Ekonomide ilk çeyrek ve ‘dış ticaret açığı’

Öğr. Gör. Raif Bakova/Arş. Gör. Şerif Yüksel
İstanbul Kültür Üniversitesi- Uluslararası Ticaret Bölümü

“Ödemeler dengesi, geniş anlamıyla, bir ekonomide yerleşik kişilerin diğer ekonomilerde yerleşik kişiler (yurt dışındaki yerleşikler) ile belli bir dönem içinde yapmış oldukları ekonomik işlemlerin sistematik kayıtlarını elde etmek üzere hazırlanan istatistiki bir rapordur. Ödemeler dengesi istatistiklerinin toplanmasına ilişkin uluslararası standartlar, Uluslararası Para Fonu (IMF) üye ülkelerine yol gösterici olarak hazırladığı Ödemeler Dengesi ve Uluslararası Yatırım Pozisyonu El Kitabı’nda yer almaktadır. Bu doküman aynı zamanda ödemeler dengesi istatistiklerini ülkeler bazında karşılaştırmaya da olanak tanır.”(1)

Merkez Bankası’nın (TCMB) her ay yayımladığı Ödemeler Dengesi İstatistikleri’nin temeli Ticaret Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından toplanan ve derlenerek yayımlanan verilerden oluşmaktadır. Söz konusu iki kurum verileri aylık ve üç ayda bir kamuoyunun bilgisine sunarak makroekonominin içinde bulunduğu durumu açıklamaktadır.

Ekonominin bazı göstergelerinin (büyüme, enflasyon, dış ticaret açığı ve cari açık gibi parametreler…) oldukça duyarlı olduğu bir dönemden geçilmektedir. Böylesine kritik dönemin ‘çeyrek sonuçları’ ekonominin geleceğine ilişkin tahminleri oluşturmakta temel veridir ve de önemlidir. Bu yazımızda 2023 yılı 1. çeyrek (Ocak-Mart) dönemine ilişkin dış ticaret verilerinin durumu ve yıl içindeki gelişimleri ile yurt dışına yansımaları üzerine durulacaktır.

Bir ekonominin işleyişini belirleyen birçok gösterge ve veri seti bulunmaktadır. Bu makalemizin ana teması ödemeler dengesinin önemli göstergelerinden ‘dış ticaret dengesi’nin 2023 yılı 1. çeyrek sonucudur. Ancak bu dengenin sağlıklı ve sürdürülebilir olması ödemeler dengesinin diğer kalemleri ile ilişkilidir. (İhracat, turizm, doğrudan yatırım ve net hata noksan gibi..)

Literatürde; Dış Ticaret Dengesi, ödemeler dengesinin mal ve hizmet ihracat ve ithalatının parasal değer cinsinden gösteren bölümüdür. İhracat ve ithalat eşitse ‘dış ticaret denkliği’, ihracat ithalattan büyükse ‘dış ticaret fazlası’, küçükse, ‘dış ticaret açığı’ söz konusudur.

Mal dengesi (Dış ticaret dengesi): İhracat-İthalat

(Türkiye’nin yurt dışına yaptığı mal satışları yoluyla elde ettiği döviz tutarından yurt dışından yaptığı mal alışları için ödediği döviz tutarı düşürülür ve mal ya da dış ticaret dengesi bulunur.)(2)

Türkiye ekonomisinde –uluslararası kurallara göre- belirlenen Mart 2023 ve Ocak-Mart verilerini, bu konuda yetkili iki kamu kurumu (Ticaret Bakanlığı ve TUİK), görsel ve yazılı basın aracılığı ile açıklamış bulunmaktadır. Veriler şöyle; “Mart ayında ‘dış ticaret açığı’ bir önceki yılın aynı ayına göre 0.9 artarak 8.34 milyar dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Mart ayında yüzde 73.2 iken 2023 Mart ayında yüzde 73.9’a yükseldi.”

- Türkiye ekonomisi Mart ayında 8.34 milyar dolarlık dış ticaret açığı verdi.

- Ocak-Mart döneminde dış ticaret açığı yüzde 30.7 artarak 26.5 milyar dolardan, 34.7 milyar dolara yükseldi.

- Bu rakam, veri setinin en yüksek çeyrekli açığına işaret etti.

- İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Mart döneminde yüzde 69.4 iken, 2023 yılının aynı döneminde yüzde 64’e geriledi.

- Bir ekonominin büyümesinde ve sağlıklı yapısı konusunda ‘dış ticaret fazlası’ verileri ve ihracatın ithalatı karşılama oranı önemli etkenlerdir. 2023 yılı ilk çeyreğinde bu konulardaki sonuçlar ekonomik endişeler taşımaktadır. (Gazetemizin 4 Mart 2023 sayılı nüshasında yayımlanan makalemizde bu endişelerden söz etmiştik.)

- Gerek Türkiye ve gerekse Avrupa ülkelerinin benzer ekonomik sorun ve gelişmelerinin yer aldığı Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) ‘Avrupa Bölgesel Ekonomik Raporu’nun tespitleri de benzer içerikle yayımlanmıştır; “Uluslararası Para Fonu (IMF) Avrupa’nın bu yıl için büyüme tahminini 0.2 puan arttırarak 0.8’e yükselttiğini bildirdi. Raporda, Türkiye Ekonomisinin bu yıla ilişkin ekonomik büyüme tahmini 0.3 puan azaltılarak yüzde 2.7’ye çekilirken, gelecek yıla ilişkin büyüme tahmini 0.6 puan arttırılarak yüzde 3.6’ya yükseltildi.”

- Dış ticaretimizin yüzde 40’ından fazlasını oluşturan Avrupa’nın raporda birçok sıkıntılarla karşı karşıya olduğu anlaşılıyor. Hane halkı gelirlerinin azaldığı bu ülkeler enflasyonun yanı sıra resesyon tehlikesi içindeler. IMF, aynı raporda, finansal istikrar riskinin kontrol altına alınamamasının krize ve düşük büyümeye yol açabileceği uyarısında da bulunuyor.

- Ekonomide ilk üç ayın verileri dış ticaret açığı başta olmak üzere 2023 yılında büyümede de sorunlar yaşanacağını göstermektedir. Dış ticaret partnerimiz olan ülkelerinin durumu da çok iç açıcı değildir ve bu durum uluslararası kuruluşlar (IMF) raporunda yer almaktadır.

Özetle, Türkiye ekonomisinin dış ticaret açığı ve büyümesi konusunda 2023 ilk çeyreğinin verileri ve tahminleri yılın zorlu geçeceğini göstermektedir. Avrupa’nın sorunları dış ticareti olumsuz etkilese de dış ticaret açığını -her zaman olduğu gibi- turizm döviz gelirleriyle kısmen de olsa karşılamak mümkündür. Nitekim bugünlerde İzmir’de bir tesisin açılışında medyaya değerlendirmede bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, 2023 ilk çeyreğinde 7.8 milyon ziyaretçinin ağırlandığını ve 8.6 milyar dolar civarında gelir elde edildiğini ifade etmiş.

(1) Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Ödemeler Dengesi İstatistikleri web sayfasından alınmıştır. (EVDS)

(2) Ekonomi Politikası, Dr. Mahfi Eğilmez, Dr. Ercan Kumcu Remzi Kitabevi, 2004-İstanbul

Tüm yazılarını göster