksızın enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak. Yani, 2023 hesap dönemi sonuna ait mali tabloların enflasyon düzeltmesine tâbi tutulması zorunlu olup, uygulama açısından mükelleflerin seçimlik hakları bulunmuyor.
Peki, düzeltme ne zaman yapılacak?
Hani doğru bilinen yanlışlar diye bir tabir vardır ya, enflasyon düzeltmesinin yapılacağı tarih de böyle bir şey. Kamuoyunda, 2023 yılı enflasyon düzeltmesinin yıl sonunda yapılacağı gibi bir düşünce var. Bu kesinlikle yanlış bir düşünce, 2023 hesap dönemi mali tabloları 1 Ocak – 30 Nisan 2024 tarihleri arasında enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak!
Hangi mali tablolar düzeltmeye tabi olacak?
1 Sıra No.lu MSUGT’ne göre Mali Tablolar şunlar: Bilanço, Gelir Tablosu, Satışların Maliyeti Tablosu, Fon Akım Tabloları, Nakit Akım Tablosu, Kâr Dağıtım Tablosu, Öz Kaynaklar Değişim Tablosu.
18 yıl önce yapılan enflasyon düzeltmelerinde de, mali tablolardan sadece bilançoların düzeltme işlemine tabi tutulması öngörüldü. Dolayısıyla, farklı yönde bir yetki kullanılmaması halinde, 2023 ve sonraki hesap dönemleri mali tablolarından sadece bilanço enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak.
Enflasyon düzeltmesi 2023 için vergisiz!
Evet, 2023 hesap dönemi bilançoları, herhangi bir şarta bağlı olmaksızın enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak. Yapılan düzeltmeden kaynaklanan kâr/zarar farkı geçmiş yıllar kâr/zararı hesabında gösterilecek, bu şekilde tespit edilen geçmiş yıl kârı vergiye tabi tutulmayacak, geçmiş yıl zararı zarar olarak kabul edilmeyecek (VUK. Mad. Geçici 33). Yani, bu düzeltme 2023 yılı mali kar veya zararına bir etki yaratmayacak, 2023 yılı vergi matrahlarını etkilemeyecek.
2024 ve sonraki yıllar vergili olacak!
Enflasyon düzeltmesi, 2024 ve izleyen yıllarda vergisel sonuç yaratacak! 2023 yılında yapılacak düzeltmenin aksine bu yılların gelir ve kurumlar vergisi matrahlarını etkileyecek. Diğer bir ifadeyle, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapılacak enflasyon düzeltmeleri vergili olacak!
Nitekim, Hazine ve Maliye Bakanlığı da, bilançolarda bu yıl sonunda devreye girmesi planlanan enflasyon muhasebesi sonucu oluşan kâr ya da zararın 2024 ve sonrasında vergi matrahını etkileyeceğini belirterek, bu dönemde enflasyon düzeltmesinin sektörler ve şirketlerde vergi matrahını artırıcı veya azaltıcı etkisi olabileceğini ifade etti.
Enflasyon düzeltmesi kime nasıl bir sonuç doğuracak?
Parasal kıymetler (parasal varlıklar ve parasal kaynaklar) enflasyon düzeltmesine tabi tutulmuyor. Çünkü, bilançoda görünen parasal kıymete ait değer, bilanço tarihi itibarıyla o kıymetin satın alma gücünü de gösteriyor. Ancak, bilançoda görünen parasal olmayan kıymetlere (parasal olmayan varlıklar ve parasal olmayan kaynaklar) ait değerler, bilanço tarihi itibarıyla bu kıymetlerin satın alma gücünü göstermediğinden, bilançonun enflasyonun etkilerinden arındırılmasını teminen parasal olmayan kıymetler düzeltmeye tabi tutuluyor.
Buna göre, enflasyon düzeltmesi;
1) Özkaynağı güçlü, parasal olmayan aktif varlığı daha düşük kalan işletmeler açısından gider yönlü - zarar artırıcı,
Örneğin: (X) A.Ş.’nin 2024 hesap dönemi düzeltme öncesi bilançosu şu şekilde:
Bankalar 1.000.000 TL | Sermaye 1.000.000 TL |
Düzeltme sonrası bilançosu ise şu şekilde oluyor (Enflasyon oranının yüzde 80 olduğu varsayılmıştır):
Bankalar 1.000.000 TL | Sermaye 1.000.000 TL |
Enflasyon Düzeltme Zararı 800.000 TL | Sermaye Düzeltme Farkı 800.000 TL |
2) Parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, finansmanını borçlanma ile yapan, özkaynağı düşük işletmeler (borçlu ve öz sermayesi zayıf) açısından ise, gelir yönlü - kar artırıcı
Örneğin: (X) A.Ş.’nin 2024 hesap dönemi düzeltme öncesi bilançosu şu şekilde:
Binalar 1.000.000 TL | Borçlar 950.000 TL Sermaye 50.000 TL |
Düzeltme sonrası bilançosu ise şu şekilde oluyor (Enflasyon oranının yüzde 80 olduğu varsayılmıştır):
Binalar 1.000.000 TL | Borçlar 950.000 TL |
Bina Düzeltme Farkı 800.000 TL | Sermaye 50.000 TL Sermaye Düzeltme Farkı 40.000 TL Enflasyon Düzeltme Karı 760.000 TL |
bir etkiye neden oluyor.
Diğer bir bakış açısıyla, öz kaynağını ağırlıklı olarak;
- Parasal kıymetlerde tutan mükelleflerde ilave gider yazma (kar azaltıcı/zarar artırıcı),
- Parasal olmayan kıymetlerde tutan mükelleflerde ise ilave gelir yazma (kar artırıcı/zarar azaltıcı)
durumu ortaya çıkıyor.
Yani, 2024 hesap dönemi ilk geçici vergi döneminden itibaren, düzeltme farkları vergi hesabında dikkate alınacağından, enflasyon düzeltmesi; özkaynağı güçlü, parasal olmayan aktif varlığı daha düşük olan işletmelerde zarar artırıcı sonuç doğuracak, vergi matrahları fark kadar azalacak. Buna karşılık parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, finansmanını borçlanma ile yapan, özkaynağı düşük işletmelerde ise, enflasyon düzeltmesi kar artırıcı sonuç doğuracak, vergi matrahlarını artıracak ve ilave vergi hesaplamaları gerekecek.
Sektörlerin enflasyon düzeltmesi karşısındaki durumu nasıl?
Türkiye Bilançosuna göre, bankacılık ve finans sektörü dışındaki şirketler yani reel sektör, genel olarak borçlu ve öz kaynak yönünden zayıf bir durumda. Bu da gösteriyor ki, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde enflasyon düzeltmesi, öz sermayesi güçlü bankacılık ve finans sektöründe gider (zarar) yönlü ; borçlu ve öz sermayesi zayıf finans dışı reel sektör şirketlerinde ise gelir (kar) yönlü bir etki yaratacak. Yani, bankacılık ve finans sektöründe vergi matrahları fark kadar azalacak, reel sektörde ise kara ilave edilecek sonuç doğuracak, matrahlarını artıracak ve ilave vergi hesaplamaları gerekecek.
Reel sektör düzeltme kaynaklı daha fazla vergi ödeyecek!
Öz kaynakları düşük, yatırımlarını yeni borçla finanse eden reel sektör 2024, 2025 ve 2026 yıllarında enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşan farklar üzerinden ilave vergi ödemek zorunda kalacaklar! Yani, enflasyon düzeltmesi, reel sektöre 2024, 2025 ve 2026 yıllarında ilave bir vergi maliyeti getirecek. Buna karşılık, öz sermayesi güçlü olan bankacılık ve finans sektörü ise 2024, 2025 ve 2026 yıllarında enflasyon düzeltmesinin yaratacağı gider etkisi nedeniyle daha az vergi ödeyecek!
Bankacılık ve finans sektörü kapsam dışı bırakılabilir mi?
“2023’e Evet, 2024 ve 2025’e Hayır” başlıklı köşe yazımda; enflasyon düzeltmesinin yaratacağı gider etkisini dikkate alarak “Şimdi birisi çıkıp, bankacılık ve finans sektörü enflasyon düzeltmesi dışında bırakılsın derse ne olacak?” diye sormuştum!
Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet ŞİMŞEK Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, bankacılık ve haberler" target="_blank" rel="noopener">finans sektörünün enflasyon düzeltmesi düzenlemesinin kapsamı dışında bırakılabileceğini açıkladı.
Bize göre, bu doğru değil, Anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı. Bu yaklaşım, reel sektöre 2024, 2025 ve 2026 yıllarında enflasyon düzeltmeleri nedeniyle ilave bir vergi yükü çıkarılmasını da haklı çıkarmaz. Bu konuya daha hakkaniyetli bir çözüm bulunması şart. Gerçekleşmemiş değil, gerçekleşmiş kazançlar vergilendirilerek, bu haksız durum pekala önlenebilir.
İş dünyasının kafası iyice karıştı!
İş dünyasının, ilave bir vergi maliyeti getirecek olması nedeniyle enflasyon düzeltmesine bakışı biraz değişti, kafası da oldukça karıştı. Hiç kimse enflasyon düzeltmesi nedeniyle daha satılmayan kıymetlerinin enflasyon düzeltme farkları üzerinden peşin vergi ödemek istemiyor. Aslında hiç de haksız değiller. Yüksek enflasyondan kaynaklı fiktif kardan vergi alınmasın diye uğraşırken, henüz satılmayan stokların ve diğer kıymetlerin enflasyon düzeltme farklarının vergisini neden peşin ödeyelim diye soruyorlar!
Enflasyon düzeltmesi konusunu yeniden değerlendirmekte fayda var!
Enflasyon düzeltmesine tâbi tutulan değerlerin elden çıkarılması halinde, bunlara ilişkin enflasyon düzeltme farkları aktif parasal olmayan varlıkların maliyetine ilave edileceği için; stok, gayrimenkul gibi kıymetlerini düzelten işletmelerin satıştan hesaplayacakları kar düzeltme yapılmamış duruma göre azalacak. Dolayısıyla, 2024 yılından itibaren yapılan satışlar açısından kar azaltıcı ve vergi açısından da matrah azaltıcı etki yapacak.
Ancak, 2023 hesap dönemi bilançosundaki düzeltilmiş değerlerin 2024 hesap dönemi 1. geçici vergi döneminin sonuna kadar (31 Mart 2024) elden çıkarılmamış olması durumunda üç aylık enflasyon düzeltme farkları, üzerinden vergi hesaplanması gereken ilave bir matrah oluşturacak. Örneğin, gayrimenkuller, iştirak hisseleri gibi hızlı satışa konu edilemeyen kalemler.
2024 hesap dönemi ilk geçici vergi döneminden itibaren, farklar vergi hesabında dikkate alınacağı için, özkaynağı güçlü parasal olmayan aktif varlığı daha düşük kalan işletmeler açısından zarar artırıcı sonuç doğuracak, dolayısıyla vergi matrahları fark kadar azalacak.
Parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, ancak borçla finansman yapan, özkaynağı ise düşük firmalar açısından üç aylık enflasyon düzeltmesi kara ilave edilecek sonuç doğuracak, matrahlarını artıracak ve ilave vergi hesaplamaları gerekebilecek. Türkiye Bilançosuna göre, Şirketlerin yüzde 98’i bu kapsamda!
Hemen belirtelim, 2023 hesap dönemini izleyen hesap döneminde amortismanlar ve itfa payları, düzeltilmiş değerler üzerinden hesaplanacağından, bu unsurlar nedeniyle izleyen dönemler vergi matrahı etkilenecek.
Enflasyon düzeltmesinde yumurta kapıya dayandı!
Evet, tam olarak böyle oldu, enflasyon düzeltmesinde yumurta kapıya dayandı!2023 hesap dönemi ve düzeltme şartlarının gerçekleşmesine bağlı olarak (geçici vergi dönemleri dâhil) izleyen yıllara ilişkin mali tablolar enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak (VUK. Mad. Mük. 298/A ve geçici 33. Mad.).
Peki taraflar hazır mı?
Enflasyon düzeltmesinde toplam 3 taraf var: Maliye, Şirketler ve meslek mensupları.
Maliye, Taslak Tebliği yayınladı, kamuoyu görüşüne açtı, gelen görüşleri değerlendirerek ve ilgili yasal düzenlemelerde bazı değişiklikler yaparak, Tebliğe son şeklini verip yayınlayacak. Şirketler ise henüz tam olarak hazır değil, henüz olup biteni anlamaya çalışıyor, YMM ve SMMM’lerine danışarak ilerlemek istiyorlar. Meslek mensupları (YMM ve SMMM) da daha hazır değil. Büyük kısmı Tebliğin yayınlanmasını ve ilgili düzenlemelerin netleşmesini bekliyor. Meslek mensupları tarafında gerekli eğitimler henüz başlamadı! Bu hususları bizzat sahada görüyor ve yaşıyoruz. En hazır olan yine Maliye!
Sonuç olarak; daha işin başındayken, enflasyon düzeltmesinin yaratacağı (+) ve (-) durumlar gözden geçirilerek, bu konuda iş dünyasının ve STK’ların görüşleri de alınarak bir karar verilmesi gerektiğini düşünüyoruz…
ÖNEMLİ NOT:
Reel sektör, Kurumlar Vergisi Kanununun ilgili maddelerine göre gerçekleştirilen kısmi bölünmeye konu taşınmaz ve diğer varlıkların, bölünen şirkette aktife girdikleri tarih dikkate alınarak kayıtlı değerleri üzerinden enflasyon düzeltmesine tabi tutulması gerektiği şeklinde bir açıklamanın Tebliğe eklenmesini istiyor.